yanlış anlaşılan şarkı sözleri
başlık "balkon insanı" tarafından 16.11.2020 22:40 tarihinde açılmıştır.
61.
devamını gör...
62.
devamını gör...
63.
devamını gör...
64.
sezen aksun’nun (bkz: firuze) şarkısında ;hüzün buğusu gibisin sen firuze’yi üzüm kurusu gibisin diye anlıyordum evet ben.
devamını gör...
65.
acısa da öldürmez
acı soda öldürmez
acı soda öldürmezde yanlış anlama huyu bir gün öldürebilir.
acı soda öldürmez
acı soda öldürmezde yanlış anlama huyu bir gün öldürebilir.
devamını gör...
66.
arkadaşım omletleeerrr (arkadaşım ol yeter)
devamını gör...
67.
gel bizim oralara ortalık karışsın
kötü niyet yok maksat ayağın alışsın
bi fırt çek dudakta sönecek yangın
gagavuzlar* senle nasıl yarışsın?
*karlar buzlar.
kötü niyet yok maksat ayağın alışsın
bi fırt çek dudakta sönecek yangın
gagavuzlar* senle nasıl yarışsın?
*karlar buzlar.
devamını gör...
68.
yaşar'ın kuşlar isimli şarkısında yaşar diyor ki,
"nasıl ki evlerin odaları varsa..."
ben bunu iki hafta önceye kadar "nasıl ki evlerin o dağları varsa" diye biliyordum.
dinlerseniz anlayacaksınız *
"nasıl ki evlerin odaları varsa..."
ben bunu iki hafta önceye kadar "nasıl ki evlerin o dağları varsa" diye biliyordum.
dinlerseniz anlayacaksınız *
devamını gör...
69.
aya benzer yüreğim, doğal olarak da dipteyim.
devamını gör...
70.
belle kontrolden sıkılmazsan karışır..
tel, ne yazık ki dansözler burs almalı...
tel, ne yazık ki dansözler burs almalı...
devamını gör...
71.
aya benzer yüreğim doğal olarak dipteyim ?! takipteyim arkadaşlar evet...
devamını gör...
72.
bir kar tanesi ol kombili mi bu binaa
devamını gör...
73.
74.
tarkan; ben ağları mikimizin yerine
devamını gör...
75.
aşkın nur yengi'nin ay inanmıyorum şarksının nakaratı...
ayran buyurun, ayran buyurun, ayran buyurun...
ayran buyurun, ayran buyurun, ayran buyurun...
devamını gör...
76.
biraz biraz biraz cenap önceydi.
biraz bira biraz şarap önceydi
biraz bira biraz şarap önceydi
devamını gör...
77.
ben o şelale saçlaro
ay o hilal kaşlaro
sittenakoherdano
öp öp öp öp doyamadım
ay o hilal kaşlaro
sittenakoherdano
öp öp öp öp doyamadım
devamını gör...
78.
gamzedeyim deva bulmam, şarkısındaki gamze yüzdeki çukur olan gamze değildir.
gam-zede, tasalı veya kederli anlamında kullanılmış
gam-zede, tasalı veya kederli anlamında kullanılmış
devamını gör...
79.
bana çocukluğumun kabusunu yaşatan şeydir.
şarkı: öğretmenim! canım benim canım benim.
doğrusu: okut, öğret ve nihayet, yurda yarar bir insan et.
benim anladığım: okut öğret ve nihayet, yolda yürür bir insan et. (insan etinin yolda yürümesi)
ilkokul 1. sınıftayım. bu şarkıyı öğrendiğimde çok korkmuştum. korkunç bir şekilde, alacakaranlıktaki tenha bir yolda insan etinin yürüdüğünü hayal ediyordum. galiba okula gitmenin amacı buydu. okuyup, öğrenip insan eti olmak... bütün çocuklar neşeli neşeli bu şarkıyı söylerken cesur görünmek için elimden geleni yapıyordum. yüzüme en ciddi ifadeyi takınıp, hazır ol vaziyetteki bir asker gibi hayal ediyordum kendimi. (not: ilkokulda en kısa öğrenci bendim. bir de tombul tombul yanaklarım vardı. ikinci sınıfa giderken bile 5 yaşında gösteriyordum.)
bu neşeli, öğretmen sevgisiyle dolu şarkıdaki vahşet dolu metaforu anlamlandıramıyor, diğer çocukların bu kafkaesk korkunçlukla nasıl cesurca yüzleştiklerine imreniyordum. öğretmenimi ne kadar seversem seveyim yolda yürüyen bir insan eti olmak istemiyordum. bir gün okuldan kaçtım. kimse görmesin diye bir duvarın dibinde çöküp hareketsiz kaldım. kamuflajım olmadığından hemen enselendim tabi. okuldan kaçma olayını babama aksettirdiler. babam neden okuldan kaçtığımı sordu. en sonunda babama "insan eti olmak istemiyorum" diyebildim gırtlağımdaki o yumruk gibi acıyı bastırarak. gözlerimde tomurcuk tomurcuk yaşlar vardı.
anlamadı tabi adam. üstüme de gelmedi. okuma yazmayı sökünce şarkıyı yanlış anladığımı kendim keşfettim.
şarkı: öğretmenim! canım benim canım benim.
doğrusu: okut, öğret ve nihayet, yurda yarar bir insan et.
benim anladığım: okut öğret ve nihayet, yolda yürür bir insan et. (insan etinin yolda yürümesi)
ilkokul 1. sınıftayım. bu şarkıyı öğrendiğimde çok korkmuştum. korkunç bir şekilde, alacakaranlıktaki tenha bir yolda insan etinin yürüdüğünü hayal ediyordum. galiba okula gitmenin amacı buydu. okuyup, öğrenip insan eti olmak... bütün çocuklar neşeli neşeli bu şarkıyı söylerken cesur görünmek için elimden geleni yapıyordum. yüzüme en ciddi ifadeyi takınıp, hazır ol vaziyetteki bir asker gibi hayal ediyordum kendimi. (not: ilkokulda en kısa öğrenci bendim. bir de tombul tombul yanaklarım vardı. ikinci sınıfa giderken bile 5 yaşında gösteriyordum.)
bu neşeli, öğretmen sevgisiyle dolu şarkıdaki vahşet dolu metaforu anlamlandıramıyor, diğer çocukların bu kafkaesk korkunçlukla nasıl cesurca yüzleştiklerine imreniyordum. öğretmenimi ne kadar seversem seveyim yolda yürüyen bir insan eti olmak istemiyordum. bir gün okuldan kaçtım. kimse görmesin diye bir duvarın dibinde çöküp hareketsiz kaldım. kamuflajım olmadığından hemen enselendim tabi. okuldan kaçma olayını babama aksettirdiler. babam neden okuldan kaçtığımı sordu. en sonunda babama "insan eti olmak istemiyorum" diyebildim gırtlağımdaki o yumruk gibi acıyı bastırarak. gözlerimde tomurcuk tomurcuk yaşlar vardı.
anlamadı tabi adam. üstüme de gelmedi. okuma yazmayı sökünce şarkıyı yanlış anladığımı kendim keşfettim.
devamını gör...
80.
ben de çocukken aynı müzikten muzdaripdim.
doğrusunu öğrendiğim şarkı için yazara teşekkürler.
ben onu : okul öğretmene ait diye biliyordum.
doğrusunu öğrendiğim şarkı için yazara teşekkürler.
ben onu : okul öğretmene ait diye biliyordum.
devamını gör...