janis joplin

teksas doğumlu şarkıcı, söz yazarı, hippi.
pearl albümünün sahibi.
saçına öldüğüm.

yuvarlak güneş gözlükleri ile hatırlanan, rock müziğin asi kraliçesi. 27 yaşında aşırı dozdan ölmüştür.

türkiyenin feryal öney'i.

ergenliğinde tarzının diğer insanlardan farklı olması yüzünden dışlanmış ve akabinde kendini müziğin kollarına atmış, sanatçı. 18 yaşına geldiğinde bazı barlarda şarkı söylemeye başlamıştır. kendisinin sıçrayışına sebep olan olay 1967 yılında big brother and the holding company adlı grupla monterey uluslararası pop festivalinde gerçekleştirdiği sahne performansıdır. 27 yaşında hayatını kaybetmesi sebebiyle 27’ler kulübüne dahil edilmiştir.

ball & chain

sesiyle, bana nefes aldıran bağırmak eyleminden rahatsız olunmayan sanatçıdır. ışıklar içinde uyusun...

tam bir teksas kızı. isyankar gençliğiyle, yirmili yaşlarında evden kaçarak san francisco'ya şarkı söyleme hayaliyle giden joplin bir süre kafe ve barlarda şarkı söyledi. uyuşturucu ve alkol tüketiminin yoğunluğunu kaldıramayarak evine döndü. big brother and the holding company grubuna dahil olarak müzik hayatına profesyonel olarak başladı. zaman geçtikçe kendi grubunu kurmaya karar verdi ve eski grubundan sam andrew ile kosmic blues band'i kurdular. alkol, uyuşturucu yaşamlarının bir parçası haline gelmişti. 30'lu yaşlarını göremeyeceğini itiraf bile etmişti sevgili janis joplin ve nitekim 3 ekim 1970'de aşırı doz eroinden öldü. yakıldı ve külleri california'da marin county sahili boyunca serpildi.

(bkz: zerrin özer)

27 liklerden

lisede yakın arkadaşımın aşık olduğu blues/cazcı. bu aşk vesilesiyle içerken çok dinlerdik. 27'ler kulübünün en bilinen üyelerindendir. ne söylese dinlerim. ama maybe'yi bir başka söylüyor.

(bkz: summetime) adlı güzide parçasıyla tanıdığım, 27 yaşında, gencecik hayata gözlerini yuman şarkıcı.

oh lord! would you buy me a mercedes benz?

27'nin en popülerlerindendir kısacık ömrüyle ölümsüzlüğü yakalayan şahane ses. uyumsuz ve çoğu zaman öteki olan bu hippi kadının sahip olmak istediği tek şey özgürlüğüydü, oldu da. eşrafında beyaz leke olarak tanılan janis zamanında ırkçılığa karşı sergilediği dimdik duruşla bilinir. doğruları ve bunlardan daha çok sevdiğine neredeyse emin olduğum yanlışları ile istediği gibi bir ömür geçirip pek de umursamadığı hayata (bkz: jimi hendrix) kedisini daha fazla özlemesin diye ondan 16 gün sonra veda etti. aşırı doz yüzünden kaybettiğimiz bu ses için keşke biraz daha müzik yapabilseydi demedim bir gün bile. çünkü, eminim ki janis oralarda bir yerlerde o muazzam çatallı sesiyle hala bir şeyler mırıldanmaya devam ediyor.

mükemmel canlısını da şöyle bırakayım piece of my heart

27 yaşında kaybettiğimiz blues efsanesi kadın. düşünüyorum da ölmeseydi dünya müziği bambaşka bir yere gider miydi?
(bkz: 27'ler kulübü)
bir (bkz: maybe) şarkısı vardır ki. of ağlamadan dinlenmez. aynı zamanda da dans edersin. bu nasıl bir sestir tanrım.

gözümle görmediğim için öldüğüne inanmadığım insan. gözümle görseydim de yaşadığına inanmadığım bir insan olurdu.

mitolojik.

hendrix ile sevişiyor şu an...

cok sevdiğim bir kadın deliliği hoşuma gidiyor sesine zaten bayılıyorum.

freedom is just another word for nothing left to lose; özgürlük, geriye kaybedecek hiçbir şey kalmamasının bir başka adıdır diye çevirebileceğimiz dizenin bulunduğu "me and bobby mcghee" balladını söyleyen eşşiz şarkıcı. aynı balladda "ı'd trade all my tomorrows for one single yesterday/
to be holdin' bobby's body next to mine" bobby'nin gövdesini benimkinin yanında totabilmek için, yarınlarımın tamamını tek bir dünle takas edebilirim" de demiştir.

yaradan sesten evriltmis kendisini. yaşasa bu kadar sevilmedi tahminen. döneminden yaşayan peltek gibi olan ve ne dediğini bilmeyen bunaklar bunun kanıtıdır herhalde. (bkz: 27'ler kulübü)

ṣöyle bi reenkarnesi var:

endamı yeter.