zaman tüneli

3310 lükstü be. 5110, 6110 bile lükstü.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
şunu kulllandım ama ben bile inanamıyorum kullandığıma. 3310 çıktığında kuyruksuz telefon çıkmış diyorlardı kuruksuz nasıl çekiyor diyorduk çünkü aklımız almıyordu.
devamını gör...

çok sulu olduğu zaman hem dirseklere kadar akıyor hem de çok pis ve iğrenç sesler çıkartıyor.
devamını gör...

ülkenin tapusu vatandaş olarak bizde. bilinsin istedim.
devamını gör...

laik devletlerde olması gereken müslümandır.
devamını gör...

yazı terapisi olarak geçen bir olay, yarından itibaren başlayacağım. belki yazar olup çıkarım, duygularım yoğun olunca kalemimde güçlü oluyor. hem içimide dökmüş olurum, beğenirsem atarım buraya, eleştirileri değerlendiririm sonra.
devamını gör...

islam coğrafyası yaşadığı çağdan o kadar uzak ki , tüm fizik gerçekliği ile dünya kabak gibi gözünün önünde durmasına rağmen salt metafizik ayrıntılarda öyle bir boğulmuşlar ki dünyaya kısa vadede ne rasyonel, ne imajinatif ne de aydınlamacı bir katkı sağlamaları mümkün görünmüyor. çağı ile arasındaki makas çok ciddi bir biçimde açıldı.

çağı tanımlayan hiçbir kavramları yok. küfür ettikleri mevzularda da , destekledikleri mevzularda da karşı tarafın argümanlarını kullanarak iş görüyorlar. bu yüzden herhangi bir konuda fikir danışılması gereken insanlar listesinde maalesef müslümanları göremiyoruz . misal nanoteknoloji ve ya yapay zeka konusunda danışılacak bir tane müslüman ismi veremez kimse.

akademik dünyamız desen rezalet durumda. müslüman ülkelerdeki üniversitelere avrupa'dan gelen bir tane bile öğrenci yok. bilim kimsenin tekelinde değildir eğer gerçekten dünya kalitesi üstünde eğitim veren kurumları olsa müslümanların oralara dünyanın her yerinden öğrenci akar ve işte o zaman başardık diyebiliriz ama yüzüne bile bakan yok eğitim kurumlarının.


gelelim lgbt meselesine. islam dünyasının buna karşı oluşu gayet doğal ve olması gereken de bu , ama bu konuda da dünyaya meydan okuyucu yeni bakış açısı geliştirmiş değil müslümanlar. hepsini geçtim bir müslüman olarak herhangi bir gay'e söyleyebilecek tek kelimesi dahi yok küfür etmekten başka. lgbt'ye hitap edecek bir dil geliştirmekten bahsetmiyorum bile, öyle bir dile zaten kafa yoran yok da söyleyecek tek bir kelime dahi olmamasından bahsediyorum.

müslümanlar her konuda olduğu gibi bu konuda da yalancı bir örtü inşa etmişler ve o örtü vasıtasıyla fazlasıyla müphem söylemlerle dayatma yapmaya çalışmaktan başka hiçbir şey yapmıyorlar. sorgulama sitemlerinin tamamını tektipleştirmişler ve akli olmaktan tamamen çıkarmışlar.

bu da çağını tanımlayan, yorumlayan ve çağına teklif sunan insan tipi yerine , başkasının gökyüzüne bakan başkalarının kavramları ile kendini tanımlamaya çalışan karşı çıkışlarında da boyun eğişlerinde de asla kendi çanağını kuramamış ve başkalarının çanağını yalamaya devam eden insan tipi oluşturmaktan başka bir şeye yaramıyor.
devamını gör...

1989-2002 yılları arasında yayınlanan bizimkiler adlı televizyon dizisine 1997 gibi dahil olan karakter...
şair cenap desek daha doğru olur.
yoksa, ''cenap abi'' de diyebiliriz, neden olmasın?
hatta cenap abi, ''cenap bey''den daha uygun da olabilir.


kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
işte bu nev-i şahsına münhasır karakter, rutkay aziz tarafından canlandırılmıştır ve evet, parayı idare etme noktasında sıkıntıları olduğu doğrudur.
günübirlik yaşar.. yediğine, içtiğine bakar..
kendisini büyük bir sanatçı olarak görür, o şekilde yaşar.
''kendisini o seviyelere getiren'' halkına karşı da son derece bonkördür..
aynı şekilde, birlikte yaşadığı ''ibrikçi'' sıtkı'yı da çok başarılı ve üstün yetenekli bir ressam olarak görür.

entelektüel biri olmanın yanında, birinci kalite bir ''don juan''dır da..
kadınlar, kağıt üzerinde taparlar kendisine fakat icraat?
cık!
belki birazcık.
para olduğu zamanlarda, kısa mod aşna fişneler..
o kadar.

para yok para!
100 mark bahşiş vermiştir mesela bir keresinde... kime?
kapıcı cafer'e.
hangi hizmet karşılığında?
iki adet valizi, arabadan eve taşıdığı için.
emekçi bir insandır cafer, o'nun için.
aslında sadece hakkını vermiştir..
toplamda bir vosvos parası bahşiş vermiştir cafer'e, almanya'dan istanbul'a gelip, apartmana ilk taşındığı zamanlar...
sonrası hep geçim sıkıntısı tabii...
hatta yokluk, açlık..
gece vakti evin ışıklarını açmadığı zamanlar olmuştur cenap'ın, alacaklılar kapıya dayanmasın diye.

para olmadığı zamanlarda özellikle, cafer'in de güzellikleri olmuştur tabii..
hatta cenap, dizinin son bölümlerine doğru, eksi bakiyeye geçmiş bile olabilir, cafer'le olan alacak verecek meselelerinde..

çünkü bitmek bilmeyen geçim sıkıntısı nedeniyle, cafer'e kadar düşmüştü her ikisi.
hatta bir keresinde; ''hapse girsek daha iyi olur'' demişti ibrikçi'ye; en azından günde üç öğün yemeğimizi yeriz.''

aslında temel felsefe şu cenap'ta; ''ölmüş eşek, kurttan korkmaz!''
''ne yapacaklar, bizi öldürecekler mi?''
bu doğrultuda da, sürekli borç yapar herkese... hatta dümenler uydurur..

fakat tüm bunları, temel ihtiyaç malzemeleri için yapar.
hayatta kalmak için yani.
kira parası, elektrik, su..
yeme içme..

işler iyi gitmemiştir sadece...
radyo işi pek tutmamıştır.. kitap da satmamıştır.
yaşam arkadaşı ibrikçi'nin tabloları ise çok ucuza gitmektedir..
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
(radyo programı yaparken)

malum, ekonomik kriz dönemi!
1994'teki krizden sonra 2000 ve nihayet 2001'de yaşanan krizler, sanatçıları da ekonomik anlamda çok etkilemişti.
cenap bu noktada, kemal derviş'ten çok umutluydu aslında.
iyimser düşünüyordu hep.. ''düzelecek elbet'' diyordu.
en azından, kapıcı cafer'e olan borcunu kapatabileceğini düşünüyordu.
sanırım ilk hedefi buydu.

velhasıl, cenap abi, sevdiğimiz bir abimizdi. janti adamdı, adabı giyinmeyi çok iyi bilirdi...
toplumdaki her kesimden insanla, çok rahat iletişim kurardı.. ikna kabiliyeti müthişti ve kendisini sevdirmeyi de iyi becerirdi.
yanlış zamanda geldi işte istanbul'a, almanya'dan...
çok seviyordu ama istanbul'u, ne yapsın?

bakın neler dökülüyor ağzından, kız kulesi'ne karşı içi boş lavaş yerken;
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bir hukukçu kadın çıksa da bana kol kanat gerse :(

çok küfür yiyorum erkeklerden. korku dolu gözlerle sözlükte entry giriyorum hep..

lucii honeyyy dese.. efem desem..

'geçti biriciğim' dese..

off aşk bu'dur işte.. bence bu'dur.
devamını gör...

ülkemizdeki cehaletten nasibini almış olan aşılar grubudur.

yıllarca ilmek ilmek işlenen aşı programını devrini devranını öptüğüm gericiler yüzünden ve düzensiz göç dalgası yüzünden yitirmiş bulunmaktayız a dostlar. bitmiş* kızamığı hortlatmayı başardılar.
devamını gör...

bir çiçek olsam olmak isteyeceğim çiçek.
devamını gör...

zat-ı şahaneleri eski sevgilim olmakla beraber biz ayrıldıktan sonra ortak arkadaşımızla evlenip amsterdam'a yerleşmiş hayatını da orada sürdürmektedir.

şu başlık bir şişe rakıya oturturdu ya hadi neyse.
devamını gör...

karbonhidratlardan sağlanan bir bileşik. depolandığı yere göre değişik fonksiyonlara sahiptir. daha çok kas ve karaciğerde depolanıp kas faaliyeti ve egzersiz için enerji sağlar.
devamını gör...

bugün bildiğimiz anlamda şeriat çok yeni bir kavram.

1800 'lerden daha önce kimsenin derdi olduğunu da sanmıyorum. islam coğrafyası fiilen işgal edilmeye başladığında , müslüman topraklarında kafir postalları gezmeye başladığında çok radikal bir tepki olarak şeriat devleti diye bir şey doğdu.

o zamanki şartlarda yok olma ve tarihten silinme tehlikesi ile karşı karşıya olan müslümanar bu sert ya herro ya merro kafasıyla ortaya attıkları düşüncelerde haklı olabilirler .
devamını gör...

saygı çerçevesinde yapılması mümkün olan eylem. birkaç sene önce hakaret, küfür vs olmamakla birlikte sadece ukala tavırlarıyla yaptığım çeviride yanlışlık olduğunu iddia eden bir avukat ile kavga etmiştim. çevirimde yanlışlık olmadığını ama gerekirse revizyon yapabileceğimi belirtmekle birlikte kendisine yaptığım çeviriyle ilgili öyle argümanlar sundum, öyle referanslar gösterdim ki ikna olup benden özür dilemek zorunda kaldı.*
devamını gör...

tam olarak şu saatler. duygusal bir dönemimdeyim şu ara. saçlarımın okşanmasına ihtiyacım var.

aşırı seksi bir hanım yazar çıksa da hemen aşık olsam.

kalbim ağrıyo :(
devamını gör...

tabii ya bizim bu ülkenin bir karışında bile payımız yok zaten hepimiz birinin ülkesinde geziyoruz. bu kafayla ağrı dağına bile çıkamayız biz millet marsa kondu bile. hadi bakalım siz ülkenin kimin olduğuna tartışmaya devam edin.
devamını gör...

kadıköy rasimpaşa mahallesine bağlı, kadıköy çarşısının batısında, sessiz, sakin, huzurlu, kadıköy çarşı ve moda gibi hareketli, kalabalık ve karmaşık olmayan ve çoğunlukla eski evlerin bulunduğu semt. sokakları genellikle denize çıkar. kadıköy rıhtıma, ayrılık çeşmesi'ne ve haydarpaşa garına da çok yakındır.
devamını gör...

"şeyh sait'e verdiğim esrarengiz ayar"
-mustafa kemal atatürk.
devamını gör...

vincent van gogh : eski kulağı kesiklerden

önceden yapıldıysa affola...
devamını gör...

felsefe bölümünde güzel kız ne arar la? hepsi terörle mücadele polisi gibi eşgal eşgal tiplerdi. zaten prensip olarak aynı iş yeri , aynı sınıf, aynı mahalle gibi yerlerdeki kızlarla normal insani diyaloglar dışında bir iletişimim olmadığı için hiçbirini merak da etmedim.

fakültenin en güzel kızı dersen o da amerikan dili ve edebiyatında okuyan 185 boyunda yarma gibi bir kızdı. tanışmışlığım vardı kendisi ile ama şimdi muhtemelen abd'de falan yaşıyordur. türkiye'de yaşarken bile pek türkiye'de yaşamıyordu zaten.
devamını gör...
daha fazla yükle

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim