yürüdüğün kadının sevgilisi olduğunu öğrendiğin o an

yaaaaaa böyle işte

yürüdüğünüz kadının 19-21 yaşlarında olduğunu sanıp 30 lu yaşlarda olduğunu öğrenmek daha kötü birşey *

sevgilisi olduğunu söylemeden sevgilisi olduğunu anlamış değilseniz hiç değilse şüphe etmediyseniz bence sizin için daha hayırlı olmuş zira normalde sevgilisi olan bir kadın yürümenize hiç değilse açık açık yürümenize izin vermez.

açık açık yürüdüğünüzde sevgilim var diyorsa başlık buysa tamam sıkıntı yok.

devaminda kadın sizinle uzun uzadıya muhabbete devam ediyorsa bi düşünülmesi gerekir.

öğrenildiği anda ise erkeği bir anlığına çıkmaza düşürür. devam mi yoksa re mi diye.

şaban'in tünelin ucunda mahmut hocanin olduğunu anladiği an ile yarisir.

'cocuklar gelmeyin tünelin ucu b.mbok bi yere cikior.'

ne şekilde yürüdüğüme ve kaç adım kala öğrendiğime göre değişir. bazen ipini koparmış dana gibi yavşıyorum bazen de göğe yavaş yavaş yükselen uçurtma gibi. eğer saldırgan bir tutumla "yavrum yalarım" diye girdiysem pek geri dönmem o noktadan. engelleyene ya da ölü taklidi yapana kadar şansımı zorlarım.

ince ince, nakış gibi işleyerek yürüyorsam ne zaman öğrendiğim büyük önem arz ediyor. mesela bir kaç saat ya da günlük bir çabam varsa emeğime acımam keserim sohbeti ama böyle bir kaç haftadan bahsediyorsak asla geri vites yapmam. ya koparırım ya da yine selamı sabahı kesmeye gider iş. öyle olmayınca "zaten arkadaşız biz" diye u dönüşü yapan meriçlerden değilim, olamam da.

meriçler ne yapar? fırsat kollar.
biz ne yaparız sevgilisinin olup olmadığını öğrenmeden yürümeyiz.

bordo bereli bir meriç olarak ilgilendiğim kadına tuzak sorular ile aşk hayatını öğrenirim. yoksa gereken pozisyonu alır ve hedefime odaklanırım. eğer varsa ve muhabbet güzel akıyorsa kanka modunu açarım. tabii ikinci durum da karakterde önemli. yoksa el ele tutuşup sevgilisi ile yürürken beni kesen çok kadına denk geldim. ikinci kısım biraz sıkıntılı. durup dururken başınıza iş açmayın.

hiç kendinizi kötü hissetmeyin. hızlıca ve tüm onurunuzla ortamı terk edin . keza eğer yürüyeceğiniz boyuta kadar cesaret aldıysanız karşısınızdakinin tavırlarından, bu sizin hatanız değildir. bu tamamen karşınızdaki kadının hatası daha doğrusu sadakatsizliğidir. bilmediğiniz bir şey için kendinizi suçlayamazsınız sonuçta.

fakat, eğer karşınızda ki kadının sevgilisi olduğunu biliyorsanız ve buna rağmen yürüyorsanız, o çok farklı bir kategoriye giriyor. o zaman ne sizde ne karşınızdaki kişide “ onur ve gurur” aramam.

“birbirlerine zaten denkler, bu haltı yesinler ve hayatlarında kim varsa; gerçek yüzlerini görüp, kurtulsun bunlardan” derim. akacak kan damarda durmuyor, içinde olan insan mutlaka bir yolunu bulup, sadakatinde delikler açıyor hatta kevgire döndürüyor onu.

ama dediğim gibi bilmeden yürüdüyseniz ve kız sevgilisi olduğunu artık bazı şeyler flört boyutuna geldiği anda söylediyse, konuşmaya gerek yok. kızı her yerden silin hatta engelleyin sonra yolunuza bakın. böyle insanlara yaptıkları ahlaksızlıkları vurgulamak zaman kaybıdır çünkü herkes, her ahlaksızlığı bilinçli şekilde yapıyor. kimsenin kimseyi bilinçsizce aldatacağına inanmıyorum. aksine hem bilinç hem de istek oluyor bu haltlar yenirken. yani affetmeniz için olasılık yok.

p.s. affetsenizde, o ilişkiyi bir daha kurtaramazsınız zaten. bu hataların yapıldığı gün, ilişki kökünden çürür. denemeniz, aynı hatanın size tekrarlanması için sadece kapı oluşturur. tekrarlanırsa ( ki tekrarlanır çünkü flörtöz kadın ve erkek beladır. ilgi görmeyi sevdikleri için asla tek kişinin varlığı ile yetinmezler.) kendinize öz saygınızı yitirirsiniz. bu çok büyük bir kayıp gerek yok. kimseyi sizi aldattığı halde affedecek kadar kendinizden vermeyin.

bir insanın karşı cinsten arkadaşı ve dostu olabilir hatta samimi de olabilirler fakat her şeyin bir limiti vardır. iş dümdüz ve açık açık flörte uzanıyorsa, orta malı olmayı seven sevgilinizi ya da partnerinizi terk etmeniz gerekir. open relationship ( açık ilişki) destekleyen bir kafanız varsa, bu zaten bozmaz sizi ama sadakat odaklı bir ilişki arıyorsanız, bu insanları çöpe atın.

o ana kadar olan kısmı bilemem de, sonrasında yürümeyin n'olur. algılama kapasitenizde sorun olduğunu fark edip, bununla uğraşmak zorunda kalacak olmanın düşüncesi bile insanı strese sokuyor.

dönüp gitmen gereken anla aynı zaman dilimi. milyarlarca insan var dünyada. o olmazsa başkası olur.

böyle demişken aklıma geldi. müge anlı'da izliyoruz ya hani komşunun, akrabasının karısını kaçıran/kocasına kaçan tipleri, hep düşünüyorum bunu. yahu kadın mı kalmadı, erkek mi kalmadı! onca insan ortalıkta "evliliiiiik, evliliiiik" diye zombi gibi dolanırken, zaten evli olanla, sevgilisi olanla ne işiniz var arkadaş! gidin evlenmek isteyen birini alın. hem o rahat etsin hem sizin başınız ağrımasın.

sahipli olan şeyler bana göre hiç çekici değil. elinden aldım diye salakça bir öz güven duyanlar olur bir de. demez ki bugün sevgilisine benimle ihanet eden, yarın bana da başkasıyla ihanet eder. yani o elden almak senin başarın değil, karşındakinin karaktersizliği.

aman sabah sabah ne ciddi konulara girdim gereksiz yere ya!

edit: bak bu da var
#1425488

olm siz yanlış anladınız olayi diyerekten kıvırmaya baslayabilirsiniz..

enişteye selamlar, diyerek önlem alınabilir. ancak hangi enişte? sorusuna kanılmamalıdır. belki birden fazla vardır, hemen pozisyon almayın.

yürümeseniz daha iyi olur. oturun bence.
kadına değil, koltuğunuza.

hemcinslerim çok yürüyücü.
güzel bir kadın görünce sakin kalmak zor olmamalı.
oturun ve başkalarının mutluluğuyla mutlu olun.

güzel ahlak iyidir.
herkese bol şans, hayırlı kısmet.
zinasız günler.
gelecek ramazanımız şimdiden kutlu olsun.