kırmızı et daha da pahalansın hayvanlar kurtulsun

bir ömür gedik beyanıdır.

ben yemiyorum zaten.

et yemeyince insanlar daha sağlıklı mı oluyormuş, ilk defa duydum.

ömür hanım, nüfus arttığı sürece hayvanların kurtuluşu yok. yaşam alanları kirlenmeye ve yok olmaya devam edecek.

besi hayvanlarının azalması kirlilikte gecici bir düşüş yaratır ama nüfusa bağlı kirlilik ona kısa sürede yetişir.

o hayvanlar da kurtulmaz ayrıca. doğada iki hafta hayatta kalamazlar önlerine yem, tepelerine çatı koymadan. tersine, yaşamalarının tek nedeni kırmızı et yani.

et soyadan bilmemneden sağlıklıdır bu arada. şeker lobisinin şişirdiği netflix saçmalıklarını sallayın.

esas yeterli miktarda et yiyip bol protein alan insanlardır sağlıklı olanlar! tam sjw dilleri bunlar, tam woke culture dilleri!ömür gedik gibi birinin bize verebileceği herhangi bir tavsiye yok! olamaz da!

bu kadın kayboldukça arada bi saçmalıyor böyle. gündem olma çabaları. etin insan sağlığını bozduğunu da öğrenmiş olduk.

cehalet degil ama sjw denen kanser hucresi dusunce, bu dunyanin sonunu getirecek.

pakistan'da vs cansiz manken yakan cahiller mi yoksa sjw'ler mi desen, bin kere cansiz manken yakanlari tercih ederim.

varin siz dusunun bu sjw zihniyetinin seviyesini.

şu haberle benzer bir zihniyet taşıyan açıklamadır:

bunlar hep kırmızı et yememekten oluyor, fazla takmayın.

zaten avrupa'da en az et tüketen ülke biziz. insanlar et yiyemedikçe karnını doyurmak için hamura yani ekmeğe dadanır.yeterli proteinle beynin beslenmemesi ise aptallığa sebebiyet verir.(ete para veremeyen baklagile nasıl para versin?)insanların bundan daha aptal olduğunu düşünsenize...aziz nesin'in söylediği toplumun %60'ı aptaldır tezini çürütür. aziz nesin'in yüzü suyu hürmetine daha zam yapmasınlar.

et yemek isteyen her türlü yiyebilir. illa kırmızı et olmasına gerek yok. bunun gibi ne olduğu belirsizler sürekli gündem oluyor ona kafam bozuluyor. ömür gedik kim mq?

b12 eksikliğinden sisli beyine sahip olma talihsizliğine maruz kalmış birinin beyanı olabilir.

ekonomi ömür gedik'i de vurmuş olsa gerek. mental sağlık desen yok.

şu an sözlükte olan ve tabi bunu okuyan diğer bir çok insanda olan küçümseme olayının aynısı zamanında aysun kayacı "dağdaki çobanla benim oyum bir mi?" sorusunu sorduğu zaman da olmuştu. eğer o programın tamamını izlerseniz, aysun kayacı'nın ne kadar haklı olduğunu, hatta izlemeseniz bile şu an içinde yaşadığımız ülkenin geldiği hale bakarak da yine kadının ne kadar haklı olduğunu anlayabilirsiniz. kimse yanlış anlamasın, sınıfsal bir ayrımdan bahsetmiyorum, kişiler arasındaki verilen bilgiyi analiz etme, anlama, farkındalık gibi gibi farklardan bahsediyorum. yoksa bir çoban, nuh'un cep telefonu olduğunu iddia eden bir profesörden, analiz yönünden daha iyi olabilir.
et mevzusuna gelirsek, en baştan söyleyeyim ben et yemiyorum. vegan değilim, kendi tavuklarımızın yumurtalarını tüketiyorum. ve hatta eğer et, hayvanlar yaşam döngülerini doğal bir biçimde sürdürdükten sonra gelebilseydi soframa, ben arada sırada et de yerdim.
şu an et yemek tartışmasız bir şekilde sağlıksız. tartışmasız kısmı etle ilgili değil, o etin sofranıza gelene kadar başına gelenlerden ötürü. şu an marketten aldığınız herhangi bir et, zamanında bir hayvan iken, bazen hızlı büyümesi, bazen uzun yaşaması, bazen hastalığa yakalanmaması bazen de yakalandığı hastalıktan kurtulması için onlarca hormon ve antibiyotiğe maruz kalıyor. yedikleri yemlerin kalitesizliğinden ve yaşadıkları stresten ötürü oluşan sorunlardan bahsetmiyorum bile.
başka bir yerden bakalım, dünyan'nın en çok et tüketen ülkesi abd, kişi başına 121 kg, yine dünyanın en çok obez, sağlıksız insanlarını barındıran ülke. dünya'nın en sağlıklı ülkelerinden birine bakalım; japonya, kişi başına 50 kg. tabi burada verdiğim sağlık örneğinde tek kriter et tüketim oranı değil fakat bunun da bir etkisinin olduğu bir gerçek.
peki et yemek sağlıksız, et yememek sağlıklı mı? eğer düzgün beslenirseniz çok sağlıklı. ben et yemiyorum ama her gün makarna yiyorum, pilav yiyorum, patates yiyorum derseniz olmaz. ot yiyeceksiniz. her türlü ot yiyeceksiniz, özellikle demir içerenleri ekstra yiyeceksiniz. otun yanında shiitake mantarından doğal olarak yoksa takviye vitamin olarak b12 alacaksınız. bilimsel bir sürü kaynak var fakat size tanıdığım bir adamı tanıtayım. ismi ali bıdı. ali abi şu an 73 yaşında. çocuk yaşlarda ali abiye bir hastalık tanısı konulmuş ve doktoru et yeme bir süre demiş. ali abi de bu işi araştırmış etmiş, en sonunda vegan olmuş. şu an tam hatırlamıyorum ama çok uzun süredir et yemiyor kendisi ve türkiye'ye döndüğünden bu yana vegan. ali abinin 2 özelliği var. ilki, kendisi dışkı bağışçısı. çok uzun süredir "temiz" beslendiği için bağırsak florası yararlı bakteri açısından o kadar zenginmiş ki bağırsak hastalarına ali abinin dışkısından naklederek çözüm bulunuyormuş. hatta kendisine almanya'da dışkısını düzenli olarak satın almak için teklif yapılmış. ikinci özelliği ise ali abi bir "demir adam". kendisinin onlarca triatlon şampiyonlukları var. ben de şimdi araştırırken öğrendim, biyolojik yaşı ölçülmüş ve yaşı 33 çıkmış!
bir de işin vicdani, etik ve dünya'ya verdiği zararlar kısmları var fakat onları çok fazla insan umursamıyor. o yüzden merak edenler araştırıp bulacaktır.
sözün özü, et yememek sağlığa yararlıdır, dışarıdan aldığınız herhangi bir et sağlığa zararlıdır, kendi beslediğiniz hayvanı kesip yiyorsanız, çok yemek yine zararlıdır, az yemek makbuldur.



https://www.instagram.com/veganali120/?hl=en
https://www.diken.com.tr/vegan-beslenen-is-insani-diskisini-bagislayarak-ogrencilere-burs-sagladi/

(bkz: kırmızı et yemiyorum eksikliğini de hissetmiyorum diyen tip)

insanlar et yemez ise hayvanlar kurtulur diye bir durum yoktur.

büyükbaş, küçükbaş ve kümes hayvanlarının bu kadar çok olmasının sebebi faydalarından ötürü insanların onları koruması, beslemesi ve kontrollü olarak çoğaltmasıdır.

eğer gerçekten yemeseydi bu tür hayvanların doğada sayısı binde birden daha az olurdu.

insanın yaşamını sürdürmesi için oluşturduğu endüstrinin ham maddesi çok büyük oranda canlılardan sağlanmaktadır. ancak biz bu ürünlerin hepsini kullanıp sadece hayvan severliği bir kaç türe indirgiyoruz. dolayısıyla bu söz de birazcık bilgisizce şov içermektedir.

ömür gedik, antep'te "sabunu sarı tuzu kuru" diye tabir edilen, dünya yıkılsa ayakları üstünde duran, hayatında bir gün bile yokluk çekmemiş, bir gün bile ekmeğini çıkarmak için alnı terlememiş bir beyaz türk. mesela, korunaklı, kameralı, bahçesine mendil kırıntısı atamayacağın, kiralamaya kalksan bir yıllık maaşını vereceğin sitede oturur. sonra, "sokak, sokak itlerinindir" diye ahkam keser ve hayvanseverim diye insanlarla dalga geçer gibi "kırmızı et pahalansın" der.
kendisi "haçiko" adlı hayvan dilendiren bir derneğin başkanıdır ve sokak itlerine kırmızı et yedirmekte sakınca görmez:

kendisine, bir sabah karanlığında ankara'da buluşmayı ve çakırlar serhat yönünde yürümeyi teklif ettim. beni savcılığa vermekle tehdit etti. çok korkarmışım gibi...

et yemeyip daha sağlıklı olabilmek için süper sağlıklı ve organik falan beslenmek gerekir. bu memlekette mümkün olmayan bi durum yani. vitamini kuruyemişten bakliyattan alsın diyelim, onların da artık kırmızı et fiyatından geri kalır yanı yok. yine sapla samanın birbirine girdiği beynim yok açıklaması yapmış kendisi. biz yine gdo lu tavuklarımızı yemeye devam edelim...

hangi hayvandan ve hangi etten bahsediyor... afisbdekkehevebnsecrv

evet aslanlar, ayılar, kediler ve köpekler kurtulsun.