81.
8.5. 1.5 puan yemekten kırdım.
devamını gör...
82.
beklediğim salonda hoparlörden konuşarak herkesle iletişime geçen, sağır sultanın dahi duyduğu ses düzeyini hiçe sayarak telefonu kapattıktan sonra yanındaki insanlara konuşulan şeylerin 'aynısını' ileten kadının ortamdaki insanları hiçe sayan özgüvenini kıskanmış olduğum için güne puan vermekte biraz aceleci davranacağım ve 3/10 diyorum.
puan kırma sebebim rahatsızlık duymak değil*, safi kıskançlıktır.
puan kırma sebebim rahatsızlık duymak değil*, safi kıskançlıktır.
devamını gör...
83.
dört.
devamını gör...
84.
şu ana kadar 1 puan bile iyi olur.
devamını gör...
85.
sabah sabah ne puanı hele bi görelim ne güzellikler getirecek .şimdilik dört.
devamını gör...
86.
-100
devamını gör...
87.
şu an 7 civarında. elimdeki işi halledip de kahve sigara içtiğimde 9 olacak.
devamını gör...
88.
erken uyandım heee 7.9
devamını gör...
89.
güneş çıkar da sisi dağıtırsa 7'yi alır, şimdilik 4.
devamını gör...
90.
az önce bir adet poğaçaya 10 lira verdim, hava soğuk ve sisli, ayrıca az zamanda yapmam gereken çok şey var. bu nedenlerle 2/10
devamını gör...
91.
çok kötü p.tesi günleri gelip geçti hayatımızdan. o sebeple artık tecrübeyle sabittir.
benim için yıllardır p.tesi ve sendrom diye bir kavram yok, işimi her zaman bir şekilde daim edip rayına soktum.
ama özel ama tüzel ama iş hayatı farketmez, kanaat etmenin faydaları ama bunu yaparken de en iyisi için çabalamak diyelim.
güne haftanın ilk günü sebebiyle 6,5 veriyorum. hafta içinde daha da kötü günler olur, oldu, olabilir, onlara da en kötü 6 veririm.
ama p.tesi demek hafta başladı ve bitecek demek.* çalışan insanlar böyle bakmalı olaya.
olaylara pozitif bakın günlük olayları günlük değerlendirmek doğru bir yaklaşım değildir, uzun vadede olayların getirisine bakın sizin için
her zaman daha iyi olur.
yani akşam eve gidince bir muhasebe yapın, ona eyvallah ama dakik bir şekilde her olayı değerlendirmek saçma bir yaklaşım, bana göre tabi.
yoksa mutlaka inişler çıkışlar, modun düştüğü, yükseldiği anlar var ve bunların ortalamasına bakın, eve gittiğiniz zaman yaşadıklarınızın tamamı sizin için ortalama üzeri ise, hayattan keyif alın. canınızı sıkacak küçük şeylerle kafanızı meşgul etmeyin, akla gelseler dahi uzaklaştırın ve pozitif olaylara odaklanın. hayatınıza bir bakın, mutlaka şunu göreceksiniz;
hiç bir zaman diliminde sürekli mutlu olmadınız, çünkü çabalamamız için zorunlu olan şeyler var. sürekli mutluluk diye bir şey hayatın kendisine ters, tam tersi sürekli mutsuzluk da yok hayatımızda, hepsinin bir dengesi var.
zorluklar da, kötü olaylar da bunların sadece bazıları, siz çaba edin ve yaptığınız her ne ise onu doğru yapın ve doğru yapmış olmanın mutluluğuna bakın ve peşine takılın.
eve geldiğiniz zaman vicdanen müsterih iseniz mutlaka daha olumlu olacaksınız hayata karşı.
kolay mı? kesinlikle hayır ama bunu insan olarak aşmamız gerekiyor.
o da direkt tüm yaşadıklarına, yakın çevrene, çevrende olanlara, olaylara değil kişinin kendisine bağlı bir şey.
herhalde buna hayat tecrübesi deniyor, ben artık öyle anlıyorum. umarım herkesin günü,günleri güzel geçer, geçsin.*
benim için yıllardır p.tesi ve sendrom diye bir kavram yok, işimi her zaman bir şekilde daim edip rayına soktum.
ama özel ama tüzel ama iş hayatı farketmez, kanaat etmenin faydaları ama bunu yaparken de en iyisi için çabalamak diyelim.
güne haftanın ilk günü sebebiyle 6,5 veriyorum. hafta içinde daha da kötü günler olur, oldu, olabilir, onlara da en kötü 6 veririm.
ama p.tesi demek hafta başladı ve bitecek demek.* çalışan insanlar böyle bakmalı olaya.
olaylara pozitif bakın günlük olayları günlük değerlendirmek doğru bir yaklaşım değildir, uzun vadede olayların getirisine bakın sizin için
her zaman daha iyi olur.
yani akşam eve gidince bir muhasebe yapın, ona eyvallah ama dakik bir şekilde her olayı değerlendirmek saçma bir yaklaşım, bana göre tabi.
