101.
isterse sokakta bir bankta ya da bir kaldırımın kenarında da okuyabilecek tiptir. çünkü neden olmasın?
devamını gör...
102.
gereksiz bir başlık daha görüyorum. insanlar nerede kitap okuyup, okumayacagini kimseye soracak yada öğrenecek değil. isteyen istediği yerde okur kardeşim. hayır, kitap okumanın başkasını özgürlük alanına müdahale olabileceği hiçbir yer yok. ister şov olsun, ister tavlama aracı yani her neyse işte kimseyi bağlamaz.

ek: ilber ortaylı bir şehri tanımanın en güzel yöntemlerinden birinin o şehrin kültürel öğelerini barındıran bir kitabı elinize alıp; bir bistro veya kafede oturup, dinlenirken hem kitabı okuyup hem de şehrin atmosferini hissetmekle olduğunu söylüyor. çokta mantıklı gelmişti.
devamını gör...
103.
isteyen istediği yerde okur, bi anlam çıkarmaya çalışmanın faydası ne?
devamını gör...
104.
kitap okumaya o kadar uzak bir milletiz ki okuyan birini gördüğümüzde illa başka şeyler düşünüyoruz sadece okuyor oluşunu kabul edemiyoruz
devamını gör...
105.
bu tipin o an kafede muhabbet edecek kimsesi olmayabilir, canı kafede oturup çay kahve içmek istemiş olabilir, yine bu tip zaten telefonla sabah akşam takılıyoruz, bi iki nefesleneyim iki satır bişey okuyayım demiş olabilir.
devamını gör...
106.
hiç bir zaman yapamam. etrafa bakmaktan kitap okuyamam. yapana da güzel gözle bakmam.
devamını gör...
107.
kafede kitap okuyan insan kafede kitap okuyan bir insandır. altında ima aramaya ya da karalamaya gerek yok. siz de elinize bir kitap alıp kafede güzel güzel okuyabilirsiniz. dert etmeyin bu kadar.
devamını gör...
108.
sağa sola salça olmayan, servis elemanını abartılı talepleriyle bunaltmayı hüner saymayan saygılı biri olabilir bu.

belki de o gün kimseyle konuşmak gelmiyordur içinden. evde unutulmuş biri gibi oturmak yerine; kafeye kadar gelip yanınızdaki masaya oturarak 'ben varım ve siz pek umurumda değilsiniz kudurun' demek istiyordur. gürültü yapıp ilgisini çekmeye çalışırsanız kulaklığını takıp sizi iyice delirtebilir.
devamını gör...
109.
isteyen istediği yerde okusun kitabını niye karışıyorsunuz ki?
devamını gör...
110.
kendini akıllı sanan bir tanıdığım kitap kafelere gidip kadın avına çıkıyordu. dediğine göre kitap okuyandan zarar gelmezmiş. tabii kendisi de bu sıra kitap okuyormuş gibi yapıyormuş avlanırken. burdan anlayın artık nasıl kafalar. *
devamını gör...
111.
ben.
ne yapalım okumayalım mı?
dışarıda okuyacağım kitabın türü başla olur.
düşünce kitaplarını okuyamam.
ama hikaye, öykü tarzı kitapları okurum.
devamını gör...
112.
kitap okumayı seviyor ve herkese bunu benimsetmek isteyen tiptir.
devamını gör...
113.
kitabı nerede okuduğunun ne önemi var ki. kitap okumanın ne yeri varsır ne de zamanı boş bulunduğunda oku. tip diye adlandırılmaktadır zorunda değilsin oku gitsin kime ne?
devamını gör...
114.
kafe değil de barda çizgi roman okumayı çok seviyorum.
biram buz gibi geliyor, bir yandan da kitabımı okuyorum. hayat o an çok güzel geliyor. hem taze basılmış kitap kokusuyla daha güzel oluyor.
devamını gör...
115.
herkesin inek gözüyle baktığı..
“aaa hiç arkadaşı yok . salak herhalde “ diyerek tasvir ettiği, dünya işlerinden elini ayağını çekmiş , yeni maceralarını sayfalarda arayan , her ortamda temayüz eden sessiz bilir kişi.
devamını gör...
116.
yıllar önce ankara'da olgunlarin biraz üstünde kafka diye bir mekan vardı. o dönem çok sessiz sakin olurdu böyle tam 5-6 gibi. sonrasında kalabalık artardı. işte o vakitlerde arkadaşlarda bir masaya kurulur yavaştan da içmeye başlarken kitabımı okurdum. gecenin ilerleyen saatlerinde ya insanları izlerdim ya da merak edip masaya sohbete gelenlerle iki üç cümle sohbet ederim.

özetle sıradışı olmayan tiptir. herkes yapabilir.
devamını gör...
117.
cidden takdir edilesi bir tipdir tabi altında kötü düşünceler yatmıyorsa. bazı tipler sırf hava atmak yada kendini modern medeniyetli bir insan gibi gösterme çabası içinde olabiliyorlar.
devamını gör...
118.
o kadar gürültünün,konuşmaların içinde, günlük akışın uyumsuzu olarak gözüken tiplerdir. kitap okumak bir hobi olmamalı. kitap okumak bir ödev, bir özel çalışma olmalı onunla hemdem olup haman olunmalıdır.
devamını gör...
119.
korona öncesi çeşitli nedenlerde kendi karantinamdaymışım gibi pek kimseyle görüşemediğim sürekli odamda vakit geçirdiğim dönemde farklılık olsun, dışarı çıkmış olayım diye dadandığım aktivite. her hafta gider aynı kafede oblomov okurdum. evde o enerjisizlik üstüme üstüme geldiği için özellikle dışarı çıktığım zaman okuyordum. en son garsondan bir bitiremedin şu kitabı uyarısı alınca kafeyi değiştirmek zorunda kalmıştım. takılacak insan bulamadığımda kendi kendime takılmaya çalışırken bile insanlar beni rahatsız ediyor diye de atarlanmıştım bir dönem. neyse güzel aktivite. uygun bir mekan varsa gider ders de çalışırım, kitapta okurum. çünkü neden yapmayayım. korona bitse de devam etsem yav. kitaplığımda tek oturuşta okunacak kitapları kafe kaçamaklarına saklıyorum. artık aynı kitapla belli bir mekanda takılmaca da yapmam zaten.
devamını gör...
120.
kafa dinliyordur. ellemeyin, sakince uzaklaşın.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"kafede kitap okuyan tip" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim