zaman tüneli

severiz
müge anlı 10/10
esra erol 8/10

bazı hastalıklara karşı yapılması yasal zorunluluk gerektiren aşılardır. çiçek, difteri, tetanos, çocuk felci aşıları zorunlu aşılardır. genel olarak karma şekilde çocuklara uygulanır.

timur - yıldırım beyazatın savaş tekniklerini hile olarak görüp ağlaması

mabel matiz’in fatih albümündeki en güzel şarkısı.

“ şarabım burada sensiz
harap oldum, bak, masam özensiz”

buradan

la olsaydı keşke.

her şeyi bilmek, hiçbir şey bilmediğini kabul etmekle başlar. de mi lan soki?

yaşadığımı hissettiriyor
bazen ay ölecek miyim korkusu
neyse bana bir şey olmaz rahatlığı
kapanış

seni düşünüyorum diye bir şiiri vardır.

"tkp’m benim,
seni düşünüyorum.
sen dünümüz, bugünümüz, yarınımızsın,
en büyük ustalığımız,
en ince hünerimizsin.
sen aklımız, yüreğimiz ve yumruğumuzsun.
dünyada bir anılır şanlı soyun var :
sen küçük kardeşisin vkp’nin.
sen bana bugün
mübarek alnındaki yara yerinle
ve işçi bileklerinde zincir izleriyle göründün.
yürüyorsun dimdik, pırıl pırıl.
ömrümde yalnız seninle
ve senin safında olmakla övündüm,
bacımınkiler gibi gök gözlü şehrim,
istanbul’um,
seni düşünüyorum.
oturmuşum deniz kıyısına,
bakıyorsun limana giren amerikan zırhlısına.
hastasın, açsın, öfkelisin.
o da bakıyor sana,
hem de nasıl,
efendinmiş,
patronunmuş,
sahibinmiş gibi itoğlu it.
bozkırdaki tarlalar sizi düşünüyorum.
belki karasapanla sürülürdünüz,
kavruk olurdu ekininiz,
kavruktu mavruktu, buğday idi ya,
amerikan şimdi beton dökmüş oraya,
ölüme uçak alanı yapmış sizi.
uzun uzun şoseler sizi düşünüyorum.
üstünüzden kervan geçmez, kuş uçmaz,
ölmeğe, öldürmeğe gidilir yalnız.
seni düşünüyorum tornacı rahmi.
belki bu sabah basıldı evin,
belki şimdi birinci şubedesin,
kolların kelepçeli arkadan,
kan içinde yüzün gözün.
biliyorum söyletemezler :
'barış yolu' dergisini kimden alıp dağıttığını.
seni düşünüyorum hasan oğlu hüseyin.
mangalardan birinin bilmem kaçıncı eri. selam vermedin diye,
çipil teğmen, basıyor tokadı sana. sen sımsıkı duruyorsun,
yüzünde beş parmağın yeri. biliyorum hasan oğlu hüseyin
kaçacaksın, katletmiye gitmeyeceksin korede kardeşlerini."

vkp diye bahsettiği vietnam komünist partisidir.

yıldırım beyazid - timurun ankara savaşında hile yapması

altı üstü ortalama 0-70 sene aralığında belirli bir mekan formunda ömür tüketen canlılarız. neyi ne kadar bilebilirsin ki bu kadar kısa zamanda?

yaygın olarak bağışıklığın direncini, kısmen ya da tamamen kaybetmiş vakalarda enfeksiyona sebep olan etkenlerin doğal bariyerleri aşıp kan yoluyla tüm vücuda yayılması olarak tanımlayabiliriz.

enfeksiyon etkenine yoğun ve sürekli maruziyet durumu da tek başına sepsis tablosunun oluşumuna sebep olabilir.

ani bilinç değişiklikleri, düşük tansiyon(100mmhg altı) ve normalin üstünde soluk alıp vermeyle belirtilerini gösterir.

inatçısı septik şoka götürür ki bu ziyadesiyle ölümcüldür. kanda birikmiş laktik asit bulgusu tansiyonun 65mmhg altına inmesi ve ilaca yanıt alınamaması gibi bulgu ve sonuçlarla seyreder. sıvı takviyesi, enfeksiyona özgü ilaç, baktın hiç olmuyor bazı organları gözden çıkarmayı kabul ederek ona uygun geniş spektrumlu ab ile hastayı stabilize etmek amaçlanır.

magazinsel olarak nejat işler'in zamanında başına gelen septik şok hadisesidir. yanlış bilmiyorsam kangren nedenli iki parmak ucunun kaybı ile azraile bir selam çakıp geri gelmiştir.

televizyon.



buradan

performansı etkilemiyormuş. iyotsuz kalabileceğimi de öğrendim artık. sallaaa gerisini.

türkiye'de ev içinde, hane içinde çocuk annesini öldürüyor, adam karısını öldürüyor, baba kızını öldürüyor. netice itibariyle ölen öldüğüyle kalıyor. fantezi olsun diye çoğumuzun ekran karşısına geçip seyrettiği kadın kuşağı programı işte bu acı gerçekleri yansıtıyor. her kanalın neredeyse bir kadın programı oldu. ölümler, öldürmeler normal hale getirildi. bu ülkede kadın ölümleri üzerinden de akıl almaz bir algı kontrolü yaşanıyor.

akrabaları olmak. gerçek hayatta ki gibi. akrabalar arasında dümbükler, artizler, elitler, bilgeler, sevimliler, sevimsizler olduğu gibi. burada da her çeşitinden var. güzel böyle. aferim

uluslararası geçerliliğe sahip, ingilizce dil seviyesini belirlemek için yapılan sınav.
aylardır "yarın kesin başlıyorum!" diyerek sürekli çalışmayı ertelediğim sınav aynı zamanda. yurt dışındaki okullar için kaç başvuru dönemi kaybettim bilmiyorum. artık çok geç olmasın ve yarın kesin başlayayım en iyisi.*

dün bügunden güzeldi. yarın daha kötü olma.

"insanlar asla söyledikleri kadar meşgul değillerdir. insanların öncelikleri vardır. ve bazen sıra sana gelmez."

çok iş görüyor.

fotoğraf : sabine weiss
sortie de metro
paris, 1955.

dünyada toplam nüfüsun sadece yüzde 5'i twit atıyormuş. o yüzde 5 'in de sadece yüzde 20 si yoğun twit atıyormuş geri kalan yüzde 80 'i de tv seyreder gibi seyrediyormuş.

yani birbirine benzer yüzlerce twit görünce sanki insanların büyük bir çoğunluğu aynı şekilde düşünüyormuş gibi anlaşılıyor ama altı üstü toplasan hepsi en fazla 10 bin kişi. o da zaten asosyal sakat tiplerin , sürekli anonim takılarak ona buna havladığı ve ya yoğun bir biçimde gruplaşarak psikopatça saldırdığı bir mekan. böyle bir mekanda da zaten lağımın içine çekilmek istenen sürüyle hamido var. ara sıra bu hamidolar da bir şey anlatmaya çalışıyor ama o zavallılar da ne anlatsa boş.