zaman tüneli

(bkz: sözlüğün en güzel kadın yazarı olduğunu düşünen kadın yazarı)

her başlıkta cinsellik teması yazana göre bir tıkın bir altı iyidir.. bir çay içebiliriz.

açlığı diline vurmuyorsa demek...

tanımların çoğunu okudum, kimse gerçeği bilmiyormuş.

ikisinin birlikte olup olamayacakları tartışmasından önce, bir "mükemmel insan"ın 'olabileceği bile' tartışmalı ve göreceli bir konudur. keza ola ki bu önerme doğruysa bile, olamama gerekçe ve nedenleri, acep onların mükemmelliklerinden mi, yoksa kendi dışındaki nedenlerden mi kaynaklıdır nereden bileceğiz.
dolayısı ile, çehov'un bu tespitle gerçekte tam olarak neyi anlatmak istediği bile tartışmaya açık sayılmalıdır.
kimbilir belkide çehov, eğer iki mükemmel insan (bile), biraradalığı/birlikteliği başaramamışlarsa, demek ki bunlardan ya en az biri mükemmel değildir, yahut gerçek yaşam mükemmelden yana olamayacak bir gerçekliktedir demek istiyor.

reklamlardan tanım yazmak okumak çok zor.
şimdilerde başka sorunlar da çıktı, başlığa tıklıyorum, daha önce baktığım başlığa gidiyor. acaba tarayıcı ile mi alakalı bilmiyorum ama chrome kullanıyorum.
en üstteki reklam sayesinde(!) arama kısmında bir başlık aratırken ne aradığı görmek imkansıza yakın.
sözlüğü zaten instagram niyetine kullanıyor yazarlar.
bu kadar eziyeti çekmeye değecek bir yer değil.
daha doğru düzgün bir sosyal mecra önerisi olan varsa dm'den yazabilir.

bir türlü açamadığım başlık. her denediğimde benim nickaltına atıyor.

akşam arabayı göremedim otoparkta. neyle geldim lan ben buraya dedim. yoldan birini çevirdim geldim eve. araba burada da değil. arabayı kaybettim. allah'ım napiyim çıkıp arayayım mı yoksa bekliyim mi derken mature komşu kuru patlıcan dolması yapmış. resmen deus ex machina. eve davet etmesini beklemedim kaldı ki bu hikaye twitterdakiler gibi bitmeyebilirdi. cinsellik benim planlarımda yok. muhtar şahit onla hiç yakınlaşmadık.

kadın diye beta lena'yı engelledim. paronayak deli'nin içtiği mental siyahı kahvelerden anladığım kadarıyla o da bazı şeyleri silmiş. scare desen....... demiyim ya her an beni meze edecekmiş gibi. bi tuhaflık seziyorum onda. cinselliği başkalarına devredip onların bedeni üzerinden gelir elde etme peşinde gibi. nick vermeden seslenseydim keşke. sadece zor bi anımda daisyderin'e atletli foto attım. o da içime oturdu. sürekli gündeme getiriyorum bi kişi de aydınlatmadı konuyu.

neyse dolmayı kedi gibi kucağıma alıp minik minik öperek geçtim mutfağa. nar ekşisiyle göz göze geldik. durex bana bakarak yazmış uzayan zevk'i. ondan önce de gruptakilerle leş ötesi bi kayıp araba mizahı çevirmiştik. tam yemeye başlarken arabamın resmini attılar. gölgeye park edeyim derken saklamışım arabayı. normalde 1-1 giden mücadeleyi patlıcan sayesinde çevirdik :)

bi kere kavunla odada baş başa kaldım ve olaysız dağıldık. gururla söylüyorum bunu.

as kadrosu denilecek 11 kişi yok bu takımın. ideal 11 dediğimizde bile aslında iki üç adamın sıkıntıları var.

2 stoperle tüm kulvarlarda gitmeye çalışıyoruz, beğenilmeyen nellson vari bir adam yok. hangisi çıksa arda ya da metehan girecekti, metehan başka yere girdi, arda desen ne zaman girse giren bize giriyor. lemina'yı oraya çekiyorsun, orta saha patlıyor. zaten lemina oynadığında iyi adam olmasına rağmen 1 maç varsa 3 maç sakat.
aynı şekilde jacobs bir varsa beş yok. zaten tek iyi özelliği hızı, orta yok çalım yok şut yok, bir maç iyi oynamıştı oh be dedik, öbür maç kayıplara karışıyor, bir bakıyorsun sakat. alternatifi zaten iki ay cezalı. e öteki tarafa baksan beğenilmeyen kaan sakatlanarak alternatif olmaktan komple çıktı, singo desen mayına bastı herhalde, o da bir maç varsa 2 hafta tatil yapanlardan. yine döndük bekimiz olmayan yıllara.

torreira lemina gibi olsa ayvayı yemiştik. herif her maç 90 dk oynuyor. zaten bunların yedeği yok. kanatlarda barış sane ikilisi ona keza. kanat olarak alinan sallai'yi bek yaptık, zaten matah yeteneği yoktu hepten köreldi. forvetinin alternatifi yok, olan da sık sakatlanıyor, zaten saçmasapan bir turnuva için bir ay gidecek.

yönetim bunları hiç mi düşünmedi. cidden icardi'ye mı güvendiler osimhen gidince oynar diye. son iki senedir halini görmemişler miydi.
zaniolo gibi adamı tutmayıp ahmet almak nedir.

geçen sene avrupa ligi bu sene şampiyonlar ligi, 3 galibiyet ile başlayıp ilk 8 hesapları yapıp sonra aynı sebeplerle çöküyor, ilk 24'e tutunma hesapları yapıyoruz. bu halde gruplardan çıksak nolur, ilk turda elenicez. sıkıldık artık, en iyisi hiç gitmeyelim avrupa'ya. boşuna heveslendirmeyin.

bunu bir siyonist sevicinin iddia etmesine götümle bile gülemedim o derece yani.

genelde laf olsun diye söylenir

dostane bir söz insanın içini ısıtır

iktidarların ve onların ateşlediği kişilerin yaptıklarını veya yaptığı iddia edilen mevzuları tüm herkesin üzerine yıkmak net aptallık.

