islam hoşgörü dinidir

arada sırada geçerli olan sözcük. değildir dersen linç yeme ihtimalinin arttığı söz *.

bir ara kpss ye çalışıyordum ve hoca islam'ın hoşgörüsüne kısaca şöyle bir örnek verdi: gayrimüslim bir adam konaklamak için kervansaraya geliyor ve bunu bilenler ezanı o adamın kapısının önünden okutuyorlar. neden? belki etkilenir de doğru yola döner diye. lütfen buna benzer şeyler yapmayın. sizden bu aciz ,kötü yola düşmüş ruhumuzu kurtarmanızı isteyen yok. hele ki hoşgörü adı altında.

saptırılmış, kulaktan dolma, gerçeklikle uzaktan yakından alakası olmayan bilgilerle(!) ve sosyal medyada bazı cahillerin basiretsiz açıklamalarını islama mal edenlerin toplaşıp islamı kötüleyeceği başlıktır.

islam hoşgörü dini olabilir. ama şahsi kanaatime göre bizim milletimiz pek hoşgörülü değil. gereksiz atarları, kavga etmeyi vs. seviyoruz. sürekli herkes birine laf çakıyor. saldırıyor falan. acaba islam'daki hoşgörü kısmını millet olarak görmüyor muyuz yoksa görmek mi istemiyoruz. aklımda deli sorular var.

değildir efendim. kendisine mensubiyet bagı ile bağlı olmayanları cehenneme postalayan hiçbir din hoşgörülü değildir.

iyi, düzgün insan olmak için bir dine gerek yoktur. ne kadar düzgün bir insan olsan da mensubu olmadığın bütün dinlerin cehennemle müjdelediği bir garip insansın sen.
bana kimse adaletten, hoşgörüden bahsetmesin fena çirkinleşirim.

#1928802 senin hoşgörü anlayışın milleti katledenleri, insanları bi poşetin içine tıkıp ağaca bağlayıp günlerce soplarla vuranları, diri diri yakanları, tırnağını çıkartıp dişlerini söküp acımasızca işkence edenleri cennete koyup paşa paşa istediğini vermek mi?
hoşgörü nedir, kime yapılmalıdır bi öğrensene
sen anlamından habersiz olduğun bi kavramın islamda olmadığını nasıl söyleyebilirsin ki?
ilk senin haberin olsun.
islam kendine mensup olmayanları cennete postalamıyor kardeşim. müslüman olman için allaha inanman yetmiyor. hadisleri okusana, ibadetlerini kaçırmayan bir kadın kedi dövdüğü için, peygamberimiz o kadın cehennemlik oldu diyor bi baksana. elinizin altında bu kadar imkan varken dini nerden öğreniyorsunuz ya? merak içerisindeyim.

bir dindar gibi yaşadığınız sürece islam size gayet hoşgörülüdür arkadaşlar, ama dikkat! farklı "sapıkça" görüşleriniz olmadığı sürece.

kuran'daki gerçek islam hoşgörü dinidir elbette.

ve sadece nefsi müdafaa savaşına izin vardır, kimseye inancından dolayı karışılamaz:

emre1974tr.blogspot.com/201...

islama göre yaşadığını iddia edip her türlü kötülüğü yapmaktan geri kalmayan sözde müslümanlar sayesinde her şeye olan inancımızı da yitirdik. vicdanın ve ahlakınla yaşamadıktan sonra islamı ya da başka bir dini benimsemişsin ne yazar...

kibir içeren bir söz. bir de kibir günahtır derler.

hâlâ punchline'ı bekliyorum, böyle çok komik değil.

bana kalırsa hoşgörü dini falan değildir.

herkesin dini kendinedir. dolayısıyla insanın dini kendi vicdanıdır derler.
ben dinle kafayı bozmamış, fakat soran olursa müslümanız diyen bir ailede yetiştim.
babamla bayram namazlarına gittim, kendi arkadaşlarımla cumaya gittim. ramazanlarda oruç tuttum.
fakat bunları içimden geldiği için yapıyordum.

