zaman tüneli

(bkz: no hay problema)
devamını gör...

"isterse dünya şampiyonu olsun ben 70 kg adamdan dayak yemem!"
yersin be savaş. yedirirler adama işte. nereden dedin şu lafı da başına musallat ettin bunları. keşke efendi gibi spor ve beslenme tavsiyeleri vermeye devam etseydin. neden bu kadar ayağa düştün. oğlum ne yapacan gazlasalar vahşi arslanla filan da mı kapışacan! ulan adam profesyonel profesyonel. adam günde 10 saat dövüş idmanı yapıyor. zehir olmuş artık vücut, otomatik refleks şeklinde dövüşüyor. sen sen ol, bir mesleğin profesyonellerine bulaşma artık.
ama bizde adettir. aziz sancar'a twitter'dan dna öğretmeye kalkan bir ülke burası.
devamını gör...

anlaşmazlık olduğunda karşı tarafı alt etmek için tartışmak yerine, sorunu çözmeye odaklı tartışıyorsanız (karşılıklı) bu kaliteli bir ilişkidir. güzel günde herkes herkese en iyi yüzünü gösteriyor zaten asıl kötü günde, tartışmada vs nasıl davranıldığı...
devamını gör...

izmir

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bulgarca, sırpça, hırvatça, makedonca ve boşnakça dilinde 'sorun değil' anlamına gelen kelime öbeği.
devamını gör...

gaza gelmeyecektin kaan. ekmek parandan oldun.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ayak fetişisti erkoların en sık yaptığı şeylerdendir...
devamını gör...

yine berbat hissetmeye başladım. her şey başladığı gibi bitse keşke. tam da başladığı yerde. uzunköprü'de. eski evdeyim. en kötü ve en iyi günlerimi geçirdiğim yerde. arkadaşlıkları başlattığım ve bitirdiğim yerde. hiç bir ilişki için gereken enerjiye sahip değilim. sonsuz bir karanlıkta yok olmayı beklesem böylece. ama izin vermezler. görev bilinci ile kamçılanmaya devam ediyorum. zarar verme, iyi birisi ol, nazik davran. ama bunları düşündükçe daha da biten birisi haline geldim. ölüm bugün değilse yarın yarın değilse de sonraki gün beni dansa kaldıracak ve sonra da adi bir çelme ile mezarıma düşürecekmiş gibi hissediyorum.
devamını gör...

e
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel e buyurun o zaman
devamını gör...

böyle bir şey var gerçekten ama perran kutman asla unutulamaz bence. bazı eski dönem sanatçılarını öldüklerinde ilk kez duymuş oluyorum. efsane oyuncu/şarkıcı vefat etti falan deniyor ve ben ilk defa duymuş oluyorum. yeni kuşak için de belki perran kutman öyle olacak. kutman hep konuşulmak, isminin gündemde kalmasını istiyor mudur acaba? bundan da emin olamayız.

perran kutman zaten aslında oyuncu olmak hayaliyle büyümemiş. onunla yapılan bir röportaj veya söyleşide söylemişti. bir dolmuşçuyla evlenirim, ona yünden bozuk para keseleri örerim. akşam kocam işten dönünce de o keselerdeki paraları birlikte sayarız falan gibi hayalleri varmış.
devamını gör...

tom hanks ve leonardo di caprio gibi iki dev ismi biraraya getirmiş olan 2002 yapımı film.

izlenecekler listemde bu kadar geriye düşmüş olması şaşkınlık verici gerçekten. leonardo'nun gençliği, tom hanks'in karizması, spielberg imzası ve devamlı akıcılığını koruyan konusuyla topyekün hoş bir yapım olmuş.


başrolün tek istediği anne ve babasının tekrar biraraya gelmesi, tekrar zengin olmaları, mutlu olmalarıydı film boyunca. brenda ile gerçekten evlenmek istemesi, bir aileye katılma çabası bir müddet sonra kovalanmayı sevmeye başlayıp kontrolden çıkmasıyla son buldu. nihayetinde annesinin köyünde basımevi kuracak kadar delirdi ve bunları yaparken halen 18 yaşından küçük, flash çizgi romanlarını okuyan bir çocuktu. onca çabaya ve yaşadığı lüksten sonraysa tüm bunları elde edememiş, en dipteki haliyle annesinin yeni sıcak yuvasını ve ufak kızı görmesi, öz babasının ölümünü öğrenmesi travma üstüne travma oldu. adamı otuz saniyelik arka arkaya sahnelerle perişan ettiler.

sahte diplomayla doktorluk yapmasını bir doktor olarak esefle kınayıp izlediği filmlerden yaptığı alıntılarla bir şeyi bilmeden çok şey biliyormuş görüntüsü yayıp diğer doktorlara kendini kötü hissettirmesi ardından gördüğü ilk kırıkta kusmasını işte böyle olursun diye içim eriyerek izledim. niye doktorlar böyle gerçekten. hani avukat olursun, hani yardımcı pilot olursun da pediatrist olamazsın be şampiyon, bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.

baro sınavını nasıl geçtin kısmında sadece iki hafta çalışarak geçtiğini söylemesi aslında onun ne kadar zeki biri olduğunun kanıtıydı sanırım. bir suçlunun diğer suçluların kabusu olması, çaldığından daha fazlasını her yıl kazandıracak bir mesleğe dönüşümünü bilmek keyifliydi bence.

yalnız o değil de frank bey, neden üç çocuk anltsnza brz .s

devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

anlaşılma çabası göstermeden konuşmanıza gerek bile kalmadan sizi anlayan birini bulursanız eğer kaliteli ilişki içindesinizdir.
devamını gör...

perran kutman yılların sanatçısı. yeşilçam’ın en yetenekli kadın oyuncularından. arzu film’de çektikleri, zeki-metin ikilisi ile yaptıkları ve özellikle başarılı dizi projeleri ile (perihan abla & şehnaz tango & hayat bilgisi) bir dönem hafızalarda yer etmişti.

peki şu anda niye kimse onu hatırlamıyor ? hatırlamanız için kadıncağızın ölmesi mi gerekiyor ?
devamını gör...

aile cüzdanı ile tapunun aynı şey olmadığını kavrayamamış tek hücreli kocasına hala insan muamelesi yapan ermiş kişidir.
devamını gör...

(bkz: duvara karşı) kim ne derse desin kaç gündür kendime gelemiyorum…

bir yerlerde birileri benim gibi hissediyorsa mesajıma karşılık versin
devamını gör...

hayatı dövüşmek olan bir adamla, hayatında hiç dövüşmemiş bir adamın kavgası oldu. arkadaşlar her şey tecrübe bu hayatta. kaan artık dövüşmeyi yüzmeye, bisiklet binmeye bağlamış. adam beyniyle değil omurilik soğanıyla otomatik olarak dövüşüyor. savaşsa streoidli bir balon. kavga nedir, gard almak nedir, yumruk atmak nedir, sokak dövüşü nedir dünyadan haberi yok.
davul bile dengi dengine demişler. dövüşmeyi bilen bir adamım. onlarca sokak kavgasına girdim ve yüzümün akıyla çıktım hepsinden şükürler olsun. kaan ile ben dövüşsem yemin ederim daha adil bir maç olurdu. evet kaan beni döver perişan ederdi ama 3-4 tane sağlam darbe de yerdi benden. savaş'ın düştüğü çaresiz acınası duruma düşmezdim. iyi mücadele etmiş biçimde onurlu şekilde dayağımı yerdim, kaan'ı da tebrik ederdim.
bu dünkü kavgaysa bir erkeğin, bir kadına saldırması gibi bir şey oldu. b.k kadar dövüşmeyi bilmeyen bir ceylana, hayatı dövüşmek olan bir arslan saldırdı. siz ne bekliyordunuz sonuç olarak! savaş'a üzüldüm. umarım bu travmayı atlatabilir.
devamını gör...

2 liseliyi abileri çayıra çırakımış gibi bir dövüş beklerdim.

hiç kavga etmemiş erkekler lütfen yorum yapmasın.

güzel bir kavga olmamış tek taraflı bir karşılaşma olmuş

daha profesyonel bir maç ve rövanşını bekliyorum
devamını gör...

hilal cebeci ve kaan kural kavgası daha ilginç olabilirdi. bu benim için haber değeri taşımıyor. *
devamını gör...

gençlik yılları, hiç tanımadığın ve o zamanlar için özellikle ülkemizde pek bilinmeyen quentin tarantino üstat bir film sebebi ile ülkemiz sinemalarına teşrif ederler. ucuz roman adıyla sinemalara giren pulp fiction tarantinonun ikinci uzun metraj filmidir. 2 defa sinemada ,sayısını hatırlamadığım kadarı ile değişik yayın kanallarından izlediğim bu film sayesinde özellikle tarantino ve bu janra yakın filmlere ve yönetmenleri misal robert rodriguez ve guy ritchie yakından takip etmeye başladım. bazı filmler gerçek anlamda insanları çok etkileyebiliyor bana kalırsa da.

bring out the gimp/comanche - pulp fiction theme / jokerrecordings
devamını gör...
daha fazla yükle

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim