kurucusu zeyd ibn ali olan mezhep.

zeyd ibn ali, 4.ehlibeyt imamı ali ibn hüseyin(as) in (zeynel abidin) oğludur.

ali ibn hüseyin(as); ehlibeyt in kerbela da tek kurtulan erkek bireyidir. şam' da yezid in sarayında yezid i bütün komutanlarının gözü önünde rezil etmiştir. yezid belli bir süre o nu ve ehlibeyt in diğer esirlerini rehin tuttuktan sonra, halkın çığ gibi büyüyen tepkisinden dolayı, esirleri medine ye göndermek zorunda kalmıştır.


ali ibn hüseyin, şehid edildikten sonra şii müslümanlar, oğlu muhammed bakır(as) ın etrafında toplanmıştır. zeyd yaş itibarı ile abisinin oğlu cafer i sadık(as) ile yaşıttır. abisinin himayesinde yeğeni ile beraber büyümüştür.

muhammed bakır(as) şehid edilince, şii müslümanlar iki gruba ayrılmıştır. zeyd ibn ali (as) yi takip edenler (zeydiler) ve cafer ibn muhammed (as) i takip edenler (caferiler).

zeydiler zamanın tağuti gücüne teslim olmayı onların boyunduruğu altında yaşamayı haram saymış ve kıyam hareketi başlatmıştır.

bu kıyamda hanifi mezhebinin imamı ebu hanife, maddi olarak büyük fedakarlıklar yapmıştır. (zaten zehirlenerek şehid edilmesinin nedeni de, bu fedakarlıklarıdır.)

bu kıyam, kufe halkının dedesi ali(as) ve hüseyin (as) e ettikleri gibi, bir ihanet sonucu bastırılmıştır. 15bin kişilik bir ordu beklerken, 300 kişilik bir ordu eşliğinde kufe de başlattığı kıyam çok feci bir şekilde sonuçlanmıştır. vücudu parçalara ayrılmış ve her bir parçası emevi hükümetinin valiliklerince dört bir yanda, dar ağaçlarında sallandırılmıştır.

dönemin emevi halifesi hişam ibn abdulmelik, zeyd in kesilen başını medine de peygamber in mezarı başında sallandırmış, halkın ayaklanmasından korktuğu için 2 gün sonra mısıra göndermiştir. kesik baş hişam ölünceye kadar darağacında sallandırılmıştır. (yaklaşık 4 yıl)

zeydileri şii caferilerden ayıran en büyük fark, imamet anlayışıdır. onlar imamet in kıyam ve cihad hükmü ile birlikte olması gerektiği savını benimser. (yani imam, masum (ismet) sıfatını taşıma yükümlülüğü olmayan, zulüm ve zalimin karşısında her halükarda hareket eden liderdir.)

namazda hanefi fıkhını taklit ederler. günümüzde yemen topraklarında yaşarlar.

bugün, yemen de suudi rejimine karşı mücadele eden müslümanlar, zeydi müslümanlardır. tıpkı imamları zeyd gibi ne koşulda olsalar da zalime başkaldırmak dini bir vecibedir onlar için.

dönemin yezidi suudi rejimi, savaş başladıktan bu yana, 5 yaşından küçük doksan bin çocuğun açlık ve susuzluktan ölmesine neden olmuş, verdiği rüşvetlerle bu zulmünü gizlemeye çalışıyor. diğer taraftan masum sivillere bomba yağdırırken, hastaneleri yıkarken evleri yerle bir ederken hiç bir islam ülkesinin ses çıkarmaması başka türlü açıklanamaz.

yemen günümüz kerbela'sıdır.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

gecenin gelişi..
devamını gör...

merakla beklediğim dergi. emeğinize sağlık. hatta ilerleyen zamanda ben de katkı sağlamak isterim. günden güne büyüyen bir sözlük oluyoruz.
devamını gör...

ne zaman ki dış dünyayla bağınızın koptuğunu hissetmeye, özgüveninizi kaybetmeye başlarsınız, işte o zaman narsist insanın eline büyük bir koz vermiş olursunuz. sizi sömürüp tüketmesine, ruhunuzu çalmasına izin verirsiniz. bu yönüyle stockholm sendromunu andırır ama ondan çok daha sinsi bir bağımlılıktır bu. artık siz bir kurbağasınızdır, yüzdüğünüz havuzun içinde an be an kavrulduğunuzu bile fark edemez; onun tek bir sözüne, tek bir ilgi kırıntısına muhtaç hale gelirsiniz.
devamını gör...

çok ucuz bi olay bu. aksine nazik erkekler diğer barzolara göre adam gibi adamlardır benim gözümde. ne yani şimdi erkek dediğin yumruğunu masaya mı vurmalı? kabadayılık mı yapmalı? sürekli ahkam mı kesmeli? hayır arkadaşım. ben böyle bir erkeği erkek olarak bile görmem. olsa olsa ondan dağ ayısı olur. kimse kusura bakmasın.
devamını gör...

yarın itibariyla bilgi içerikli tanimlar girmeye başlayacak yazar arkadaşımız. komiklik sıkmış. özellikle gitar hakkında yazmak istiyormuş.
düdüt: bütün günü ayin yapmakla ve tanım girmekle geçiyormuş, evet.
düdüdüt: cehenneme gitmek için sabırsızlanıyormuş aynı zamanda. rozetinden bunu anlayabilirsiniz.*
devamını gör...

bu kadar güzel çekilmiş bir belgeselin ilgi çekmemiş olması üzücü. izleyin izlettirin efendim.
kısa bir hikaye anlatacağım. memeli hayvanları anlatırken bizim de hayvan olduğumuzu söyledikten sonra bir öğrencimin annesi beni aradı. çocuğum böyle söyledi ama mümkün değil de mi hocam öyle bir şey söylemediniz de mi diye sordu. ben de açıkladım bir iki kaynak attım. kadın hala bana diyorki mümkün değil her şey insanlara hizmet için yaratılmış. kadını ikna edemedim. kadın sınıf öğretmeniydi. başka sözüm yok.
devamını gör...

(bkz: afyonlu katolik gay taşfırın ustaları)
devamını gör...

radyo programının müzik ve hoş vakit geçirme dışında bir katkısı varsa şimdiye kadar hangi yazarın erkek, hangi yazarın kadın olduğunu bizlere öğretti. erkek sandığımız yazarın kadın olduğunu, kadın sandığımız yazarın da erkek olduğunu öğrendik. ihsan efendinin şurubu rumuzlu, sesini duyana kadar erkek zannettiğim yazar bir hanımefendiymiş. bu kaçıncı ters köşe oluşum , ben de sayabilmiş değilim.
devamını gör...

sağdaki çocuk mabel matiz.
bence çok iyimser.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

uğraşılmaz insanlarla uğraşmak.
devamını gör...

kendisini anlatacak bir kelime bulamıyorum sahiden dediğim insanlardan birisi. yine de somut bir şeyler söylemem gerekirse, kendisi adeta bir melek, iyilik meleği. bu sıfat kendisi için bir abartı değil, onu tanıdığınızda benim gibi düşüneceğinize çok eminim çünkü. o kadar sevecen, duyarlı, ince ruhlu bir insan ki, iyi ki tanışmışım, kendisini tanıyabilmişim dediğim sayılı insanlardan sadece birisi. muazzam bir insansın armysuzy, iyi ki varsın hep de olursun umarım. army suzy’e ve yazdıklarına hayran olmayan var mıdır yahu? bir tanımlarına, yazdıklarına bakınız derim, o kadar güzel kullanıyor ki kelimeleri, öyle harmanlıyor ki, “bu nasıl bir şeymiş böyle!”diyor insan kendi kendine*. en azından ben öyle diyorum. ve ayrıca bugün doğum günüsü olan canım yazarımızz! iyi ki varsın armysuzy, yeni yaşını canı gönülden kutlarım. yeni yaşın sana çok daha iyi güzellikler getirir umarım. güzel gönlünden geçenler umarım gerçekleşir ve senin gibi ince insanlarla yolların kesişir umarım. iyi ki doğdun sen!!*
devamını gör...

aşkım eğitimini aldım diyorum..
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kedi sahibi yazarların ya da sokaklardaki kedicanları beslemeyi sevenlerin deneyip, kedilerin memnun kaldığını ve iştahla yediğini gördüğü mama markalarının tavsiye edilebileceği başlık.

hayvansever yardımlaşması güzel. pamuk eller klavyeye.

not: mamaları kendiniz yiyip memnun kalıyorsanız bu bilgiyi kendinize saklayabilirsiniz tabii.

***
ironika ukdesidir.
devamını gör...

canım tarikatımızın biricik şeyhi. vallahi ufaklık izin verse dinliycem de rahat vermiyor ki...
devamını gör...

japoncada sürekli anlamındaki “kai” ve daha iyi anlamındaki “zen” kelimelerinden türemiş üretimde sürekli iyileşmeyi hedefleyen “kaizen” yalın üretim sistemi içerisindeki yöntemlerden biridir.

5s; seiri (ayıklama), seiton (düzenleme), seiso (temizleme), seiketsu (standartlaşma), shitsuke (disiplin)

üretim alanı gereksiz ve zaman kaybına yol açan malzemelerden arındırılarak en güvenli, en doğru ve en hızlı ürünü çıkaracak şekilde düzenlenir. 5s iş kazalarının ve makine arızalarının önüne geçerek üretimde maksimum verimliliği amaçlar.

fabrikalarda gördüğünüz üretim hatları ve istasyonlar genellikle 5s kuralına göre düzenlenmiştir. bu sistem içerisinde ortam sıcaklığından gün ışığına, çalışanın ergonomisinden makineye taşınan malzemenin boyutuna kadar her süreç akışı analiz edilir.

ofis gibi daha az komplike alanlarda ise 3s uyarlamasıyla kullanılır. japon firmalarının hiç birinde ortalıkta gezinen fotokopi çıktısı, gereksiz kırtasiye malzemesi ya da dekorasyon objesi göremezsiniz, bunların hepsi ofisteki işi çıkarmak için bir fayda sağlamayacağı gibi temizlenmesi gereken şeylerdir.

evinizde de minimalizme giriş için 3s en verimli yöntemdir, deneyiniz.
devamını gör...

evet.. çifte standart sergilemeleri sebebi ile duyduğum rahatsızlıktan ötürü online oldukları zaman yazmama kararı aldığım iki moderatör birden şu an sitede yokken bir şeyler karalayabilirim.

neden özelden yazmıyorsundan başlayalım. yazdım arkadaşlar en tepe noktası kimse onunla konuştum, bir çözüm bulunamadı. derdimi anlatamıyorum. bu yüzden tıpkı askerde olduğu gibi silsile yoluyla yani yöneticiden de bir üst merci olan sözlüğün geneline yazıyorum.

öncelikle arkadaşlar bazı konuları netleştirelim, kimse kafanıza silah dayayıp 'moderatör' olacaksın kardeşim demiyor. kişi kendi rızası ile bu yola girmiş bulunuyorsa, kusura bakmasın kişisel görüşlerini, dini inancını, zevklerini, hobilerini cartına curtuna göre sözlükte yazmakta olan yazarlar arasında çifte standart uygulayamazsın. hiçbir forum yada sözlükte de bu türden bir moderasyon ekibi olmaz. olmamalı da. yazarlar arasında ayırım yapılıyor ve bu ayırım yapılırken 'ama onlar da insan karşimm' deniliyorsa burasıi zaten saçmalık. iş kolu bu arkadaşlar. sözlük kendi içinde ne kadar amatör ruha sahip olursa olsun, yönetim kademesinde kişisel görüşlerin önemi olmamalı. x moderatörü trolleri sevmez sansür uygular alkışlanılır. yarın y moderatörü gelir trolleri koruyup kollar. ee o zaman ne olacak? kmoderatörün anlık ruh haline göre mi format olacak, olmaz o iş öyle.

helios'un bu türden noktalarda, ne denli önemli olduğunu anlatmaya kalksam akşam olur. kadıncağız zaten reel hayatında da yönetici. bir yöneticinin nasıl olup nasıl olmaması hakkında ders niteliğindeydi. yeri hiçbir zaman doldurulamayacak ve kendisini cidden çok özlüyorum.

bir diğer husus. arkadaşlar ben kendime bir ayrımcılık talep etmiyorum. böyle bir isteğim yok. hatta 'yine anlamayacağım' sebeplerle uçurulduğum gibi tekrardan uçurulma pahasına yazıyorum bunları, farkındayım. benim lucifer profilinin kapatılıp, kapatılmaması ile bir derdim yok. gram umrumda bile değil. bu yaptığım şeyin bigün farkına varacaksınız hepiniz, öyle umuyorum en azından. her birinizin tek tek haklarınız için yazıyorum. lucifer profilini uçursalar, ertesi gün mehmet isimli biri gelir, benzer sorunlar yaşanılır, kaçınılmaz son. kısır bir döngü. bunu zaten biliyorsunuz.

bugün sabah siteye girip yazmaya başladım, başlık açıyordum. sözlükte y kadının bilmem ne olması gibi başlıklar sansürlenirken, y erkeğinin bilmem ne olması başlıkları sabit duruyor, ya diyorum kim acaba moderatör bugün. ve bingo. tahmin edilen iki kişi. aynı anda online'lar.

rahatsızlık duyduğum moderatörlerden birinin ruh halinden ve bana uyguladığı mobingten bahsedeyim, direkt ad vereyim hatta hay ı may ran. diğer rahatsızlık duyduğum moderatör hakkında yazmayacağım.

kendisinden gına geldi arkadaşlar. bir moderatörün siteden gitmesi sebebiyle beni suçluyor, bu suçlama üstünden de bana olan öfkesini moderasyon kimliğiyle çıkartıyor.

bir entryimi başka bir siteden kopyalayıp bu sitede kullanan bir moderatöre bu durum için yazı yazdım. sitem ettim. artık bunun için mi yoksa zaten gidecekti üstüne mi denk geldi bilmiyorum adamın da sözlüğü terk edesi tuttu ve gitti.

bende o ara kafa iznine ayrıldım, bir kaç gün sonra döndüğümde bir mesaj aldım sevgili hay may'dan 'keşke hiç dönmeseydin sözlüğe, ciddiyim' profeyşınıl bir moderatör 'hoş geldini' siteye ilk geldiğimde aldığım mesaj nerede bu mesaj ne sısısıs

karambol benim yüzümden gitmişmiş. ve bahsi geçen çalıntı yazının bana ait olduğunu ispatlamamı istiyor ısrarla, haklı dedim ve ona zaten 'kendisinin de yazarlığı bulunduğu bir x sitesinden' yazımı gösterdim. sene 2016 falan. o tarihlerde yazmışım, kendisi de beni o siteden tanıyor zaten.

herneyse bu yazıyı 2017 senesinde uludağ sözlükte de kullanmışım. ama farklı bir nick ile. sevgili hay may ayran o siteden tutturdu illa ispatlamamı isteyip duruyor. diyorum ki 2016? 2017 senesi ne alaka? yok tutturdu o siteden kendisine mesaj atacakmışım. kendisine o sitedeki yazarlığımın şifresini hatırlamıyorum diyorum kaç yıl geçmiş, yok illa atacaksın!! hatta uludağ yöneticilerine ulaşıp yazarlığımı açtıracakmışım. bak bak. bir moderatörün sevdiği bir diğer moderatörün düştüğü yanlış için kendisinin de peşine düştüğü olaylara bak.

bir moderatörün şahsi sebeplerden moderasyon kimliğiyle bir yazara böyle işler yaptırması normal mi? cevap sizin.

neyse dönelim. yok illa kendini haklı görmek için çırpınıyor. olayın saçmalığını anlatamıyorum. baktım olmayacak gerçekten de dediğini yaptım ve kendisine o siteden mesaj attım. evet dedim.. bir özür beklediğimi söyledim. cevap 'senden ne özür dileyeceğim sen önce sözlükten kaçırdığın yazarın hesabını ver'

bir profeyşınıl moderatörün gururuna gel.

bu olaya takriben yoldaşa ulaştım. anlattım meramımı. kendisi sağ olsun geçiştirdi gitti. hay may ile konuşucam dedi. bende tamam dedım. demek ki bir düzenleme gelecek dedim, anlaştık bitti. yazdıklarımı da sildim siteden.

gelinen noktada. tam olarak.

lucifer 'şu konuda yazma'
lucifer 'şu yazara nickaltı girme'
lucifer 'bu konuda konuşamazsın'
lucifer 'etik dışı oylama yaptın' (abi ne demek bu diye mail attım siteye sallayan olmadı) sözlükte de bir tanımı yok. hiçbir fikrimin olmadığı bir konuda 2 gün ceza yedik.
lucifer 'regl konularında konuşma'
lucifer 'kaos çıkarma'
lucifer ensendeyim
lucifer beğenmiyorsan yazma
lucifer bakınız verme
lucifer sözlüğe neden geri geldin.
lucifer açtığın başlıkların yarısını sansürlüyorum

lucifer'ın hiçbir önemi yok, banla geç. lucifer gider mehmet gelir. troll sınırlaması adı altında yapılan bu mobing bayıyor arkadaşlar.

yoldaş'a nacizane öneri. gündem konularını zaten siz belirliyorsunuz. madem bu hay may adlı moderatörün, mod yetkisini almak istemiyorsun. o vakit akış 2 oluşturabilirsin. neden olmasın? troll akışı olur yine küfürün yasak, belli sınırları olan bir akış yaratılabilir. adı önemsiz isterseniz bok çukuru deyin, böylelikle troll olan 'benim gibi' yazarlar o akışta takılır. edebiyat sanat şiir siyaset yapmak isteyen de kendi akışında yazar, herkes rahatlar. trollerin inine gelen de nereye geldiğini bilerek giriş yapar ya da yapmaz. ama dırdır etmez. akış 2'nin kendi içinde moderatörü dahi olabilir.

ben açıkçası sitede gram özgür olduğumu hissetmiyorum. ensemdeki nefeslerden bıktım. bir çözüm getirilinceye kadar sözlükten şutlanma pahasına moderatörlerle alakalı yazmaya devam edeceğim, rahatsız olduğum bahsi geçen iki moderatörün de online olduğu zaman aralıklarında protesto ederek yazmayacağım.

saygılarla.
devamını gör...

aramızda ajan gibi dolaşan mod. çevrim dışı takip ediyor. *
devamını gör...

azar azar acıtmadan zamcık zamcık yapın, yaz da geldi sessiz sedasız geçirelim mirim!
devamını gör...

içeriğe bakıldığında, başlığın, peri masalı gibi kaldığı girdi.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim