normal sözlük’ün en büyük sorunu

normal sözlük adlı sosyal platformun kendini sözlük sanmasi en buyuk sorun.

herkesin bir birini yagladigi, guzelledigi vicik vicik iliskilerin membagi haline gelmis sosyal bir platform burasi.

eksi oy yok tadinda küfür yok sorsan sözlük.

yav he he..

adının kafa sözlükten normal sözlüğe dönmesi…

o kocaman kocaman laflarla süsleyip heybetli bir dağın gölgesi gibi ardına sığınılan egoların 3-5 kelimelik bir eleştiri cümlesi ile tuz buz olacak kadar ucuz ve kırılgan olması gerçeğidir...

hepi topu bir avuç insanın öncelikle keyifli zaman geçirmek sonralıkla da gönüllülük esasından hareketle, yaşaması zaten yeterince zor olan hayatının içinden kırptığı kısıtlı birkaç dakika, birkaç saat süreyi, çoğunlukla sanal bir kimlikle vücut buldurduğu bu platformda, olduğunuzdan çok daha fazla olduğunuzu size kim hissettirdi çok merak ediyorum...

hiçbirimiz hiçbir şey değiliz...

o 'enginlere sığmam taşarım' diye içinizden içinizden kulağınıza çığlık çığlık bağıran aptal egolarınız, sadece çevrenizdekilerin elindekileri değil; kendi sahip olduklarınız da dahil güzel olan ne varsa, hepsini mahvetmeye devam edecek...

bu hakikatle yüzleşecek kadar cesareti olmayan herkes, odasına kapanıp ağlayarak günlüğüne yazmaya devam edebilir...

ben sözlüğe giriyorum, gündemde yahut akışta başlıklara bakıyorum.
ilgilimi çeken başlıkları okurum, genelde de az entry okurum.
sözlüğü daha çok kendi meramımı anlatmak ya da bir şeyleri yorumlamak için kullanırım.

fazla kişiyi sallamam, mesaj alımı özelliği uzun bir süre kapalıydı, çok interaksiyona girmeyi sevmiyorum.
kendi hayatımda extrovert biri olduğumdan burada biraz daha kişisel takılıyorum.
size de tavsiye ederim.

radyo yayınlarından bahsedilmiş, hiçbirini dinlemedim.
fakat yapmayı düşünmedim değil.
üniversitede yapmıştım radyo yayını, beğenilmişti (tek tük)

konuya dönecek olursak, bugüne kadar bir sürü entry girdim, kimseyle bir sorun yaşamadım, ileri uç fikirlerimi kendime sakladım. nitekim burası siyasi/sportif/sexual/sosyal uç fikirlerimizi sergileyip elalemle papaz olacağımız bir mecra da değil bence. gerek yok yani.

belki de bu yüzden sözlükteki sorunlar gözüme batmamıştır. tabi bu sorun yok anlamına gelmiyor. kamuoyu ne diyorsa o :)

yoldaş’ın iyi insan olması.

ilk günden beri buradayım maalesef bir ütopya kovalandı. küfürsüz sözlük, reklamsız sözlük, para kazanmayan sözlük. ne lan bu?

marka böyle şeyler üstüne inşaa edilirse üç beş tane wikipedia faresi kendini allah zanneder. üç bilgi giren “çok ahlaksız oldu burası” diyerek s gidiyor. s gitsin.

mesela ben lucifer’ın çıkıp şahsına küfür etsem bu ayıptır sözlükte olmaması gerekir.

ben çıkıp lucifer keşke daha fazla yazsa şöyle koyayım böyle koyayım desem bu normaldir olması gerekendir.

bizim ahali tarkovski tanımı gireni seviyor, onur ünlü tanımı gireni sevmiyor.

üç beş makara cinsel başlığı ilgini çekmiyorsa bütün sözlüğü kınıyor denyoya bak. oğlum/ kızım okuma o zaman neden salak salak rolleniyorsun ingiltere prensi misin sen?

neyse. bu devran elbet döner.

aşırı normal bir site. adeta normal insan idealinin yazılara dökülüp vücut bulmuş hali.

dayak yok, dayak olsa ohoo herkes çok tatlı olur.
bazen bu şekil dalasım geliyor bir kısım çok saygıdeğer yazarlara. ama bazen. yoksa sorun yok ya. herkes salsın kendisini de sözlüğü de.

kavga yok kavga. nick altlarına bakıyorum herkes çok ponçik.

yeni yazar akışının olmaması. zamanla küçülüyor. bir gün yok olacağız.

sözlük formatından uzaklaşması, yönetimin tarafsız olmaması.

normal sözlüğün sorunu ne tam olarak bilmiyorum ama bizim evin sorunu küçük kahve fincanları.
2 fırtta bitiyor, telveyi de çık kalandan ne içtiğimi anlamıyorum bile.

(bkz: kel alaka)
(bkz: senin derdin dert midir benim derdim yanında)

flörtlerin az olması. şurdan şuraya sevişmek nasip olmasın belli kişileri stalklamaktan, nickini mouse'umla okşamaktan mouse bile kendinden tiksindi. başka bişey yok mu abi diyor.

olm manyak mısınız, nasıl bir beklentiniz var altı üstü içinde text box bulunan bir web sitesinden?

bir süre öncesine kadar herkese atar gider yapan kişinin "ceza" verme yetkisi verilmesi. liyakatsizlik sözlüğün en büyük sorunu bu. balık yoldaştan kokuyor. adamın umurunda mı değil. neden mi? çünkü istediği bu zaten. altta sürekli kavga olacak ki yönetebilesin, ama bu taktik artık demode oldu ve yoldaş bunu yakın zamanda acı bir şekilde tecrübe edecek. silinmeden paylaşayım dedim.