yoksa mutlaka inişler çıkışlar, modun düştüğü, yükseldiği anlar var ve bunların ortalamasına bakın, eve gittiğiniz zaman yaşadıklarınızın tamamı sizin için ortalama üzeri ise, hayattan keyif alın. canınızı sıkacak küçük şeylerle kafanızı meşgul etmeyin, akla gelseler dahi uzaklaştırın ve pozitif olaylara odaklanın. hayatınıza bir bakın, mutlaka şunu göreceksiniz;
hiç bir zaman diliminde sürekli mutlu olmadınız, çünkü çabalamamız için zorunlu olan şeyler var. sürekli mutluluk diye bir şey hayatın kendisine ters, tam tersi sürekli mutsuzluk da yok hayatımızda, hepsinin bir dengesi var.
zorluklar da, kötü olaylar da bunların sadece bazıları, siz çaba edin ve yaptığınız her ne ise onu doğru yapın ve doğru yapmış olmanın mutluluğuna bakın ve peşine takılın.
eve geldiğiniz zaman vicdanen müsterih iseniz mutlaka daha olumlu olacaksınız hayata karşı.
kolay mı? kesinlikle hayır ama bunu insan olarak aşmamız gerekiyor.
o da direkt tüm yaşadıklarına, yakın çevrene, çevrende olanlara, olaylara değil kişinin kendisine bağlı bir şey.
herhalde buna hayat tecrübesi deniyor, ben artık öyle anlıyorum. umarım herkesin günü,günleri güzel geçer, geçsin.*
devamını gör...
92.
feriköy dedemanda öğle yemeği malezyalı ortaklarım ile. ibb hava ray projesi durak yerlerinin tespiti,
akşam nevizade eğlence.
gece 00: 30 dan sonra bir eve misafir olma..
yani 10 üzerinde 4...
berbat bir gün.
akşam nevizade eğlence.
gece 00: 30 dan sonra bir eve misafir olma..
yani 10 üzerinde 4...
berbat bir gün.
devamını gör...
93.
sabah hava soğuk diye bazanın altından alıp hızlıca üzerime geçirdiğim kazağın buruşuk olduğunu günün ortasına doğru * farkettim. büroda içilebilir instant kahve miktarı son bardakla sınırlı ve yirmi yaş dişim haftalardır iyileşmeye çalışıyor. ayrıca bitirmem gereken çok iş bana tanınan az süre var. bunlar eksilerdi.
sabah bindiğim dolmuşta inen genç ve binen yaşlı arasında gerçekleşen sirkülasyon sonucu yer vermem gerekmedi. yine karşıdan karşıya geçerken gözlerimin önünden yaydan çıkan bir ok gibi giden dolmuşun ardından ne hikmetse hemen yenisi geldi ve şuan kahve içiyorum. bunlar artılardı.
5/10 *
sabah bindiğim dolmuşta inen genç ve binen yaşlı arasında gerçekleşen sirkülasyon sonucu yer vermem gerekmedi. yine karşıdan karşıya geçerken gözlerimin önünden yaydan çıkan bir ok gibi giden dolmuşun ardından ne hikmetse hemen yenisi geldi ve şuan kahve içiyorum. bunlar artılardı.
5/10 *
devamını gör...
94.
7-8 arasında seyrederken az önce 8,5 oldu.
devamını gör...
95.
erken uyandım 3 puan
güzel uyudum 3 puan
güzel kahvaltı 3 puan
modum şimdilik çok iyi 1 puan
etti mi sana 10. akşama doğru ne olur bilemiyorum.
güzel uyudum 3 puan
güzel kahvaltı 3 puan
modum şimdilik çok iyi 1 puan
etti mi sana 10. akşama doğru ne olur bilemiyorum.
devamını gör...
96.
dünyada geçirmek zorunda bırakıldığım her gün birbirini takip eden, all the same fakink dayz, olduğu için toplu olarak sabit bir puan vermeyi tercih ediyorum.
3/10 * *
not: sıkılıyorum sabri, bunalıyorum.
3/10 * *
not: sıkılıyorum sabri, bunalıyorum.
devamını gör...
97.
henüz yeni başlamış sayılsa da bugünün varacağı yer bellidir. intihar mı etsem yoksa bir şeyler mi içsem belirsizliği içerdiği için güne puanım 3/10.
devamını gör...
98.
kedi, rafta duran kremlerimden birini bilinmezliğe göndermiş. nereye fırlattın diyorum miyav gibi anlamadığım şeyler söyleyerek kafamı karıştırma peşinde.
sanırım raftaki beğenmediği bazı şeylere de bu tarifeyi uygulamış.
gergin bir gün
4/10
sanırım raftaki beğenmediği bazı şeylere de bu tarifeyi uygulamış.
gergin bir gün
4/10
devamını gör...
99.
8/10
devamını gör...
100.
o kadar çok müşteri temsilcisi ile konuştum ki şuan yeni doğan için kız ve erkek isimleri diye bir kitap oluşturmaya karar verdim
bugün bana yazarlık gibi alternatif bir gelir kapısı sunduğu için 8/10
bugün bana yazarlık gibi alternatif bir gelir kapısı sunduğu için 8/10
devamını gör...