yazarların cumhurbaşkanı olduklarında yapacakları şeyler

ilk önce tüm siyasileri siyaset sahnesinden silerdim. pis ağızları ve konuşmaları ortamı bozuyor.

seçilme yaşı belli ama seçilmeme yaşı yok maşallah buna bir sınır getirirdim. artık mantıklı yaş hangisi ise 50 mi 60 mı birini seçilmeme yaşı yapardım. belli bir yaştan sonra insan ne dediğini bilmiyor. kocaman insanda olsa bebek gibi davranıyor. bir nevi bizi bebekler yönetiyor. gerek yok.

tiktok u yasaklarım. ilk işim bu olur. tiktok çekenleri hapse atar toplumdan izole ederim.

türbanı yasaklamak olurdu. cemevlerine ibadethane statüsü verip desteklemek yerine, camii desteklerini bitirirdim. ülkede o kadar cemaat var, lüks mercedeslere binene kadar, camiilere harcasınlar.

din adına harcanan parayı öğretmenlere, bilim insanlarına, teknolojiye harcardım. en azından belki bir adım öteye gidebilirdik.

türban yasağının kalkmasına, herkesin özgür olmasına karşı değilim aslında; ancak hepimiz biliyorduk bu yasak kalkınca elimizi verince, kolumuzu da kapacaklarını. aptal solcular bunları desteklerken, bunlar sekülerlerin hayatlarından her bir özgürlük çalındığında alkış tuttu; o yüzden bir daha böyle hakkı hak etmiyorlar!

edit: ayrıca üstteki yazarımız max yaş sınırı getirirdim diyor, kesinlikle haklı. 50 üstü bile olmamalı bence. yeter artık dinozorların ülkeyi yönetmesi. ki onun şoförü, bunun yeliz'i de milletvekili olmamalı. bir zahmet mv dediğin insanın bir eğitimi olsun!

1 khk ile ne kadar cemaat mensubu varsa hepsi müebbet.
bu ülke şeyhlerden, tarikattan, cemaatçilerden çektiğini düşmanlardan çekmedi ya.

sonra eğitim ve sağlık ücretsiz. devletten, devletlik yapacaksın.
eğitim gören öğrenciden, hasta olan vatandaştan para mı alınır ulan?
ülkede önce tüm vatandaşlara sonra işe girişlerde, seçme ve seçilmelerde, atamalarda vs ıq testi.
güvenilir bir yabancı şirketle anlaşıp (sorular çalınmasın) çeşitli testler.
ıq'su mesela 120 altında olan milletvekili falan seçilemez, müdürlük amirlik yapamaz.
120nin altında olan beyaz yakalılar doğru mavi yakaya.
110un altında olan öğrenciler mesela, okuldan atıyoruz hepsini doğru sanayiye tarlaya...onun ülkeye zihnen vereceği bir şey yok, bedeni iş yapsın.

saniyesinde tarım reformu.
bu coğrafya yüzyıllardır tarımla ayakta durmuş, şimdi alıştılar tabi hazıra. yok öyle bir dünya.
üreteceğiz.
tüm ülkeye sağlam bir sulama alt yapısı, dağ tepe bayır ne varsa ekilecek! hem vatandaş yerli üretimle ucuz meyve/sebzeye ulaşacak hem de ihracatla bel doğrultacağız.
bu arada devlet arazileri sıkı denetim şartıyla, tohumundan arsasına bedava verilecek halka.

yurt dışındaki vatandaşların oy kullanmalarını yasaklıyorum.
ülkede son seçim döneminin yarısı+1 gün bulunmayan insanın gözümde oy hakkı yok.
ayrıca oylara katsayı getiriyoruz.
alanında uzman, okumuş etmiş makaleleri olan bilim insanıyla, sözlükteki babasının harçlığıyla annesinin kelime isyan eden ergen'in oyu bir olmayacak.
çok saçma olan bu sistemi değiştiriyoruz.
herkes ürettikleri ve topluma kattıkları kadar değerli olacak.

zevkliymiş, ara ara gelir güncellerim bunu :)

1) hsk , aym ve ysk üyelerininin tamamını tutuklatırım.
2) cumhurbaşkanının hikmetinden sual olunmaz diye bir khk çıkartı, seçim aralığını 10 yıla çıkartırım.
3) halen görevde olan, 15 temmuzdan sonra iki günlük kursla hakim savcı olan herkesi tutuklatırım.
4) emniyet teşkilatını ve silahlı kuvvetleri kapatıp yeniden açarım. silahlı kuvvetleri ve emniyet teşkilatını halkın silahlı kuvvetleri ve emniyet teşkilatı yaparım.
5) eski rejimin suçlularını ve destekçilerini eğitmek için anadolu'nun muhtelif yerlerinde gulag takımadaları benzeri çalışma ve eğitim kamplaı kurarım. bunlar örneğin kazdağlarını eski, el değmemiş haline getirmekle yükümlü olacaklardır.
6) imam hatipler, ilahiyat fakülteleri ve benzeri tüm "ilim" kurumlarını kapatırım. buralarda okuyan çocuklara ikinci bir fırsat tanırım. 18 yaşından küçüklere dini eğitim verilmesini ve kuran kurslarını yasaklarım.
7) diyaneti işlerini kapatır ve tüm görevlilerini işten çıkartırım. minarelerden hoparlörle ezan okunmasını yasaklarım. müezzin çıkacak, eskiden olduğu gibi şerefeden okuyacak ezanı. camilere yapılan tüm devlet ve belediye yardımlarını keserim.
8) kyk borçlarını geriye doğru 10 yıl (?) olmak üzere iptal eder, borçlarını ödemişlere de paralarını iade ederim.
9) kredi kartı, kredi borcu, vergi ve ssk borcu, telekom şirketleri gibi korporasyonlara olan borçların faizlerini tümden siler, bu borçlardan dolayı oluşan icra davalarını iptal ederek (tabi belli bir miktara kadar) ana parayı çok uzun vadede ve sıfır faizle ödemeleri için vatandaşlara bir fırsat sunarım.

10) ve tabi 1980 tarihinden başlayarak devlet kesesinden zengin olmuş herkesin ve bunların mal kaçırmak için yaptıkları eylemler yüzünden mal ve para sahibi olmuş herkesin mal ve paralarına el koyar, yurt dışına kaçırdıkları paraları geri getirtmek için gerekli baskıyı yaparım.
11) 1970 yılından başlayarak, insanlara işkence etmiş herkesi, mal ve paralarından arındırdıktan sonra çankaya'dan ulus'a kadar yolda salkım salkım asar, yakınlarını da çalışma kamplarına yollarım.

sınırları kapatma kısmını faln yazmaya hiç gerek yok da, benim icraatlerimden biri memurların maaşını kıdeme değil işyüküne göre düzenlemek olurdu. tüm gün masa başında oturup solitaire oynayan memurla, en az 35-40kişilik sınıflarda ders anlatan öğretmenin, her gün canı pahasına onlarca hastanın derdine derman olan hemşirenin, canı burnunda görev yapan polisin maaşı birbirine yakın bile olmamalı. tabii kendi içlernde de değişecek. mesela sınır köyünde görev yapan öğretmenle fethiye’de denize nazır çalışan öğretmen de aynı maaşı almayacak ( ki bu doğudaki öğretmensizlik sorununu da çözer). ya da masa başında ifade alan polisle sahada sürekli tehlike altında olan polis de aynı maaşı almayacak. kısacası herkes yaptığı iş kadar maaş alacak.

eğitimde ve sağlıkta şiddetle ilgili çok sert bi yasa çıkarırdım anında. veliler öğretmenlere karşı, hasta yakınları sağlıkçılara karşı ayağını denk almayı tekrar öğrensin diye.

kadına ve çocuğa karşı işlenen ve yoruma açık olmayan somut delillerle ortada olan istismar ve cinayet gibi suçlarda idam yasası çıkarırdım.

hayvan hakları yasasını güçlendirirdim ki kimse sokakta gördüğü yavru kediye bile zarar veremesin. he hayvan demişken istisnasız tüm evcil ve sokak hayvanlarının üreme kontrolünü sağlardım. sokakta kısırlaştırılmayan hayvan bırakmazdım. evcil hayvanlar için de uygun fiyatlı-devlet destekli hayvan hastaneler açardım.

ay ne çok şey var yapılacak daha..

üniversitede çekilmiş bir fotoğrafımı duvara asacağım.

malum, kimisinin gittiği bile şaibeli..

akepelileri arabistan a surmek. cok ciddiyim sekerim cok! maffettiler guzelim ulkemizi, atam ne yabtiysa sattilar ayol.

istifa etmek

ne varsa satacağım!

üniversite mezunu olduğum için cumhurbaşkanı olabileceğimi sanmıyorum.

parti.

bütün çocuklarımı, erkek çocuklarım dahil, başörtü yüzünden okula almıyorlar diyerekten amerika'da okuturdum, bütün arkadaşlarımı bakan yapardım.
oğlum kaza yapıp bir kadını öldürdüğünde kadını suçlu bulsunlar diye delilleri karartır oğlumu saklardım.

atatürk fotoğrafını indirtip kendi fotoğrafımı astırır, bütün ilkokulları imamhatipe çevirirdim, içkiyi yasaklar, şiir okuyanı idam ettirirdim, tecavüzcüleri asla içeri atmazdım, adım başı cami yaptırır, holding, şirket, resmi kurum, her ne varsa hepsini satar, sonra da isviçre' de bir bankaya yatırırdım.

karımın kolundaki çantayı bir işçi ömrü billah çalışsa alamazdı.
ama umrumda da değildi. ben bir cumhurbaşkanıydım.. yani kısa süreli allah.

özgürdüm. hiç olmadığım kadar.

istifa etmek
başa geçmem beklenmedik bir şey kaldıramam ben bunu.

ben doksanlı yılları yaşadım. o zamanlar kimse kimseye bu kadar düşman değildi. imkan verilse herkes birbirini bir kaşık suda boğmak istiyor bugün.

bunu çözmek isterim. temel fıkrası gibi olmasın ama bir kürt bir laz bir çerkez.. ne kadar etnik / mezhepsel.. grup varsa toplar konsey kurardım.

başkanını da başkan yardımcısı seçer birinci elden ilgilenirdim.

her boş araziye imam-hatip lisesi kurardım.

tekel bayileri kapatır, müezzinleri derhal atar, ancak öğretmenleri atamazdım.

arkadaşlarımı bakan yapardım. ancak sadece dindar arkadaşlarımı.

tüm medyaya el koyardım, benim aleyhimde hiçbir kanal konuşamazdı. satın alırdım.

siyasette kalmak için rakiplerime para verirdim. her seçimde kazanırdım.

evli olmayan kadınları adamdan saymazdım, sahiplendirmek isterdim (!)
en az 3 çocuk yapılmasını önerirdim.


oğlum şarkıcı bir kadına çarpıp öldürdüğünde kadını suçlu buldurur, delilleri yok ederdim.

sık sık allah'tan bahseder, namaz kılarken fotoğraf çektirirdim.
doğum günümde kendime zam yapardım.


çünkü ben uzun adamdım.
üniversite arkadaşlarıma hiç iftar yemeği vermedim, çünkü okumadım...

"ben cumhurbaskani olsam soyle yapardim" diyen herkesi toplar, omur boyu hapse mahkum ederdim. ertesi gun de istifayi basardim.

su an seneler evvel bunu soyleyen biri tarafindan yonetiliyoruz ve sonuc ortada.

oturup aylarca belki de yıllarca ekonomiyi ve alım gücünü iyileştirmeye çalışırdım. üzerinde tam hakimiyetimiz olan milli bir ekonomimizin olmasını istiyorum. eğer bir gün biri bunu başarırsa artık oyun kurucu bir millet oluruz, karşımızda ne amerika ne de başkası tutunabilir.