linkedin

bu sene new york'tan hiçbir şey yapmama rağmen iş teklifi almamı sağlayan fakat korona yüzünden gidemediğim, etrafımda sadece mühendislerin kullandığı geri kalanın o ne oluyor bakışı attığı, bazı üniversite hocaların aktif olarak tapındığı sosyal medya platformu.

eskiden bu kadar değildi şimdilerde facebook’a dönmüş sitedir. herkesin bakın ben çok önemli bişi yapıyorum gösterişi havalarıyla dolmuş mekan.

13 haziran 2016 tarihinde 26,2 milyar dolara microsoft tarafından satın alındığı açıklandı.

son yıllarda iş verenler de iş ilanları için kariyer siteleri yerine sıklıkla bu platformu tercih etmeye başlamışlardır.

5 mayis 2003'te abd'de kurulmus isveren ve isciyi bulusturan platform. kurucusu da (bkz: reid hoffman)'dir.

nadir olarak girip kısa bir süre baktığım, iş anlamında belki ihtiyacım olmadığı için çok bi faydasını göremediğim business social media. facebook tan hallice geliyo bana gezindikçe. burdan iş bulan tanıdığım var mı; evet var, hem de bayaa var...
son zamanlarda işverenler tarafından daha sık işe alımda kullanılıyor gibi...

tecrübeli eleman arayanların sizi kontaklarınızdan sorguladıkları ve çoğu zaman ilk elemeyi sadece profilinizle geçtiğiniz platform. kariyeriniz için önemlidir. gereken ihtimamı gösteriniz.

bir microsoft şirketidir

ülkemizde, kuruluş felsefesine ve amacına uygun kullanılmayan yüzlerce platformlardan bir diğeri. kurumsal hayat gibi yapay tanımların, pozisyon bilgilerinin yaka renklerine göre kategorize edildiği bir dünyada elbette linkedin'deki dinamiklerin de ve bunun getirisi olarak yapay ünvanların/tavırların havada uçuşması bir derece normal. içerisinde bulunduğumuz gerçek zemin değil de, içerisinde olmak istediğimiz bir dünya yaratma gayesinin de en somut örneklerindendir aynı zamanda. genelleme gafletinde bulunmamaya özen gösterme gayretinden vazgeçeli çok zaman geçti, bu da benim eksikliğim olsun. amacına uygun kullananları ise tenzih etmek boynumun borcudur.

ülkemizde, kuruluş felsefesine ve amacına uygun kullanılmayan yüzlerce platformlardan bir diğeri. kurumsal hayat gibi yapay tanımların, pozisyon bilgilerinin yaka renklerine göre kategorize edildiği bir dünyada elbette linkedin'deki dinamiklerin de ve bunun getirisi olarak yapay ünvanların/tavırların havada uçuşması bir derece normal. içerisinde bulunduğumuz gerçek zemin değil de, içerisinde olmak istediğimiz bir dünya yaratma gayesinin de en somut örneklerindendir aynı zamanda. genelleme gafletinde bulunmamaya özen gösterme gayretinden vazgeçeli çok zaman geçti, bu da benim eksikliğim olsun. amacına uygun kullananları ise tenzih etmek boynumun borcudur.

şimdiye dek hiç kullanmadım ama iş pazarlaması gibi bir şey galiba

belli alanlarda faydalı bir oluşum. 20+ yıllık iş hayatı olan ve halen daha çalışan biri olarak haftada bir kez falan girer bakarım.
kendi alanımla ilgili takip ettiğim insanlar da var. ama son 3-4 yıldır burası da bütün platformlar gibi çöp olmuş.
ne kadar boş teneke cahil varsa ego tatmini yapıp kadınlara sarkma peşinde.
(onlarca örneklemeler gördüm, ki kendi iş ağım şu an 200 kişi bile değil)
görünen ünvanların en 3'te 2'si boş, reelde bir sorumluluk verip bir takım, ekip yönet desen eli ayağına dolaşacak tipler doluşmuş.
maalesef realite bu.

özgeçmişime 6 ayda 2 kişi bakmış sistem bana fark ediliyorsunuz diye mesaj yolladı. beni fark ettiler siz kaçın kendinizi kurtarın diyesim var.

genç arkadaşlara bir an önce girip profillerini doldurmalarını önerebileceğim platform.

iş konusunda linkedin, kariyer.net'in bir kaç tık üstüdür. kariyer.net'te orta ölçekteki firmalar varken linkedin'de spacex iş ilanı açar. eğer yeni mezunsanız, evet buradaki işlerden size ekmek çıkmayabilir. fakat cv'nizde sadece 1 yıllık bir tecrübe var ise artık ik'cıların radarına takılabilirsiniz. ve ek olarak belli bir sektörde belli bir deneyim yılına geldikten sonra genelde siz iş için başvurmazsınız. herhangi bir headhunter(büyük şirketler için eleman arayan gözcüler) size "elimde şöyle bir şirket ve bir pozisyon var değerlendirmek istermisiniz ?" diye mesaj atar. yazılım sektöründe 4.yılımı dolduran 20'li yaşların ortalarında bir genç olarak her ay ortalama 3 kere iş teklifi almaktayım. boşu boşuna kariyer sitelerinde iş aramak için debelenmeyin.

