zaman tüneli
sözlük yazarlarının güncel maddi durumları
kendine kadar zengin, akmasa bile doldurur.
devamını gör...
seshayvani ile sahne arkası
abi o müzik camiasına metalinden nesine kadar bir şey anlatamazsın zaten adamlar duymak istediklerini duyacaklar.
zamanında bizim arkadaşlar bir yarışmaya katılmak üzere kayıt yapacaklar. ben de ankarada kafam bir dünya yani sarhoşum beni aradı dedi ki "abi bizim davulcu sakatlandı yardımcı olur musun?" dedim olurumda hiçbir hazırlığım yok ne çalacağım demiştim. stüdyo sabaha kadar bizim hücum kayıt yardır istediğin gibi dediler.
abi çok soft bir coverı benim yüzümden hayvan gibi sertleştirmek zorunda kaldı çocuklar üstüne hiçbirimiz nasıl bir ton çalacağımızı falan kimseye söylemedi.
ertesi gün işte sabah aldığımız tüm kayıtları dinliyoruz üç aşağı beş yukarı aynı ama davul hep sert geliyor sesi mesi ayarladılar. stüdyoda başka bir grubun vokali (atmosferik yaprak metal yapıyordu o yıllarda o zat.) bu kayıttan bir bok olmaz demişti çocuklara. lan hepimiz biliyoruz durumu ben sarhoş kayda gelmişim zaman öğlen 12 yetişecek diye gece 12 den sabah 6 ya kadar davul çalmışım her yanım ağrıyor yeminlen öyle olmasa orada bahadır uludağlar benden efsane bir dayak yiyecekti.
sonuç? o yıllarda sosyal medya bu kadar yoktu yarışmada seslerini de duyurmuşlar ama tahminim benim çalma stilime uyamayan davulcu yüzünden bir miktar batırmışlar buna rağmen 3. oldular. gencecik çocuklar barlarda çaldı falan ama müziği bı rakmadı.
ha bunu nasıl sağladım. "size birisi kötü olmuş yada yapamazsınız diyorsa kendi potansiyelinden bahsediyordur."
zamanında bizim arkadaşlar bir yarışmaya katılmak üzere kayıt yapacaklar. ben de ankarada kafam bir dünya yani sarhoşum beni aradı dedi ki "abi bizim davulcu sakatlandı yardımcı olur musun?" dedim olurumda hiçbir hazırlığım yok ne çalacağım demiştim. stüdyo sabaha kadar bizim hücum kayıt yardır istediğin gibi dediler.
abi çok soft bir coverı benim yüzümden hayvan gibi sertleştirmek zorunda kaldı çocuklar üstüne hiçbirimiz nasıl bir ton çalacağımızı falan kimseye söylemedi.
ertesi gün işte sabah aldığımız tüm kayıtları dinliyoruz üç aşağı beş yukarı aynı ama davul hep sert geliyor sesi mesi ayarladılar. stüdyoda başka bir grubun vokali (atmosferik yaprak metal yapıyordu o yıllarda o zat.) bu kayıttan bir bok olmaz demişti çocuklara. lan hepimiz biliyoruz durumu ben sarhoş kayda gelmişim zaman öğlen 12 yetişecek diye gece 12 den sabah 6 ya kadar davul çalmışım her yanım ağrıyor yeminlen öyle olmasa orada bahadır uludağlar benden efsane bir dayak yiyecekti.
sonuç? o yıllarda sosyal medya bu kadar yoktu yarışmada seslerini de duyurmuşlar ama tahminim benim çalma stilime uyamayan davulcu yüzünden bir miktar batırmışlar buna rağmen 3. oldular. gencecik çocuklar barlarda çaldı falan ama müziği bı rakmadı.
ha bunu nasıl sağladım. "size birisi kötü olmuş yada yapamazsınız diyorsa kendi potansiyelinden bahsediyordur."
devamını gör...
seshayvani ile sahne arkası
kulaklığı çıkardım, sesi de açtım, hastamla beraber dinliyoruz. kaosu iliklerimize kadar hissediyoruz şu an, bi tarftan da kakaolu blenderize diyet mama ile besleniyoruz.. muhteşem karmaşık bi gece.
