1.
tdk: aslına bağlı kalınarak yapılan çeviri.
tdk'de motamot kelimesinin anlamları ise: kelimesi kelimesine, hiç değiştirmeden
birçok bağlamda kaçınılması gereken çeviri tarzıdır. örneğin demin şu başlığa da yazmıştım: (bkz: gerçeklik şovu)... reality show'daki "show"u türkçe olarak şov diye çevirmek pek olmuyor.
show sözcüğünün ingilizcede zibilyon tane anlamı var. biri de: a theatre performance or a television or radio programme that is entertaining rather than serious
yani onlar dizilere de genelde tv show derler. ve bu teknik olarak da anlam olarak da tamamen doğru.
ancak, tdk'de şov kelimesinin tek bir anlamı var: gösteri.
burada show'u motamot çeviriyle şov yapamayız. gerçeklik/realite programı diyebiliriz mesela. zira diziler de bir tv programı çeşididir.
hatta, üstte verdiğim show'un anlamındaki "entertaining" sözcüğünü bile tam türkçeleştiremiyoruz. "eğlendirici/eğlenceli" dersek, korku filmleri veya realite programları için bu anlam kesinlikle olmuyor. ancak, ingilizcede entertainment sözcüğü çok geniş ve bizdeki eğlence kavramı gibi sadece pozitif duygular uyandırması gereken şeylerle sınırlı değil kapsamı. yani sizi geren, rahatsız eden hatta ağlatan bir program/film vs. de "entertainment" kapsamında. sonuçta kendiniz seçiyorsunuz ve iyi vakit geçirmek için izliyorsunuz bunları. yani entertainment ve eğlence'nin anlamları büyük oranda kesişiyor. ancak işte, bizde eğlence deyince salt gülmek, neşelenmek gibi anlaşılıyor. entertainment'ın kapsamı bundan daha geniş.
tdk'de motamot kelimesinin anlamları ise: kelimesi kelimesine, hiç değiştirmeden
birçok bağlamda kaçınılması gereken çeviri tarzıdır. örneğin demin şu başlığa da yazmıştım: (bkz: gerçeklik şovu)... reality show'daki "show"u türkçe olarak şov diye çevirmek pek olmuyor.
show sözcüğünün ingilizcede zibilyon tane anlamı var. biri de: a theatre performance or a television or radio programme that is entertaining rather than serious
yani onlar dizilere de genelde tv show derler. ve bu teknik olarak da anlam olarak da tamamen doğru.
ancak, tdk'de şov kelimesinin tek bir anlamı var: gösteri.
burada show'u motamot çeviriyle şov yapamayız. gerçeklik/realite programı diyebiliriz mesela. zira diziler de bir tv programı çeşididir.
hatta, üstte verdiğim show'un anlamındaki "entertaining" sözcüğünü bile tam türkçeleştiremiyoruz. "eğlendirici/eğlenceli" dersek, korku filmleri veya realite programları için bu anlam kesinlikle olmuyor. ancak, ingilizcede entertainment sözcüğü çok geniş ve bizdeki eğlence kavramı gibi sadece pozitif duygular uyandırması gereken şeylerle sınırlı değil kapsamı. yani sizi geren, rahatsız eden hatta ağlatan bir program/film vs. de "entertainment" kapsamında. sonuçta kendiniz seçiyorsunuz ve iyi vakit geçirmek için izliyorsunuz bunları. yani entertainment ve eğlence'nin anlamları büyük oranda kesişiyor. ancak işte, bizde eğlence deyince salt gülmek, neşelenmek gibi anlaşılıyor. entertainment'ın kapsamı bundan daha geniş.
devamını gör...
2.
devamını gör...
3.
kelime kelime çeviri demektir. çeviriyi böyle yaparsanız komik duruma düşersiniz. çevirmen söylenmek istenen şeyi anlayıp ona göre çeviri yapmalıdır.
bunun istisnası anlık çeviri yapan ve bizde mütercim tercüman diye geçen meslek erbabının yaptığı çevirilerdir ki onlar bile çoğunlukla meali kaçırmamaya dikkat ederler.
bunun istisnası anlık çeviri yapan ve bizde mütercim tercüman diye geçen meslek erbabının yaptığı çevirilerdir ki onlar bile çoğunlukla meali kaçırmamaya dikkat ederler.
devamını gör...