kariyer.net'e göre daha aktif iş ilanlarının olduğunu düşünmekle beraber doğru paylaşımlara denk gelirseniz iş dünyasındaki gelişmeler hakkında bilgi sahibi olabiliyorsunuz. ama tabii ki buranın da instagram gibi insanların kendini boya badana yapıp sundukları bir alan olduğunu da unutmamak gerek.

aslında çok yararlı olan ama son zamanlarda facebook gibi işlevsiz kullanılan kalitesi bir tık düşmüş sosyal medya platformu.

eskiden mesleki bir platformdu. ayağa düşmüş, z kuşağı bokunu çıkartmış. instagram kızlarının parlak filtreli photoshoplu, dekolteli fotoğrafları taym-laynıma düşüyor. iş arayan instagram kızları görünce gereksiz bir gülme geliyor bana

linkedin, sizin yüzünüzün parlatıldığı bir yer değil; mesleki becerilerinizin parlatıldığı bir yer-di. ta ki z kuşağı gelip bokunu çıkarana kadar.
ya hiç utanmıyorlar mı? patronunuz olacak herif sizden tahrik olduğu için mi yoksa gerçekten yetenekleriniz ve bilginiz için mi sizi işe alıyor??
fotoğrafı 80 kişi beğenmiş sadece 7si kadın geri kalanı erkek. ya biraz utanın ya. biraz 'ben napıyorum ulan?' deyin ya.

edit: ben de z kuşağıyım. aptallık etmesin kimse. z kuşağına övgüler dizince göğsümüz kabarıyor da şöyle bir aynaya bakıp 'ulan ben özgür müyüm yoksa yönlendiriliyor muyum?' diye düşünmüyor musunuz. çünkü ortada kitlesel bir davranış şekli ve hareket var. ve bu davranış şekli dikkat ettiyseniz her alanda normları yıkmaya çalışıyor.

hatta normlar üzerine kurulmuş linkedin gibi kurumsal bir platform olduğu halde z kuşağı normları yıkmaya çalışıyor. siz devrim yaptığınızı mı sanıyorsunuz alah aşkına?

edit2: "yaptığı basit işleri sanki dünyayı kurtarmış gibi anlatan beyaz yakalılar" demek doğru değil. sen kimsin de uğruna vakit ve emek harcanmış bir işi küçümsüyorsun. tabi ki yaptığı işi övecek, o işi ne kadar iyi yaptığından bahsedecek. n'apalım herifi yök sınavına mı sokalım. herkes takdir görmek ister. ne yazık ki bizim milletimiz başkasını takdir etme erdemini göstermiyor; bunun yerine küçük bir çocuk gibi bir köşede kıskançlık krizlerine giriyor. böyle insanlar sosyal medyadan like alınca takdir gördüğünü sanıyorlar. eleştireceksen bunu eleştir. kimsenin yaptığı 'işi' küçümsemek hoş değil.

bıktım bu ülkenin varoşluğundan.

iş ağı, z kuşağı olarak yanlış kullandığımı düşünmüyorum diğer her şey gibi bu platformda da karşılaşılan üç beş kişinin yanlışlarını tüm z kuşağına mal ediyorsunuz, bir bıkmadınız bizimle uğraşmaktan iş sidik yarıştırmaya gelecekse ben de gördüğüm bir kaç olumsuz şeyden bahsedeyim genel olarak yöneticiler ( yani x ve ucundan y kuşağı) akşama kadar yaptığı basit işleri sanki dünyayı kurtarırmışçasına anlatıp kendini övüyorlar. demek istediğim olaya kuşak olarak bakmamak. evet bu mecrayı amacına uygun kullanmayan bir çok kişi var ama bu tek bir kuşaktan ibaret değil.
edit: kimsenin yaptığı işi küçümsediğim yok, abartmaya da gerek yok çöpü kaldırıp çöpe atsalar dünyayı kurtardım diyecek insanlar var orada. kaldı ki benim söylemeye çalıştığım şey bunun kuşakla bir alakasının olmaması bir platform bozuluyorsa bunda herkesin etkisi vardır. insanlara varoş demeden önce kendi yazdıklarınızı bir okuyun özümseyin.

nasıl kullanmam gerektiğini bilemediğim bir platform. en son siparişimi getiren getir kuryesi tarafından profilim görüntülendi.

profiline bakanlar özelliğinin hiç bir sosyal medyayada olmamasıdır tek sevdiğim özelliği o.

x inşaatta çalışan bir usta başını gördüm bu uygulamada tanıdık inşaat firması yani x yanında ceo yazıyor ben de messi dayı