" kuramsal olarak eksiksiz bir mutluluk olanağı vardır: içimizde yok edilemez bir varlık olduğuna inanmak, ve ona ulaşacağım diye çaba harcamamak."
aforizmalar, sayfa:24, franz kafka.

halbuki ingiliz olsaydık ne güzeldi. uygarlık, demokrasi, fen, teknik ne ararsan var adamlarda.
kuzey amerika kıtasını ve avustralya'ya kıtasına uygarlık götürmüşler, hindistan'da 100 milyon insanı daha iyi bir dünyaya göndermişler, iki "cihan" savaşı çıkarmışlar ama o kadar kadı kusur kızında da olur değil mi?
hele çıfıt terör örgütü'ne ne demeli. avrupa'dan amerika'dan getirilen milyon tane çıfıtla ortadoğu gibi bir cehennem çukurunda bölgenin tek demokraaağsisini ve layik devletini kurmuşlar. gerçi onlar da elalemin topraklarının üstüne silah zoruyla çökmüş, milyonlarca insanı toplama kamplarına tıkmış, ülkelerinde bir apartheid rejimi kurmuşlar ama o kız kusur kadısında da bulunur. maksat yağma yapmamış olmak.
kahrolsun yağmacı türkler.

adı galatasaray ile geçiyor. şahsen arap takımlarına devasa ücrete gitmesi daha olası diye düşünüyorum. ama son yıllarda getirdiğimiz isimlere bakılırsa alması çokta zor değil. ama ben alınmasını istemem. başarı istiyorsak, hele hele avrupa'da başarı istiyorsak emeklilik ikramiyesi arayan topçu almaktan kurtulmamız gerek.

ilkay kötü topçu mu değil ama adamın vücudu gitmiyor, üç günde bir maç temposunu kaldıramıyor. bir ilkay daha mı alalım. salah'ı getireceksin ne kadar oynayacak, 1 bilemedin 2 sene. sonra gene adam arayacaksın. her sene sil baştan kadro mu kurulur. muslera'da olduğu gibi genç adam bulmaya çalış ki belki 5-10 seneni garantiye al.

sene başında 50 milyon denen barış'ı verip gelen parayı da 1 sene için salah'a verelim mantıklı mı geliyor size. ne barış'ı ne yunus'u salah için değişmem şuan, çünkü gençler. böyle böyle maddi olarak da batıyoruz. bmw'ye binicem havasıyla sıfır egea'yı takas edip sanayiden çıkamayanlar gibi mi olalım. ayrıca salah çok bencil bir topçu ve arap topçular genellikle hep sıkıntılı karakterler. ziyech'ten ders çıkarmadık mı. geçen sene verimli bir sezon geçiren herif birden kesik yedi, sizce liverpool'un hiç mi bir bildiği yok. hani kesik yemiş genç topçuyu almayı anlarım, eski ederinin altında alırsın sende yeniden doğmasını beklersin, salah'tan ne bekliycez. bu herif mertens karakterinde biri değil, kerem gibi kırılgan ve kaprisli. yedek oturmayı falan normal karşılamaz sıkıntı çıkartır.
arapın topçusu da bu topraklardan uzak dursun. ne şamın şekeri ne arabın yüzü.

yeşilköy civarı nerde yenir
şöyle 3 tame gömsem ayıbolur mu

kesinlikle katılıyorum anasını avradını s...............

kamuya servis edilmediği sürece küfretmenin ferahlatıcı bir etkisi var ama kamuya intikal etmesi durumunda nahoş bir hava oluşur. mütemadiyen küfrediyorum. hem de birkaç dilde küfrediyorum.

maalesef, mevcut iktidar bu toprakların görmüş olduğu en aşağılık siyaseti güden, halka düşmanlık konusunda nirvana yaşayan, haramzade ve kendine müslüman olan ve bundan mütevelli bize küfretmekten başka bir şey bırakmayan bir yapı.

adalet için saray yaptılar adaleti iğfal edip adalet saraylarını kumarhanelere çevirdiler.
zaten kendileri için saray yaptıklarında sesimiz çıkmadı ve saray sonrası allah belamızı verdi. işte böyle sosyolojik tufana uğradık.

bize küfretmekten başka bir şey bırakmadılar.

yakında benim de filmimi çekecekler diye çok korkuyorum.

nerden çıktı bu film çekme mevzusu ünlü olan herkesin filmi çekilmek zorunda mı?
bir insanın hayat hikayesinde çok ilginç dönemeçler olur, bir senaryoya ilham olur onu anlarım ama yani artık bu işinde içini boşaltılar. çekin babam herkesi çekin..

beni de farah zeynep oynasın bu arada. *

galatasaray düşmanlığından kafayı yemiş. şöyle ki; galatasaray ın kart beklediği pozisyon için "hakem fb nin atağını kesti" diyecek kadar gözü dönmüş. bir de bein sports u üstü kapalı tehdit ediyor.

bu karadenizlilerin çoğunda bu makam elde edince kendini dev aynasında görme rahatsızlığı var. ama sana kötü bir haberimiz var hacıiso; o tehdit ettiğin bein arapların ve buralara bağladıkları para seni çok çok aşan miktar. yani onlarla uğraşırsan sana yol verenlerin üstünü çizmesi an meselesi haberin olsun.