tahammül edilemeyen durumlar

kaldırımda yavaş yürüyen insanlar. bir sakatlık, aksaklık yoksa yavaş yürümeyin lütfen yürüyecekseniz de yol verin de endamımızı görün.*

kişinin lavabodan çıktıktan sonra elini iyi kurulamaması ve üstüne ıslak ellerle başkalarıyla tokalaşması.

şekerliğin karıncalar tarafından istila edilmesi... yani karınca kardeş şimdi ben şekerden bi kaşık alsam atsam çayıma sonra çay çöpüyle ayırt edilmesen seni içsem... hoş mu?

yalan söyleyen insanlara asla tahammül edemem .

örgütlü, organize cehalet. ezkaza böyle ortamlarda bulununca kafamı duvarlara vurarak kendimi öldüresim geliyor.

haksızlığa uğramak.

çaylaklık

limitli beyinlerin muhabbetine tahammül etmek zorunda olmak

sürekli takip halinde olanlar. neredeydin? ne zaman geldin? neden aramadın? neden öyle dedin? neden? kaplumbağa deden.

gözümün içine baka baka beni enayi yerine koymalarıdır.

tehdit edilmek, iyi niyetimi suistimal etmek.

dayanağı olmamasına rağmen , tezini çürüttüğünüz halde ısrarla aynı düşüncenin savunulması. sabit fikirli insana ne sunarsanız sunun , gösterin ya da anlatın olmuyor.

bilgisiz bilginler.

tahammül sınırı düşük insanlar.

tuvalet kapısının açık bırakılması, ayakta işeme, ağız şapırdatma, ağzı yaya yaya konuşma, aşırı makyaj, spora başlayan erkeklerin ilk günden büyük üçgen olmuş gibi yürüyüşlerinde aşırı omuz eğimi vermesi, yüksek ses müzikle bağırtılan araba, pazar günleri yeşil alanlardan yükselen mangal dumanı (urfada yaşarım ve pazar günleri bir uçaktan türkiye ye bakılsa türkiyenin bacası urfa gibidir) velhasıl tahammül edemediğimiz çok şey var dostlar. hani röportajda adam diyor ya "bizi her şey sinirlendirir çünkü paramız yok" diye tam da öyle..

tehdit edilmesi.

herkesin hiç alakası bile olmadığı halde herşeyi bildiğini iddia edip bilmediği konular hakkında yorum yapması.
sen doğru olanı söyleyince de sürekli seni yalanlaması.
örnek koronavirüs hakkında herkesin yaptığı saçma sapan yorumlar.
o kadar yıl okuyan emek veren adamlar bir şey bilmiyor her söyledikleri yalan ama allah'ın bize sınav diye yolladığı kara cahilin her dediği doğru.

1.sinemada yada tiyatro da koltugumun arkasında oturan insansı varlığın sürekli koltuğuna ayağı ile çarpması
2.otobüste yada minibüste yazın camları sıkı sıkıya kapatan insanların kıllın karda yağmurda sonuna kadar açması ve müsaade isteme zahmetinde bulunmaması. çünkü bazen rüzgar direk arkadaki insanın ağzına ağzına giriyor.
3. kapı çalmadan dan diye içeri dalan insanlar
4. kolaya kaçıp bir tabela bile okumayan soru üzerine soru soran insanların yaşattığı sinir harbi
5. çöplerini balkondan aşağı sallayan çöp insanların o çöpleri sokağa yayması
6. sıra beklerken bir şekilde insansı varlıkların araya kaynaması
7. otobüste çocugum var yer verin diye ağlayan kadınların oturup yan koltuk boşaldıktan sonra cocugunu oturtup aynı durumda olan bir kadına çocugunu kucagına alıp yer vermemesi.
8. küfür eden insanların münakaşası.
9. uçakta biletinin koridor kenarı olmasına rağmen bile bile belki yuttururum diye cam kenarına geçmesi.
10. insansı varlıkların bulunduğu her durum.

boş konuşmalara ve cahilliklere tahammül edemiyorum.

bana herhangi bir şey hakkında ısrar edilmesi. istemiyorum işte defol git bırak beni.