1.
okunulacaksa iş beklentisi olmaksızın entelektüel bir altyapı kazanmak, kültürel ve düşünsel anlamda gelişmek isteyen kimselerce okunması gereken oldukça keyifli bir bölümdür.
devamını gör...
2.
neden okunduğuna bağlı bir bölümdür.
4 yıl şöyle böyle notlarla okuyım sonra aylak aylak iş arıyım diyorsanız işsizsiniz.
okuduktan sonra evde oturup napıcam ya diye düşünecekseniz işsizsiniz. (garanti)
minimum çabayla maksimum verim istiyorsanız işsizsiniz. (garanti)
çok keyif alıyorum ya, sanatı çok seviyorum diye okuyorsanız yine işsizsiniz.
sanat tarihi çok ciddiye alınması gereken, önemli faaliyetlerde bulunan, düşünce dünyasını ve bakış açısını genişleten, disiplin gerektiren bir bilimdir. sanat tarihini eğer bu yolda yürümek istiyorsanız okumalısınız. amacınız okuyup bırakmak olmamalı. yüksek lisans, doktora kesinlikle yapmalısınız. okurken bile sürekli makale yazmalısınız, çalışmalarda bulunmalısınız. sınavdan sonra batağa giden tiplerdenseniz bölümden değil de kendinizden bir şey beklememelisiniz zaten. okuduğunuz bölüm dünyanın en zırva bölümü de olsa, o alanda iyiyseniz veya iyi olma yolunda ilerleyebiliyorsanız paranızı da kazanırsınız keyfinizi de kazanırsınız.
önemli olan ne istediğini bilmek ve isteğe emin adımlarla yürümeyi becerebilmekte.
4 yıl şöyle böyle notlarla okuyım sonra aylak aylak iş arıyım diyorsanız işsizsiniz.
okuduktan sonra evde oturup napıcam ya diye düşünecekseniz işsizsiniz. (garanti)
minimum çabayla maksimum verim istiyorsanız işsizsiniz. (garanti)
çok keyif alıyorum ya, sanatı çok seviyorum diye okuyorsanız yine işsizsiniz.
sanat tarihi çok ciddiye alınması gereken, önemli faaliyetlerde bulunan, düşünce dünyasını ve bakış açısını genişleten, disiplin gerektiren bir bilimdir. sanat tarihini eğer bu yolda yürümek istiyorsanız okumalısınız. amacınız okuyup bırakmak olmamalı. yüksek lisans, doktora kesinlikle yapmalısınız. okurken bile sürekli makale yazmalısınız, çalışmalarda bulunmalısınız. sınavdan sonra batağa giden tiplerdenseniz bölümden değil de kendinizden bir şey beklememelisiniz zaten. okuduğunuz bölüm dünyanın en zırva bölümü de olsa, o alanda iyiyseniz veya iyi olma yolunda ilerleyebiliyorsanız paranızı da kazanırsınız keyfinizi de kazanırsınız.
önemli olan ne istediğini bilmek ve isteğe emin adımlarla yürümeyi becerebilmekte.
devamını gör...
3.
tanıdığım 3 kişi var bu bölüm okuyan. biri polis oldu, biri 3. sınıfta bıraktı çağrı merkezinde çalışıyor, diğeri işsizdi en son şimdi ne halde bilmiyorum. ülkemizde hiç bir değeri olmayan, fikrimce okuması keyifli ve zor olduğunu düşündüğüm bilim dalı.
devamını gör...
4.
aklıma tek kişiyi getiren başlık.
leonardo da vinci.
leonardo da vinci.
devamını gör...
5.
üzülerek söylemek zorundayım ki eğer bir kaç kuşak variyeti olan bir aileden değilseniz ülkemizde bu bölümü okumanız pek işinize yaramayacaktır.
oldu ki seviyorsunuz ve okuyorsunuz lütfen yüksek lisans yapın ve bunu da yurt dışında yapın yoksa ülkede mesleğinizi icra etmeniz pek kolay olmayacak.
oldu ki seviyorsunuz ve okuyorsunuz lütfen yüksek lisans yapın ve bunu da yurt dışında yapın yoksa ülkede mesleğinizi icra etmeniz pek kolay olmayacak.
devamını gör...
6.
bir arkadaşım okumuştu
kpss den senede 1 kişi atanıyor
bir türkiye klasiği daha ; entellektüel gelişmemiz için olması gereken ama olmayan bir meslektir.
kpss den senede 1 kişi atanıyor
bir türkiye klasiği daha ; entellektüel gelişmemiz için olması gereken ama olmayan bir meslektir.
devamını gör...
7.
okuduğum ve üzerine yüksek lisans yapmakta olduğum muhteşem bir alandır. ulkemizde değeri bilinmiyor bu konuda ben dahil herkes haklı. atanamıyoruz ve dışarıda mesleki bir tanımımız yok. eğer araştırmayı, soru sormayı, problemleri ortaya koymayı ve daha ileriki süreçte özgün çalışmalar üretmek istiyorsanız, ben kitap okumayı seviyorum, bir konu hakkında bir şeyler yazabilmek istiyorum ve ekmeğimi üreterek kazanabilirim diyorsanız kesinlikle okumalı ve yüksek lisans, doktora .... devam etmelisiniz. ben hep iyi ki diyorum.
mezun olduktan sonra ek olarak dil beceriniz varsa çevirmenlik yapabilir, teknik resim programlarını iyi biliyorsanız ve bu konuda kendinizi geliştirirseniz restorasyon firmalarında çalisabilir, kpss ile kültür bakanlığına yeterli puanınız varsa bir ihtimal atanabilir, kültürel mirası koruma ve restorasyon, mimari restorasyon gibi çeşitli alanlarda yüksek lisans eğitimi alıp çalışabilirsiniz. eğer yüksek lisans yapmak istemiyorsanız, her ne kadar sanat tarihçi olsak da mesleki tanımımız olmadığı için okuduğunuz bölümü başka alanlarla birleştirmek, yollarını kesiştirmek durumundasınız. dolayısıyla işimiz sektör işi değil. sanat tarihi sektör işi de olmamalı bana kalırsa. sanat tarihi: tarih, sanat ve mimariyle iç içe olabileceğiniz baktığınız yapı, eser ve resmi daha iyi anlayabileceğiniz ve bunların üzerlerinde uzmanlık oluşturabileceğiniz bir alan. yani perge antik kenti hakkında bilgi sahibi olurken aynı zamanda selimiye camisini, avrupa'daki romanesk mimariyi, orta asya'daki kurganları, cumhuriyet dönemi mimar ve heykeltraşlarını, erken hristiyanlık döneminde bizans'ı, kiliseleri, selçuklu ve osmanlı camilerini, karahanlı dönemi minarelerini konuşuyor bulacaksınız kendinizi. oldukça geniş yelpazeli bir alan.
bunlar benim naçizane fikirlerim. mezun olduktan sonra işsiz kalıp kalmamak biraz da okurken "bu okuduğum alanı nereye doğru çekebilirim, bu alanı nasıl çeşitlendirebilirim ve üzerine neler ekleyerek kendimi bir adım öne cikarabilirim" gibi düşünceleriniz yönlendiriyor. mesela teknik resim dersimiz var lisans sürecinde. yapıların kesit, görünüş ve rölövelerini çıkarıyoruz. bunu bir adım daha ileri taşımak sizin dışarıdan autocad vb. teknik çizim programlarını öğrenmeniz ve bu sayede çeşitli restorasyon firmalarına başvurabilmenizi sağlayacaktır. bir ve birden fazla bildiğiniz dil lisans sonrasında alanınız ile ilgili literatürde ufak çaplı veya geniş çaplı çevirmenlik yapabilmenizi ve gelir elde etmenizi sağlayacaktır.
saydığım ve yapabilirsiniz dediğim şeyleri gerçekçi olmak lazım lisans aşamasında 10 kisiden belki 1-2 kişi yapabiliyor. lisans sonrasında ise bu sayı artabilir. ancak sanat tarihinde lisans sonrası dışarıdan bir şeyler yapabilmek ciddi bir mücadeleyi gerektirir. ama bunlar öyle ya da bu şekilde yapılabilir.
bölümün esas odağı yüksek lisans yapıp akademik olarak devam etmek. araştırmak ve bilgi birikiminize bilgi katmak. tez yazmak, makale yazmak, kazılara katılmak, arşiv belgeleriyle çalışmak, yurt dışı projelerinde görev alabilmek, akademik açıdan kendinizi geliştirmek ve maddi geçiminizi de bu yolla sağlamaktır. (dil becerisini lisans bitmeden edinmeniz sizin için çok çok faydalı olacaktır)
avrupalı ressamlar akla ilk önce gelir ama buzdağının görünmeyen kısmı, derslerde anlatılanlar, aklıma gelenler kadarıyla oldukça yüzeysel bir şekilde şu şekildedir.
osmanlı dönemi minyatür sanatı (nakşi'ler, seyyid lokman'lar, levni'ler)
avrupa resim sanatı (giotto'lardan pieter bruegel'e, da vinci'den michelangelo'ya )
antik çağ sanatı (yunan ve roma dönemi mimarisi)
avrupa mimarlığı (romanesk, barok ve gotik mimarileri, art nouveau, bauhaus, chicago ekolleri, )
cumhuriyet dönemi mimarlığı (kamu yapıları, egitim yapıları, sivil konutlar)
eski anadolu kentleri (antik kentler)
anadolu selçuklu mimarisi (konya ince minareli medrese, sivas ulu cami, divriği ulu cami...)
bizans mimarisi (1. constantinos'tan (330) 1453 yılına kadarki bizans yapıları)
bizans el sanatları (sikkeler, el yazmaları, küçük el sanatları, seramikler)
klasik osmanlı sanatı ve mimarisi (mimar sinan dönemi)
tabi başlıklar ve altbaşlıklar her üniversitenin bölümünde farklılaşabilir.
sevgiler :)
mezun olduktan sonra ek olarak dil beceriniz varsa çevirmenlik yapabilir, teknik resim programlarını iyi biliyorsanız ve bu konuda kendinizi geliştirirseniz restorasyon firmalarında çalisabilir, kpss ile kültür bakanlığına yeterli puanınız varsa bir ihtimal atanabilir, kültürel mirası koruma ve restorasyon, mimari restorasyon gibi çeşitli alanlarda yüksek lisans eğitimi alıp çalışabilirsiniz. eğer yüksek lisans yapmak istemiyorsanız, her ne kadar sanat tarihçi olsak da mesleki tanımımız olmadığı için okuduğunuz bölümü başka alanlarla birleştirmek, yollarını kesiştirmek durumundasınız. dolayısıyla işimiz sektör işi değil. sanat tarihi sektör işi de olmamalı bana kalırsa. sanat tarihi: tarih, sanat ve mimariyle iç içe olabileceğiniz baktığınız yapı, eser ve resmi daha iyi anlayabileceğiniz ve bunların üzerlerinde uzmanlık oluşturabileceğiniz bir alan. yani perge antik kenti hakkında bilgi sahibi olurken aynı zamanda selimiye camisini, avrupa'daki romanesk mimariyi, orta asya'daki kurganları, cumhuriyet dönemi mimar ve heykeltraşlarını, erken hristiyanlık döneminde bizans'ı, kiliseleri, selçuklu ve osmanlı camilerini, karahanlı dönemi minarelerini konuşuyor bulacaksınız kendinizi. oldukça geniş yelpazeli bir alan.
bunlar benim naçizane fikirlerim. mezun olduktan sonra işsiz kalıp kalmamak biraz da okurken "bu okuduğum alanı nereye doğru çekebilirim, bu alanı nasıl çeşitlendirebilirim ve üzerine neler ekleyerek kendimi bir adım öne cikarabilirim" gibi düşünceleriniz yönlendiriyor. mesela teknik resim dersimiz var lisans sürecinde. yapıların kesit, görünüş ve rölövelerini çıkarıyoruz. bunu bir adım daha ileri taşımak sizin dışarıdan autocad vb. teknik çizim programlarını öğrenmeniz ve bu sayede çeşitli restorasyon firmalarına başvurabilmenizi sağlayacaktır. bir ve birden fazla bildiğiniz dil lisans sonrasında alanınız ile ilgili literatürde ufak çaplı veya geniş çaplı çevirmenlik yapabilmenizi ve gelir elde etmenizi sağlayacaktır.
saydığım ve yapabilirsiniz dediğim şeyleri gerçekçi olmak lazım lisans aşamasında 10 kisiden belki 1-2 kişi yapabiliyor. lisans sonrasında ise bu sayı artabilir. ancak sanat tarihinde lisans sonrası dışarıdan bir şeyler yapabilmek ciddi bir mücadeleyi gerektirir. ama bunlar öyle ya da bu şekilde yapılabilir.
bölümün esas odağı yüksek lisans yapıp akademik olarak devam etmek. araştırmak ve bilgi birikiminize bilgi katmak. tez yazmak, makale yazmak, kazılara katılmak, arşiv belgeleriyle çalışmak, yurt dışı projelerinde görev alabilmek, akademik açıdan kendinizi geliştirmek ve maddi geçiminizi de bu yolla sağlamaktır. (dil becerisini lisans bitmeden edinmeniz sizin için çok çok faydalı olacaktır)
avrupalı ressamlar akla ilk önce gelir ama buzdağının görünmeyen kısmı, derslerde anlatılanlar, aklıma gelenler kadarıyla oldukça yüzeysel bir şekilde şu şekildedir.
osmanlı dönemi minyatür sanatı (nakşi'ler, seyyid lokman'lar, levni'ler)
avrupa resim sanatı (giotto'lardan pieter bruegel'e, da vinci'den michelangelo'ya )
antik çağ sanatı (yunan ve roma dönemi mimarisi)
avrupa mimarlığı (romanesk, barok ve gotik mimarileri, art nouveau, bauhaus, chicago ekolleri, )
cumhuriyet dönemi mimarlığı (kamu yapıları, egitim yapıları, sivil konutlar)
eski anadolu kentleri (antik kentler)
anadolu selçuklu mimarisi (konya ince minareli medrese, sivas ulu cami, divriği ulu cami...)
bizans mimarisi (1. constantinos'tan (330) 1453 yılına kadarki bizans yapıları)
bizans el sanatları (sikkeler, el yazmaları, küçük el sanatları, seramikler)
klasik osmanlı sanatı ve mimarisi (mimar sinan dönemi)
tabi başlıklar ve altbaşlıklar her üniversitenin bölümünde farklılaşabilir.
sevgiler :)
devamını gör...
8.
sanat tarihi; özellikle görsel ve mimari sanatların tarihsel sürecini inceleyen bilim dalıdır. entellektüel birikim kazanmak için edinilmesi, öğrenilmesi gerektiğine inanıyorum. her ne kadar ben çok bilmesem de tavsiyem bu şekilde.
devamını gör...
9.
"şimdiye kadar" okuduğum en güzel sanat tarihi romanı, resimli dünya 'dır..ah kamil uzman hocam ahhh..
(bkz: nedim gürsel)
(bkz: nedim gürsel)
devamını gör...
10.
türkiye şartlarında insanların üniversite ve bölümlere bakış açısı dusunulmezse harika bir bölümdür.
devamını gör...
11.
okumak istediğim ve muhtemelen okuyacağım bölüm.
bütün sözlüklerde işsizlik sıkıntısından falan bahsedilmiş ama hangi bölümde iş garantisi var ki bu bölümde olsun allah aşkına? hangi bölümü okursanız okuyun günün sonunda akp'li dayınız yoksa işsizsiniz. okumak istiyorsanız okuyun. ömrünüzü sevmediğiniz bölümlerde harcamayın. bir de sırf hobi olsun diye 30 yaşından sonra 2. üniversite olarak okumayın. gerçekten benimseyin bu bölümü, benimseyin ve emek verin ki ülke sanat konusunda bu geri kalmışlığı yensin.
bütün sözlüklerde işsizlik sıkıntısından falan bahsedilmiş ama hangi bölümde iş garantisi var ki bu bölümde olsun allah aşkına? hangi bölümü okursanız okuyun günün sonunda akp'li dayınız yoksa işsizsiniz. okumak istiyorsanız okuyun. ömrünüzü sevmediğiniz bölümlerde harcamayın. bir de sırf hobi olsun diye 30 yaşından sonra 2. üniversite olarak okumayın. gerçekten benimseyin bu bölümü, benimseyin ve emek verin ki ülke sanat konusunda bu geri kalmışlığı yensin.
devamını gör...
12.
yaşadığınız evde van gogh tablosu* falan yoksa boşuna okumayın. ya da okuyun banane *
devamını gör...
13.
devamını gör...
14.
üniversite tercih zamanında yazmayı çok istediğim bölümlerden biriydi. dershanedeki hocam "kızım baban zengin değilse okuma" dediği için yazmamıştım.
devamını gör...
15.
emmi ben evimi çok özledim :(
devamını gör...