41.
keşke biraz yeteneğim olsaydı.
devamını gör...
42.
terapidir. zihni canlı tutan, aslında bazılarına göre de fedakarlık isteyen uğraştır. sevilen kişiye örülüyorsa her ilmeğe sevgi işlenir.
devamını gör...
43.
öğrendikten sonra meditasyon niyetine yapılabilecek aktivite
devamını gör...
44.
dünyanın en beyin uyuşturan aktivitesi olabilir.
devamını gör...
45.
kış mevsiminde en iyi giden şeylerden birisi
devamını gör...
46.
o yünü ağzına alıp gacır gucur gevelemek ve tüyler diken.
devamını gör...
47.
rahmetli babannemin, 'öğren ilerde ördükçe beni anarsın' diyerek öğrettiği uğraş. kızıma, eşime şapka, atkı örebilmeme sebep olmuş meğerse. teşekkür ederim babannem.
devamını gör...
48.
örgü örmek hayat gibidir.hedef belirlenir bu doğrultuda her gün bir ilmek atılır.tabii ki arada ilmek kaçmaları olabilir.önemli olan her şeye rağmen ilmek atabilmek ve sonunda ortaya çıkan ürünün tadını çıkarabilmektir.
devamını gör...
49.
kitap dinlerken yapmaktan çok keyif aldığım aktivite. şişle örmeyi nedense hiç sevmiyorum, tığ tercih ederim. tığ ile örülen şeyler günlük hayatta bence daha kullanışlı oluyor.
devamını gör...
50.
keşke yapabilseydim dediğim eylem. annem mükemmel örgü örer. fabrika işi gibi. bize öğretmedi ama. hep okuyun da okuyun. okurken öremez miydik? o da kendince, okumayı gözünde çok yücelltigi için, kız çocuklarının "klasik ev hanımı" işlerini yapmasını istemedi sanırım.
okuduk ettik de ne oldu? şimdi iş ararken bir yandan da örerdim hiç olmazsa elim oyalanırdı. hayır bu saatten sonra öğrenmem.
okuduk ettik de ne oldu? şimdi iş ararken bir yandan da örerdim hiç olmazsa elim oyalanırdı. hayır bu saatten sonra öğrenmem.
devamını gör...
51.
bana eziyet, anneme stres, naziye babaanneye eğlence.
devamını gör...
52.
okullar açılmayacak madem,
derslerin başlangıç tarihi belli olana kadar öğreneyim bakalım, en azından biraz kafam dağılır diyerekten edindiğim hobi türü.
annemden öğretmesini rica ettiğimde önceleri ne yapacaksın el işini sen derslerine bak dese de ısrarlarım sonucu öğretmeye çalıştı.* neyse efenim bir şekilde öğrendim. * böyle el yeteneği gerektiren konularda yeteneğim olmasa da şimdilik en basit örgü türü diye nitelendirilen haroşa örgüyü hallediverdim dördüncü denememde. * boş zamanlarda yapılabilir bir aktivite. insanın kafasını ciddi manada rahatlatıyor. bakın bu da kendime örmekte olduğum atkı.
derslerin başlangıç tarihi belli olana kadar öğreneyim bakalım, en azından biraz kafam dağılır diyerekten edindiğim hobi türü.
annemden öğretmesini rica ettiğimde önceleri ne yapacaksın el işini sen derslerine bak dese de ısrarlarım sonucu öğretmeye çalıştı.* neyse efenim bir şekilde öğrendim. * böyle el yeteneği gerektiren konularda yeteneğim olmasa da şimdilik en basit örgü türü diye nitelendirilen haroşa örgüyü hallediverdim dördüncü denememde. * boş zamanlarda yapılabilir bir aktivite. insanın kafasını ciddi manada rahatlatıyor. bakın bu da kendime örmekte olduğum atkı.

devamını gör...
53.
terapi gibi
devamını gör...
54.
dikiş dikme konusunda muazzam bir yeteneğe sahibim, ortalamanın üstünde el işi işlerim ama örgü deyince akan sular duruyor.
beceremiyorum, olmuyor, o ipi bile içimi gıdıklıyor ama örebilmeyi çok isterdim, terapi gibi.
beceremiyorum, olmuyor, o ipi bile içimi gıdıklıyor ama örebilmeyi çok isterdim, terapi gibi.
devamını gör...
55.
piko...başıma çorap örsene.
devamını gör...
56.
insanın ellerini kullanarak bir şeyler üretebilmesi çok değerlidir. yurt dışında örgü örmek popüler bir hobi. hatta bazı ülkelerde migros benzeri zincir marketlerin bile örgü ipi reyonları var. insanlar kendi ördükleri bir şeyleri gururla giyiyorlar.
bizde ise durum çok farklı. mevcut algı, hazırını alamamış da evde ucuza imal etmeye çalışıyormuş gibi bir yaklaşım var. emeğe saygı yok. küçümseme var.
hem güzel bir hobi, hem bir şey üretmenin verdiği tatmin hem de kimsede aynısı olmayan bir şey yapmanın bu ülkede bir değeri yok. örgü ören insanlar doğrudan ya muhtaç, ya da varoş olarak yargılanıyor. çok yanlış. biz annelerimizin ördüğü kazakları giyerek, boynumuza atkıları sararak büyüdük. örgü doğrudan anne sevgisiydi bizim için. şimdiki anneler ne yapar bilmem. çocuklar sevgisiz büyüyor.
bizde ise durum çok farklı. mevcut algı, hazırını alamamış da evde ucuza imal etmeye çalışıyormuş gibi bir yaklaşım var. emeğe saygı yok. küçümseme var.
hem güzel bir hobi, hem bir şey üretmenin verdiği tatmin hem de kimsede aynısı olmayan bir şey yapmanın bu ülkede bir değeri yok. örgü ören insanlar doğrudan ya muhtaç, ya da varoş olarak yargılanıyor. çok yanlış. biz annelerimizin ördüğü kazakları giyerek, boynumuza atkıları sararak büyüdük. örgü doğrudan anne sevgisiydi bizim için. şimdiki anneler ne yapar bilmem. çocuklar sevgisiz büyüyor.
devamını gör...
57.
yaşlılar için unutkanlığı en aza düşürmesi ile bilinen el işi...
devamını gör...
58.
örme, ipliklerin yan yana ya da topluca çözgüler halinde iğne, tığ vb. yardımcı elemanlar vasıtasıyla ilmekler haline getirilmesi.
el emeği göz nuru ürünlerdir. yün ipten, polyester ipten çeşitli ipler ve renklerle yapılır.
www.akimteks.com/
el emeği göz nuru ürünlerdir. yün ipten, polyester ipten çeşitli ipler ve renklerle yapılır.
www.akimteks.com/
devamını gör...
59.
geçenlerde yeni başladığım aktivitedir kendisi. metrelerce zincir çektikten sonra trabzon mu trabzan ne haltsa ona geçtim.
öğrendiğim şey sadece zincir çekme kısmı keyifli. başlayacaklara tavsiyem başlamamalarıdır.
öğrendiğim şey sadece zincir çekme kısmı keyifli. başlayacaklara tavsiyem başlamamalarıdır.
devamını gör...
60.
8 yaşından beri yapabildiğim şey. çocukken barbie bebeklerime nevresim takımı, çeşitli kıyafetler yapmıştım. sonra biraz daha büyüyünce atkılar, bereler yapmaya başladım. en son kendime bir şey yapayım dedim ve kazak örmeye başladım. fakat bitmek bilmedi ve bıraktım. reglan kol kesmek ve kazağın önüne deseni oturtmak öldürdü beni. ve pes ettim.
şu aralar aklım etamin ve dikiş öğrenmekte.
şu aralar aklım etamin ve dikiş öğrenmekte.
devamını gör...