sanat tarihi bölümü

dört yıllık bir bölümdür, üniversiteler arasında dersler farklılık gösterebilir. resim, heykel, mimari, el sanatları, arkeoloji konuları işlenir . eserlerin doğuş nedenleri; felsefe, coğrafya,din .. araştırılır.

acı ama bir gerçek olarak: potansiyel işsizlerin kaynadığı bölüm.

çok istediğim ailemin istemeyip yerine işletme okumamı istediği bölüm.
(bkz: asla işletme hamuru olmayan matematikten zerre anlamayan bahtsız yamuk)

torpillin referansın veya dayın olmadığı zaman işsiz kalacağın bölüm..

caravaggio, da vinci, raffaello diyerek gittiğim ve umduğumu bulamadığım, daha çok türk-islam sentezi neticesiyle türk ve islam sanatı ile bunaldığım çok sevgili eski bölümüm...

ne yazık ki bu güzel bölüm, birçok üniversite *içerisinde mezun olduğum üniversite başını çekebilir* siyasetin de getirisi ile avrupa sanatına ilgi duyan insanları bölümden soğutmaya yemin etmiş, avrupa sanatı kısmını oldukça yüzeysel anlatmış ve mezun olan birçok insanın 3 rönesans ressamı, 2 gotik dönem mimarı sayamayacak kadar bilgi birikiminden uzak insanları mezun vermişlerdir.

şunu da ne yazık ki söylemeden edemeyeceğim, oldukça düşük sıralama-puan ile girilebilen bu güzel bölüm, üniversiteyi bir yüksek öğrenim olarak görmekten çok uzak insanların da içinde bulunması ile yozlaşmış ve üzücü bir şekilde sadece öğrencilerin değil, öğretmenlerin de artık eğitim vermekten ziyade, "şu itleri mezun edelim de ne halleri varsa görsün..." moduna girmelerine neden olmuştur bana kalırsa...

bir şekil yurt dışına gitme fırsatı bulunursa farklı bir dünyaya giriş yapılabileceğini düşündüğüm, ülkemizde önem verilmeyen bölümdür.

ülkede maalesef ki değer görmeyen iki alanın birleşimi olan bölümdür. bu yüzden ultra "değersizdir."

düşünce ortamının ve özgür ifadenin mekanı edebiyat fakütesi bölümlerinin işlevini yitirmesi kimin işine geliyorsa bu değer kaybının sorumlusu da o kişi, kişiler ve kurumlardır.

güzide ülkemizde değeri asla bilinmeyen ancak yurtdışında cennete dönüşen lisans bölümü. en acısı ise şu; koskoca ülkede bu kadar kolay girilen ancak bu kadar zor çıkılan başka bir bölüm daha yok, vallahi billahi yok. bir noktadan sonra imanınız gevriyor ve "lanet olsun sana da senin gibi adama da" diye saydırmaya başlıyorsunuz.

bir mezunu olarak tavsiyem işsizliği kabullenecekseniz, sıkılmadan ömürlük bir hobi edinmek istiyorsanız gelin. çünkü karşılaşacağınız şey okuldan okula farklılık göstermekle birlikte siyaset, felsefe, tarih, din, antropoloji, anatomi, gastronomi, kimya, coğrafya, jeoloji, mitoloji ve aklınıza geldi gelebilecek her türlü nesnenin, sanatın tarihini incelemek olacak. bölümden mezun olduktan sonra kalem bir daha gözünüze asla 'kalem' olarak gelmeyecek.

a bir de rica ediyorum ölü görmeye alışın. hocalar her bayılana kolonya yetiştirmiyor.

400 civarı bir puanla kazandığım bölüm.

30 yaşına yavaş yavaş hazırlandığım, ilgi ve yaşam amacını değişene şeylerle değil de merak, sorular ve dostlarla özellikle de şehirli ve şehirle geçirmek düşüncesinde olan biri olarak tercih ettiğim bölüm. ne göreceğim şimdiden sabırsızım. çalış, oku, oku, çalış.