ha bunları yaptığım zamanlarda, cuma cami çıkışı akşam içkili partiler de yaptık yahut yurtdışında domuz eti de yedim vesaire vesaire.
lakin günümüzde dinin toplumda konumlandırıldığı yer baskıcı, otoriter rejimin toplum üzerindeki dayatmasına önayak olan, bununla beraber siyasete meze edilerek toplumu kutuplaştırmaktan başka bir işe yaramıyor.

gençlerin çoğu ateist, deist ya da inançla alakası yok.
bana sorarsanız şimdi ne durumdasın diye, benim de pek alakam yok.
ramazan aylarında oruç tutarım, o da ramazanın o maneviyatını sevdiğim için.
cami mami yolum düşmez, onun dışında çok da bir şey değişmedi.

siyasal islamın dinini kendi halinde yaşayan türk toplumu üzerindeki etkisini görmekteyiz.
her sene daha da kötü gidiyor. böyle de gider muhtemelen.

türkiyeyi araplaştırmak isteyenler toplumun genç kesimlerinin dinle olan ilgi alakasını ve neredeyse bütün bağını koparıp attı maalesef.

neyse bunlar benim naçizane şahsi görüşüm tabii.

tabii efendim

islam , hoşgörü dinidir. dinde zorlama yok ifadesi , dine girme konusunda olduğu gibi dine inanan insanlar için de geçerlidir.

örneğin bir kimseye zorla namaz kıldıramazsınız , oruç tutturamazsınız .
eğer buna yeltenirseniz vebali boynunuzadır.

yine tesettürlü olmayan bir kadını , kendi istemedikçe hele ki bir erkek , tesettüre sokamaz.

son söz , lekum dinikum veliyedin.

müslüman için oldukça hoşgörülü bir dindir.

''40 senelik kaşarlanmış gavur bile olsanız'' bir tevbe ile sütten çıkmış ak kaşık olabilirsiniz keza...

ama eşine, dostuna, komşusuna, çevresine, hatta topluma, hatta ve hatta insanlığa dair faydalı şeyler yapsanız, üretseniz, üretmeye çalışsanız bile; iyi, kibar, nazik ve ponçik bir kafirseniz*; çok da hoşgörülü olmayan dindir...

eşcinselliğe ve dinsizliğe hiç girmiyorum bile...

küçük bir tespit: ilgili hoşgörü dinine mensup olan arkadaşların hoşgörüsünü ölçümlemek isterseniz; ramazan dışında deneyimlemelisiniz. keza oruçlu bir mü'minden hoşgörü konusunda ramazan ayı boyunca beklenen verimi alamayabilirsiniz.*

merhum esat coşan hocanın da dediği gibi: "islâm bir hoşgörü dini değildir. islam kötülüğü hoş görmez. islam yanlışlığa hayat hakkı tanımaz. islâm bir müsamaha dini değildir. müdahalecidir bir müslüman." 
bunu da anlamayanlar, işine geldiği gibi o yana bu yana çekecek zatlar olacaktır tabi ama konuşun durun. özel hayatımda da, sosyal medyada da gına geldi sizden ama yapacak bir şey yok. konuşun durun başka bir şey yapamıyorsunuz zaten.

evet; islam, hoşgörü dinidir ama islam'daki hoşgörü sadece müslümanadır ve gücü ele geçirinceye kadardır. gerçek islamda kafire hoşgörü falan yoktur. şeriatla yönetilen bir yerde namaz kılmamanın cezası önce kırbaç sonra ölümdür. (bkz: islam hoşgörü dini değil aksine terör dinidir)

islam şöyle hoşgörü dinidir, sizi zorla müslüman yapamaz, iman etmek gönül işidir kişi kendi hür iradesi isterse ancak seçebilir. ancak müslüman olduktan sonra farzlar, kurallar zorunludur he çoğu kişi yapmıyor yapmaz da ne derece zorlayacaksın orası da muamma. yine insan nefsi ve allah ile başbaşa tercihlerini yaşar gider. kim kimi neye zorlayabilir ki zorlasa da ne değişir.

(bkz: aynen)