devamını gör...
filistin benim meselem değil
tercih meselesidir, kimseyi bizim gibi düşünmüyor diye suçlayamayız.
iki tarafıda dinliyorum iki tarafa da hak veriyorum. benim ülkemin haline bak diyen de haklı, insan olmak yeterli diyen de.
ben tarafımı seçtim zaten şu durumda yapabilecek başka birşeyim de yok. elime silah alıp karşılarına dikilemediğime göre kendi imkanlarıma göre ne biliyim kahvesini içmem, deterjanını almam en azından bunu yapabilirim. karınca misali suyu ateşe yetiştiremesem de en azından yolunda ölürüm. filistin için değil insanlık için, vicdanım için.
iki tarafıda dinliyorum iki tarafa da hak veriyorum. benim ülkemin haline bak diyen de haklı, insan olmak yeterli diyen de.
ben tarafımı seçtim zaten şu durumda yapabilecek başka birşeyim de yok. elime silah alıp karşılarına dikilemediğime göre kendi imkanlarıma göre ne biliyim kahvesini içmem, deterjanını almam en azından bunu yapabilirim. karınca misali suyu ateşe yetiştiremesem de en azından yolunda ölürüm. filistin için değil insanlık için, vicdanım için.
devamını gör...
kadınlar erkek değildir
tüm insanlık juninho'nun dünyanın en iyi frikikcisi olduğu hususunda hem fikir. dünyanın hem fikir olduğu ikinci konu olabilir. tarihe mi tanıklık ediyoruz ne?
devamını gör...
bekir bozdağ
kusura bakmasın da hiçbir sakınca yok, çok itici bir tipi var.
devamını gör...
romantik komedi tadında aşk yaşamak isteyen güruh
bu memlekette romantik komedi gibi aşk yaşamak isteyen bir güruh var. ellerinde salak yaz dizisiyle, kalplerinde ben de öyle sevilmek istiyorum yaa cümlesiyle gezen bir topluluk... sanki hayat, noel baba'nın kredi kartıyla paris tatiline giden influencer dizisiymiş gibi davranıyorlar.
oysa gerçekte aşk, romantik komedi değil; faturası ödenmemiş bir trajikomedi. romantik komedide erkek yağmurun altında “seni seviyorum” der, bizimkinde yağmur altında dolmuşa binemez. romantik komedide kadın sinirlenince kapıyı çarpıp çıkar, bizimkinde çıkarken kapı kolu elinde kalır.
ama bu güruh hala inatla doğru kişi gelecek diyor. kardeşim, doğru kişi zaten kimsenin evine uğramıyor; o da evde depresyon çayı içiyor, kendini bulmaya çalışıyor.
pragmatik aşkın incelikleri
bu güruh romantizmle beslenir ama pragmatizmle yaşar. bir yandan gerçek aşkı ararlar, bir yandan maaşı, arabası, duygusal zekâsı yüksek bir ceo listesi tutarlar.
hani aşk göz görmeyince güzeldir derler ya… bunlarınki banka hesap ekstresine bakmadan başlamıyor.
mesajlara geç cevap verdi, ilgisini kaybetti diye yorum yapanlar, evlilik teklifine bu yüzük biraz küçük ama olur diyenlerle aynı ekoldendir.
bunlar için aşk; bir duygusal yatırım fonudur.
getirisi düşükse bitmesi gerekiyordu zaten diye açıklanır, yükselirse ruh eşimdi denir.
bu güruh, aşkı trajedi sanıp güldürür; güldürüyormuş gibi yaparken ağlar.
biri artık kimse duygusal değil der, sonra story atar: biri bana çiçek alabilir mi, enerjim düştü.
biri erkekler hep aynı der, ertesi gün belki o farklıdır”diye mesaj atar.
bu sahnede nietzsche’yle bridget jones yan yana oturur, popper fonda aşk da falsifiye edilebilir diye mırıldanır.
sonuç: hepimiz romantik komedi artığıyız
aşkın kendisi değil, fragmanı ilgimizi çekiyor artık.
kavga etmeden dram, ağlamadan bağ kurulamıyor.
bir taraf beni tamamla diyor, öbürü ben eksik değilim, sadece insanlar değişik diyor.
sonuçta herkes birbirini romantik komediye benzetmek istiyor,
ama final sahnesi hep aynı:
ışıklar söner, ekran kararır, ve herkes kendi karanlığında replay tuşuna basar.
oysa gerçekte aşk, romantik komedi değil; faturası ödenmemiş bir trajikomedi. romantik komedide erkek yağmurun altında “seni seviyorum” der, bizimkinde yağmur altında dolmuşa binemez. romantik komedide kadın sinirlenince kapıyı çarpıp çıkar, bizimkinde çıkarken kapı kolu elinde kalır.
ama bu güruh hala inatla doğru kişi gelecek diyor. kardeşim, doğru kişi zaten kimsenin evine uğramıyor; o da evde depresyon çayı içiyor, kendini bulmaya çalışıyor.
pragmatik aşkın incelikleri
bu güruh romantizmle beslenir ama pragmatizmle yaşar. bir yandan gerçek aşkı ararlar, bir yandan maaşı, arabası, duygusal zekâsı yüksek bir ceo listesi tutarlar.
hani aşk göz görmeyince güzeldir derler ya… bunlarınki banka hesap ekstresine bakmadan başlamıyor.
mesajlara geç cevap verdi, ilgisini kaybetti diye yorum yapanlar, evlilik teklifine bu yüzük biraz küçük ama olur diyenlerle aynı ekoldendir.
bunlar için aşk; bir duygusal yatırım fonudur.
getirisi düşükse bitmesi gerekiyordu zaten diye açıklanır, yükselirse ruh eşimdi denir.
bu güruh, aşkı trajedi sanıp güldürür; güldürüyormuş gibi yaparken ağlar.
biri artık kimse duygusal değil der, sonra story atar: biri bana çiçek alabilir mi, enerjim düştü.
biri erkekler hep aynı der, ertesi gün belki o farklıdır”diye mesaj atar.
bu sahnede nietzsche’yle bridget jones yan yana oturur, popper fonda aşk da falsifiye edilebilir diye mırıldanır.
sonuç: hepimiz romantik komedi artığıyız
aşkın kendisi değil, fragmanı ilgimizi çekiyor artık.
kavga etmeden dram, ağlamadan bağ kurulamıyor.
bir taraf beni tamamla diyor, öbürü ben eksik değilim, sadece insanlar değişik diyor.
sonuçta herkes birbirini romantik komediye benzetmek istiyor,
ama final sahnesi hep aynı:
ışıklar söner, ekran kararır, ve herkes kendi karanlığında replay tuşuna basar.
devamını gör...
seshayvani ile sahne arkası
yok, arka planda çalmaya devam ediyor sessizce dinliyorum
devamını gör...
bir üstteki yazar hakkında düşünülenler
hiç tanımam ama içsel bir saygı var kendisine karşı, karakteristik ve eylemsel bir kaliteye sahip olduğunu düşündüğüm yazardır ve yanıldığımı düşünmüyorum.
devamını gör...
anın fotoğrafı
devamını gör...
seshayvani ile sahne arkası
hele şükür seshayvanı'ndan bir şeyler dinleyebiliyorum.
daha önce çaldıysan kusura bakma.
daha önce çaldıysan kusura bakma.
devamını gör...
seshayvani ile sahne arkası
keyifli yayınlarrr…
devamını gör...
yazarların hayalindeki türkiye
benim ve ailemin zengin ve sağlıklı olduğu bir türkiyede memleketimde keyif sürmek istiyorum sadece. üretim odaklı girişim fikirlerim var zaten vatana faydalı olacak üretim işleri.
devamını gör...
bekir bozdağ
bir şeye dönmüş ama cikartamadim. neydi o ya, dilimin ucunda ama neyse.
devamını gör...
bir üstteki yazar hakkında düşünülenler
kavgayı sevmemesi öfkesini kontrol ettiğini gösteriyor. takdir edilesi…
devamını gör...





