şarap

gerçekten nasıl içildiğini bir türlü anlamlandıramadığım içki. millet ölüyor bunun için.

yemeğe eşlik edebilen, ezilmişleri anımsatan bir tür alkollü içecek.

eskiden beri pek sevmediğim ancak son zamanlarda her verdiğim şansı lehine kullanarak yeniden dikkate aldığım içkidir. şimdilik benden 70 üzeri alan sherry cinsini keyifle gözü kapalı içerim hatta tavsiye de ederim.

yunanistan gibi ülkelerde 2 euroya kalitelerini bulabileceğiniz içecek. türkiye'deki eşleri en az 70-80 liradır.

diğer içkiler bir yana şarap bir yana diyeceğim içkidir. neden diyecekseniz size çeşittir diye cevap vereceğim. kırmızısı, beyazı, pembesi bunların bile kendi içlerinde çeşitleri var. bir de bunun yılını katarsanız liste uzar gider ve hatta aynı üzümden aynı mahsulden üretilmiş her şişe bile birbirinden farklıdır. tabi rakıyı ve muhabbetini de severiz, ona haksızlık etmek haddimize değil ama şarap bir başkadır be arkadaş.

bu akşam kendisini içime çekeceğim mey. biliyorum, yarın sabah ve özellikle de birazdan başımı ağrıtacaksın ama yine de seni seviyorum be şarap.

her kesimin içkisidir.

şarap içelim denildiğinde, köpekler içsin şarabı diyenide,
ısınmak için içenide,
peynirin tadını almak için yudum alanıda,
romantizm yaşayanıda,
şarapçıdır.

üzüm şırasında (bkz: fermente edilmiş üzüm suyu) bulunan sekerin cektirilip alkole donusmesiyle elde edilen icecek.
icerigindeki maya sebebiyle, tuketildiginde insan vucudundaki tum suyu emer, sabah susuzluk yasatir. bekledikce icerigi zenginlestiginden yillanmis olanlari daha cok talep gorur, kotusu bile icilebilen nadir alkollerdendir.

sisesi acildiginda en az iki kadeh icilmeden birakilmaz, hele süryani şarabıysa icilen, sisenin dibi gorulmezse hakaret sayilir*.

then, cheers mate!*

-nasil alkolik oldum adli kitabimdan

kırmızı şarap için konuşmak gerekirse , tek başına da içilir ama bir kadınla içmek daha keyifli hale getirir. meyve şaraplarını direkt eleyin şayet sadece eşlik ederim diyenlere ikram ediniz. fazla kükürt gecenin sonunda baş ağrısı yapabilir şarabı açtıktan sonra karafa almayacaksanız eğer mutlaka şişenin 10 dakika civarında açık kalması önemlidir. şarap şişesini şeftali suyu zannedip aman dibinde tortu kalmasın diye çalkalayanlar var onlara inanmayın kanmayın fazla şişeyi hareket ettirmeyin. mümkün mertebe oda sıcaklığında olan şarap daha çok keyif verir , kuruyemiş yemek zorunda değilsiniz , yanında kızarmış ekmek yiyebilirsiniz , ceviz içi güzel gider tercihen eski kaşar yada mozarella peyniri iyi gider , aç karnına içmeyin en iyi ihtimalle makarnayla permesan peyniriyle çok fazla para harcamadan yada az parayla çok meze hazırlayabilirsiniz.

özelliklede kırmızı şarap bir başka durur kadının elinde . (naçizane benim fikrim)

ilk kez içecekseniz kaliteli bir şeyler için yıllardır şarap sevmiyorum diyen ben meğerse düzgün şarap içmemişim.

sirkeden hallice olan bu garip şeyi nasıl içerler neyini severler anlamam.
meyveyle etle falan güzel gittiği yok bildiğin çile içeceği resmen ama işte şartlanma falan derken insanlar bu içkiye ayrı bi saygı duyuyor.

üzüm şırasının fermante edilmesiyle ortaya çıkan nefis içecek. şarabın insanlar tarafından tesadüfen keşfedildiğine inanılır çünkü bir miktar ezilmiş üzüm bile rahatlıkla kendi kendine fermante olur. ülkemiz bir üzüm cenneti olmasına ve şaraplık üzüm için harika koşullara sahip olmasına rağmen maalesef üretim pek azdır, kaliteli şarap bulmak zordur ve pahalıdır. dünyanın en büyük üreticileri olan fransa, italya, ispanya, abd, arjantin gibi ülkelerde çok uygun fiyatlara iyi şarap bulmak mümkündür. ülkemizde cabernet-sauvignon, chardonnay gibi üzümlerin varyantları olduğu gibi öküzgözü, boğazkere, kalecik karası gibi yerli cinsler de mevcuttur.

spirit tarzı alkollü içeceklere göre damıtılmadığından fenolik yani aromatik bileşenler daha önemlidir. şarapta üç adet tat bileşeni vardır: alkol, tanen ve asidite. bunların yanında ikincil bileşen olarak, üzümün yetiştiği toprağa ve iklime göre değişen fenolik bileşenler ve yıllandırmaya bağlı üçüncül aromalar da vardır. bunların birbiriyle uyum içinde olması beklenir. üretiminden tüketimine büyük bir kültür üretir. son olarak şarapseverlere güzel bir film önereyim.

malolaktik fermantasyona dikkat etmek gerekir !
içmek ne kadar keyifli ise bilerek içmek ondan daha keyiflidir.

30 mayısta nasıl entry girilmiş buraya diye soracam ama başlık güzel döşenmiş mundar olur mu diye kaygılıyım. mundar olmasına engel olmak adına ben de çizittiriyim. evde bal şarabı yapma fikrinden melastan etil alkol üretimine giden kısa bir kağıt üstü girişimciliğim oldu. evraklar içinde boğuldum kaldım. maalesef bulgar etil alkolu ihraç ede ede , kökleri ege ve mezopotamya’ya dayanan alkol üretme kültürü 3 tane büyük firmanın kültürel değerleri koruma kaygısına kaldı. halbuki dünyanın en iyi kolonyalarını üreten bu milletin dışardan alkol ithali üzüntü veriyor.

evde yapmayı denediğim, süreci keyif veren ve sabırsızlandıran içecek.

ayrıca günümüzde maalesef, dünyanın en güzel şaraplarını üretebilecek durumdayken bu sektör de, kültür de bilinçli olarak bitirilme noktasına getirilmiştir.

klasik müzik eşliğinde yanında sevdiğin kadınla dağ evinde enfes giden bir içki.

bozcaada yı daha bir büyülü yapan alkollü içeceğimiz.

kendimi şımartmak için yaptığım eylemdir şarap içmek.. bi kadeh bilemedin iki.. onun boğazından geçerken bıraktığı his ve yavaşça damarlarında gezinen sıcaklık. öyle küt diye de sarhoş etmez insanı, kendine has bi ahesteliği vardır.

bira ile beraber insanlığın en eski içkilerinden birisidir.