türkiye'yi bir adım ileri taşıyacak adım

öyle adımla olacak iş değil artık. zaten şu an bulunduğumuz noktanın bir adım ilerisi de bir işe yaramaz zaten.

öncelikle bu adım düşüncesini bırakıp koşmak, sıçramak olarak aklımıza yazarsak (olması gereken değişimi) güzel bir başlangıç olur.

işsizliğin ve terörün bitmesi.

dürüstlük. başka da hiçbir şeye gerek yok.

kaliteli bir eğitim sistemi

sınır güvenliğidir.

siz önce kendi vatandaşlarınızın kendi yurtlarında insan gibi ve güvende hissetmesini sağlayın da gerisi gelir zaten.

o, herkesin lanet okuduğu büyük emperyalist devletlere bakarsanız, neredeyse her birinin vatandaşlarına nasıl sahip çıktığını ve bu söz konusu ülkelerden birinin vatandaşı olmanın tam anlamıyla bir ayrıcalık olduğunu görebilirsiniz.
en basitinden türk pasaportunun değer sıralamasındaki yerine bakın mesela. para birimi konsuna hiç girmiyorum bile.

sonuçta, eğer bu ülkenin sınırları içerisinde doğduysam ve vatandaşı olarak içtiğim sudan soluduğum havaya kadar vergi veriyorsam eğitim ve sağlıktan tutun da günlük yaşama kadar her alanda, böyle bir ülkede yaşamanın ve vatandaşı olmanın ayrılacağını hissetmek isterim. bu kadar net.

(bkz: ampülü patlatmak)

eğitimin öğretimin ne olduğunu, varlığının kısa ve uzun vadede neler kazandıracağını, yokluğunun neler götüreceğini her yaştan her statüden her memleketten insana onun anlayacağı dilde anlatmak için bir proje başlatmak. herkesin eğitime gereken önem verilmediğinde, neyi kaybettiğini somut örneklerle bilinçli bir şekilde farketmesi belki vicdanlarımızı harekete geçirir ve çabamız sadece "gelecek nesiller için " diyerek erteleme davranışına değil, bugünü iyileştirmek için gerçekçi ve anlamlı bir mücadeleye dönüşür.

ayrıca tek tip eğitim anlayışından vazgeçmek.isteyen en güzel gençlik yıllarını test kitapları, kimisi bir marangoz masası, kimisi bir ormandaki bitkilerin, kimisi rengarenk bir tualin, kimisi piyanonun kadife tuşlarının üzerinde geçirse, mutluluğu için taşın altına elini erkenden koysa, kim veya hangi ülke birkaç adım ileriye taşınmaz ki..

mevcut siyasi anlayışları tasviye ederek holigan kitlesi yaratan anlayışları ortadan kaldırmak. en net hali doğru öğrenişimi örgütlemek.

öyle bir haldeyiz ki, şu ana kadar yazılanların herhangi biri ülkeyi ileri taşıyabilir.

kemalizm ve siyasal islam kalıntılarından kurtarmak bu 1 değil 10 adım götürür.

ilk entryi okuyunca kısa süreli bir baygınlık geçirdim.

tanıma gelecek olursak; vatanını ve insanını gerçekten seven liyakat sahibi yöneticiler bulmalı ve yönetime getirmeliyiz. gerisi gelir zaten.

...cahilliği kutsayan rezil guruhtan kurtulmak, din ticareti yaban parti, cemaat, tarikat, grup ne varsa ortadan kaldırmak, terörist örgüte sempati duyan ve içerdeki başa sayın diyenleri de onlarla bir temizlemek, modern/hukuk/sosyal devlet inşa etmek, cumhuriyet'in ilk yıllarına dönsek şaha kalkmış oluruz zaten... atatürk devrimlerini hiçe sayan kim varsa uzaklaştırmak, çünkü ya mandacı zihniyetin yansıması oluyorlar ya şeriatçı ya da sözde modern ama özde tehlike unsuru...

atatürk' ü diriltmek.

(bkz: ver mehteri)

olmayacak hayaller kurmamak.

trt 2'de "nasıl medeni oluruz?" temalı 12 bölüm sürecek olan dersler vermem yoluyla.

iki üç tık ileri gideriz.

coğrafi keşifler, rönesans, reform nihayetinde sanayi inkılabı ve fransız ihtilali günümüz avrupa medeniyetini oluşturdu ülkemin de reform hareketleri tarzı bir eylem ile tarikat, din ve siyaset denkleminden çıkması, eğitim reformu çok sağlam hukuk reformu ve yargı bağımsızlığının sağlanması son olacak liyakat izle o zaman mis gibi ülkeyi.

sorgulamak ve değişimden korkmamak.
seçim yapılacak, hükümet değişecek. seçimden evvel de herkes bir gözünü açıp sorgulayacak. aksi takdirde yine kafamızı kuma gömmüş oluruz. iş sadece seçimle bitmiyor.

akp'yi göndermek.

siyasal islam'dan kurtulmaktır.