trabzonluların biraz şey olması

ney olması?

trabzon ve hatta doğu karadeniz insanına dair yöresel bir çıkarımdır. şeyin yerine her şeyi koyabilirsiniz elbet. lakin ki birini ya da bir yeri nitelerken kullanılan şey tabirinin hoş anlamlar içermediği aslında hepimizin malumu. biraz sert ve agresif oldukları doğru. benim tanıdıklarımın da çoğu öyle. duygularını coşkulu yaşarlar, dediğim dediklik olmazsa olmazları. çoğu, hemen her şeyi bilir, herbokolog da diyebiliriz. ama geneli iyi insandır. severim. biraz fazla girişkenler. dikbaşlılık ve benim dediğim olacak inadı yüzünden ve bunun bir getirisi olarak ben kimseden emir almam düşüncesinden kaynaklı olarak yönetime, yöneticiliğe ve siyasete meraklıdırlar. o yüzden mesela kaymakamların valilerin falan çoğu trabzonludur. kilometreye 7 yerel yönetici falan düşüyor neredeyse. biraz burç yorumu gibi oldu ama neyse adhsl

ha, bunun sebebi nedir derseniz, su derim. yani iklim ve coğrafya. şimdi malumunuz karadeniz bölgesinde su kaynakları bol olduğu için dağınık yerleşme mevcuttur. diğer bölgelerde su kaynakları az olduğu için insanlar su kaynaklarının etrafında toplanır ve dolayısıyla bir arada yaşama güdüsü daha hızlı gelişir. ama doğu karadenizde bu yoktur. su bol olduğu ve yağış çok olduğu için insanların bir arada yaşama zorunluluğu nispeten azdır. o yüzden evler birbirinden uzaktır. zaten araziler dik ve engebeli olduğu için yine bir arada yaşama olayı sıkıntı. e iklimi sert, sürekli yağmur çamur... denizi hırçın. engebeli arazide ekip biçmek zor. sinir stres hep. sebat isteyen bir şey. e bu doğal olarak insanların ruhuna işliyor. genetik aktarımla da nesilden nesile devam ediyor. sürekli doğayla mücadele halinde olmak asabi ve agresif olmayı gerektiriyor. sosyal ilişkiler de bir yere kadar gelişiyor ve nispeten bencil bir hal ortaya çıkıyor. hal böyleyken coğrafi koşulların getirdiği dağınık yerleşme yıllar hatta yüzyıllar içinde bu insanların kişiliğine de işlemiş. günümüz modern dünyasında elbette bir şeyler değişiyor ancak bu bölge insanının atadan dededen gördüğünü bu kadar kolay bırakabilmesi de zaman alıyor ve alacak. bilhassa trabzon, rize bölgesinde bu daha yoğun görülüyor.

ha ben bir samsunlu olarak bu coğrafyaya biraz hakimim. ama 2 yaşından beri istanbul'da yaşadığım için biraz ılık götlü bir karadenizliyim denebilir sjhsdjl

başlığa dönecek olursak, amaaan hepimiz zaten biraz şey değil miyiz canım!..

saldırgan olması.
chp trabzon standına bıçaklı saldırı yapıldı.

atatürk düşmanı ve gerici
hepsi değil tabi yarısı falan

güzel ve yakışıklı olması diyorum.

trabzonlulara atatürk düşmanı diyen ya hakiki trabzonlu tanımamış ve önyargılıdır ya istisnasına denk gelmiştir ya da geri zekalıdır.

kerameti kendinden menkul,
kimsenin kale almadığı bir topluluk.
kendileri çalıp kendileri oynuyor.

doğrudur biraz öyledir ama bi' rizeliler kadar değillerdir. ayrıca burada ötüp duranların volkan konak'ın vefatından sonra methiyeler dizdiğine eminim ki kendisinin karakteri ona özgüdür diye düşünseniz de kendisi trabzon'u yaşamaya ve yaşatmaya çalışmıştır en iyi şekilde.

plakaya duydukları sevginin saçma olması.

ne bu ya her yer 61,
yok 61,
aman 61,
neyse.

ülkenin günah keçisi ilan edilen ama pek çok açıdan pek çok şehir insanını iyi yönde sollayacak insanlardır..

evet, sabit fikirli olanları çoktur. istediğiniz kadar anlatın kendi inandıkları doğrudur onlar için.
karadenizli sağcı, islamist siyasetçilere hiçbir menfaatleri olmasa bile bağlılık duyarlar. çünkü menfaatleri olmasa bile fanatik taraftar gibi parti liderine destek olurlar. inanılmaz boyutta bir sevgi beslerler.
hiçbir olumsuzluğu parti liderine mal etmezler. ortada bir sorun varsa sebebi ya dış güçlerdir, ya muhalefet. onlar değilse bile parti içinde bazı insanların hatalarıdır filan.
ama parti lideri masumdur, günahsızdır onlar için.

bunlar doğu karadeniz insanının hoşlanılmayan tipik özelliklerine örneklerdir.
ama insanları da tek açıdan değerlendirmemek lazım tabii.

anlayışı kıt.