zaman tüneli
insanı mest eden yiyecekler
devamını gör...
30 yaşına geldiği halde lego oynayan erkek
bu meretler pahalı. ancak belli bir yaşa gelindiğinde zaten bizim ülkelerde alım imkânı oluyor. buna da hobi deniyor. şayet parası olmayıp alamayanlara bim'de sluban legolar var, ondan alabilirler.
devamını gör...
normal sözlük aşık atışması
totime güvendim ama senin sesin ince
değil her cümlen öncekinden hallice
sözcüklerin bari karın doyursaydı
yemek demişken canım da çekti pirinç patlaklı dolce
fazla uzatmadan bitirelim bu zayıf atışmayı temizce
hadi yavrum gönderelim seni evine
ay ne çirkefmişim şaşırdımke
değil her cümlen öncekinden hallice
sözcüklerin bari karın doyursaydı
yemek demişken canım da çekti pirinç patlaklı dolce
fazla uzatmadan bitirelim bu zayıf atışmayı temizce
hadi yavrum gönderelim seni evine
ay ne çirkefmişim şaşırdımke
devamını gör...
insanı mest eden yiyecekler
damak zevkidir tabii. kişiye göre değişecektir:doğaldır da.. (ama kendi adıma gerçek cağ kebap, gerçek yaprak et döner derim.)
devamını gör...
ne zaman öleceğini bilmemek
geleceğin bilinmezliği aslında çok büyük bir nimet. ben rüyamda nasıl ve ne sebeple öleceğimi görmüştüm. kurban olduğum cenab-ı rabbül alemin, bana neden böyle rüyalar gösteriyorsun?*
devamını gör...
30 yaşına geldiği halde lego oynayan erkek
niş zevklere sahip erkektir. legoyla oyun için değil hobi olarak ilgilenir. düz insanların anlamayacağı şeyler bunlar. çok kurcalamayın. örnek olarak #3807197
devamını gör...
sence nasıl bir insansın sorusu
harikulade biriyim
başka soru
başka soru
devamını gör...
atlas
yunan mitolojisinde atlas ( / ˈ æ t l ə s / ; eski yunanca : ἄτλας , átlās ), titanomakhia'dan sonra sonsuza dek gökleri veya gökyüzünü tutmaya mahkûm bir titan'dır..
kadim zamanların başlangıcında, tanrılar henüz gökyüzünü giyinmemişken, titanlar vardı..
göğü tutan, denizleri yöneten, zamanı kıvrandıran eski güçler..
ve onların arasında atlas..
sessiz.. dev.. kararlı, gücüyle değil, duruşuyla konuşan bir titan..
sonra titanlar ile olimpos’un genç tanrıları arasında o büyük savaş koptu.. titanomakhia..
eski düzenin ağır adımlarıyla, yeni düzenin ateşi çarpıştı..
atlas bu savaşta zeus’un karşısına dikildi..
göğü inleten bir haykırışla ileri atıldı,
çünkü o eski dünyanın koruyucusuydu..
savaş uzun sürdü, taşlar eridi, dağlar yarıldı.
ama kader bu ya olimpos galip geldi..
titanlar bir bir zincirlere vuruldu..
fakat atlas’a farklı bir ceza uygun görüldü..
zeus ona baktı ve “sen göğü taşıyacaksın” dedi..
bu, bir ceza gibi görünse de aslında çok daha incelikli bir şeydi..
koşmayı, savaşmayı, hücum etmeyi seven bir dev için,
sonsuz bir duruşa mahkûm edilmek.
ve atlas omuzlarını eğdi,
gökyüzünü sırtladı..

ama hikâye burada bitmez…
bir gün yolları herakles (herkül) ile kesişti..
herakles, altın elmaları alabilmek için atlas’tan yardım istedi..
atlas da bir titan’a yakışır kibirle gökyüzünü herakles’e bıraktı,
“ben gidip alayım, sen de bu arada taşırsın,” dedi..
gökyüzü herakles’in sırtına oturunca
kasları titredi, dünya nefesini tuttu..
atlas elmalarla geri döndüğünde yüzünde bir özgürlük parıltısı vardı..
“taşıyıver biraz daha,” dedi..
artık kaçmak istiyordu..
fakat herakles de boş değildi..
“tamam,” dedi, “ama omuzlarımı rahatlatmak için göğü bir anlığına tekrar tut ki
üstüme bir hayli çöktü.”
atlas, saflıkla ya da yorgunlukla göğü yeniden devraldı..
herakles elmalarını alıp çekip gitti..
atlas yine yalnız kaldı..
gökyüzü yine omuzlarına geri döndü..
atlas göğü taşımayı zamanla öğrendi..
başta kemiklerini ezen ağırlık, yıllar geçtikçe bir ritme dönüştü..
acı yerini kabullenişe değil, anlam kazanmaya bıraktı..
anladı ki bazı yükler ceza değildir..
ve kader, en güçlü olanı değil,
en uzun dayanabileni seçer..
kadim zamanların başlangıcında, tanrılar henüz gökyüzünü giyinmemişken, titanlar vardı..
göğü tutan, denizleri yöneten, zamanı kıvrandıran eski güçler..
ve onların arasında atlas..
sessiz.. dev.. kararlı, gücüyle değil, duruşuyla konuşan bir titan..
sonra titanlar ile olimpos’un genç tanrıları arasında o büyük savaş koptu.. titanomakhia..
eski düzenin ağır adımlarıyla, yeni düzenin ateşi çarpıştı..
atlas bu savaşta zeus’un karşısına dikildi..
göğü inleten bir haykırışla ileri atıldı,
çünkü o eski dünyanın koruyucusuydu..
savaş uzun sürdü, taşlar eridi, dağlar yarıldı.
ama kader bu ya olimpos galip geldi..
titanlar bir bir zincirlere vuruldu..
fakat atlas’a farklı bir ceza uygun görüldü..
zeus ona baktı ve “sen göğü taşıyacaksın” dedi..
bu, bir ceza gibi görünse de aslında çok daha incelikli bir şeydi..
koşmayı, savaşmayı, hücum etmeyi seven bir dev için,
sonsuz bir duruşa mahkûm edilmek.
ve atlas omuzlarını eğdi,
gökyüzünü sırtladı..

ama hikâye burada bitmez…
bir gün yolları herakles (herkül) ile kesişti..
herakles, altın elmaları alabilmek için atlas’tan yardım istedi..
atlas da bir titan’a yakışır kibirle gökyüzünü herakles’e bıraktı,
“ben gidip alayım, sen de bu arada taşırsın,” dedi..
gökyüzü herakles’in sırtına oturunca
kasları titredi, dünya nefesini tuttu..
atlas elmalarla geri döndüğünde yüzünde bir özgürlük parıltısı vardı..
“taşıyıver biraz daha,” dedi..
artık kaçmak istiyordu..
fakat herakles de boş değildi..
“tamam,” dedi, “ama omuzlarımı rahatlatmak için göğü bir anlığına tekrar tut ki
üstüme bir hayli çöktü.”
atlas, saflıkla ya da yorgunlukla göğü yeniden devraldı..
herakles elmalarını alıp çekip gitti..
atlas yine yalnız kaldı..
gökyüzü yine omuzlarına geri döndü..
atlas göğü taşımayı zamanla öğrendi..
başta kemiklerini ezen ağırlık, yıllar geçtikçe bir ritme dönüştü..
acı yerini kabullenişe değil, anlam kazanmaya bıraktı..
anladı ki bazı yükler ceza değildir..
ve kader, en güçlü olanı değil,
en uzun dayanabileni seçer..
devamını gör...
kaliteli müzik dışında bir şey dinleyememek
ilk soru kime göre, neye göre kaliteli? ikinci soru o an neye ihtiyaç duyarsanız onu dinlemiyor musunuz ya? bu kadar kasmaya gerek yok...mesala bazen birden "kerimcan durmaz" bile açıp dinliyorum. kaliteli bulmuyorum ama en azından eğlenceli.
devamını gör...
türkiye müslüman bir ülke değil nüfusunun çoğunluğu müslüman olan bir ülkedir
öyle de olabilir.. önemi yok.. ama belini doğrultamamasındaki en ciddi suistimal malzemesi odur kesin.
devamını gör...
yalnızlık
"eğer kendi yalnızlığımızı kucaklayamazsak, inzivaya karşı kalkan olarak başka birini kullanırız."
devamını gör...
sevişirken dinlenecek şarkılar
grup secimi sasirtici gelebilir ancak sadomazosistik ogeleri yogun bir seks sirasinda patir kutur gider canlarim.
korn - twisted transistor
korn - twisted transistor
devamını gör...
sence nasıl bir insansın sorusu
iş yerinde, sert, ukala, gıcık, disiplinli.
sosyal hayatında, alkolik, dalgacı, lüks düşkünü,köpeğini seven.
bir insanım. net bilgi, yayabilirsiniz…*
sosyal hayatında, alkolik, dalgacı, lüks düşkünü,köpeğini seven.
bir insanım. net bilgi, yayabilirsiniz…*
devamını gör...
sence nasıl bir insansın sorusu
duruma göre şekil alabilen.
hiçbir şeklim hiçbir durumu beğenemediği için komünist kalmakta ısrarcı biriyim. hatta sırf bu yüzden tam anlamıyla bilimsel sosyalizmi inceleyip, komünistliğe özünden sarılan biriyim. genelde solcuların yaşlandıkça marksist görüşten uzaklaştıkları söylenir/bilinir. mavi yakalılar için isabetsiz de değildir bu tespit.
bu bağlamda kendimi insanlara bilimsel sosyalist görüşe bulamadan açıklamam pek mümkün değil. 'teoride apolitik insan'lar, kişileri tanımak için siyasete bulaşmazlar ve siyasi görüşlerini gizlemeden ve o görüşler ile yoğurmadan konuşamayan insanlardan kaçarlar. bu tutumları delilik ya da aptallık olarak görüyorlar sanırım. üzerinde düşünülmüş bir tercih olabileceği akıllarında gelmiyor. kapitalist bir toplumda, kişisel ilişkilerini, yaşam kültürünü bir sosyaliste, bir devrimciye yakışır şekilde yaşamak gerktiğini ifade etmeye çabalamanız dışlanmanıza sebep olur. kapitalist toplumun solcularına da bu konuda güven duyamaz benim gibi biri.
sorun tabiki de salaklık akıllılık kıyası ile araştırılmaz. sorun anlamamak sorunudur ve anlamamanın çevresel/dış kaynaklı olan türleri yoğun şekilde gerçekleşir dünyamızda. hayatı zannettiği şeyin kapitalizm olduğunu anlamayan insanın sizinle aynı siyasi görüşte olması fayda sağlayıcı bir unsur olmayacaktır. * *
hiçbir şeklim hiçbir durumu beğenemediği için komünist kalmakta ısrarcı biriyim. hatta sırf bu yüzden tam anlamıyla bilimsel sosyalizmi inceleyip, komünistliğe özünden sarılan biriyim. genelde solcuların yaşlandıkça marksist görüşten uzaklaştıkları söylenir/bilinir. mavi yakalılar için isabetsiz de değildir bu tespit.
bu bağlamda kendimi insanlara bilimsel sosyalist görüşe bulamadan açıklamam pek mümkün değil. 'teoride apolitik insan'lar, kişileri tanımak için siyasete bulaşmazlar ve siyasi görüşlerini gizlemeden ve o görüşler ile yoğurmadan konuşamayan insanlardan kaçarlar. bu tutumları delilik ya da aptallık olarak görüyorlar sanırım. üzerinde düşünülmüş bir tercih olabileceği akıllarında gelmiyor. kapitalist bir toplumda, kişisel ilişkilerini, yaşam kültürünü bir sosyaliste, bir devrimciye yakışır şekilde yaşamak gerktiğini ifade etmeye çabalamanız dışlanmanıza sebep olur. kapitalist toplumun solcularına da bu konuda güven duyamaz benim gibi biri.
sorun tabiki de salaklık akıllılık kıyası ile araştırılmaz. sorun anlamamak sorunudur ve anlamamanın çevresel/dış kaynaklı olan türleri yoğun şekilde gerçekleşir dünyamızda. hayatı zannettiği şeyin kapitalizm olduğunu anlamayan insanın sizinle aynı siyasi görüşte olması fayda sağlayıcı bir unsur olmayacaktır. * *
devamını gör...
cinsellik içeren başlıklara yazmayan erkek
karma puanı yetmiyordur..
devamını gör...
30 yaşına geldiği halde lego oynayan erkek
bence eğlenceli bir hobi ve en azından hobisi var.
devamını gör...
kaliteli müzik dışında bir şey dinleyememek
iyi de, zaten sorun insanların "kaliteli müzik" anlayışlarının farklı oluşunda. siz hiç ben kalitesiz müzik severim diyeni duydunuz mu.?
devamını gör...
9 aralık 2025 monaco galatasaray maçı
gs 30-40 dakikalık bir takım.
ilk 30 dakika gol yemediyse rakibi muhtemelen maçı kazanıyor. (cl için konuşuyorum)
zira süper ligde hiçbir şekilde kaybettirilmiyor o ayrı bir mesele. oraya girmiyorum.
ama tabi kocaelispor örneği de var. demek ki yapılabiliyormuş. neyse.
monaco dipçik gibi takım bu arada. gs'li spor yorumcuları atıp tutuyor monaco'yu şöyle oynarız yeneriz falan diye de, ortalama bir avrupa takımı kondisyon, disiplin, takım bilinci olarak bizim takımlarımızdan fersah fersah önde. her avrupa maçında görüyoruz bunu.
dolayısıyla 1-0 iyi bir skor dünkü maç için.
bakmayın, neler neler kaçırdı son 20 dakika monaco.
osimhen'i beğenmedim dün akşam, tehdit ama iş yapmadı.
sane gerçekten harika topçu. fenerbahçem'de görmek isterdim.
şaşırtmadı beni bu skor.
ben sene başında da söylemiştim, gruptan beklediğim puanı 10-11 diye.
muhtemelen oralarda kapatacak.
hayırlısı olsun ne diyelim
ilk 30 dakika gol yemediyse rakibi muhtemelen maçı kazanıyor. (cl için konuşuyorum)
zira süper ligde hiçbir şekilde kaybettirilmiyor o ayrı bir mesele. oraya girmiyorum.
ama tabi kocaelispor örneği de var. demek ki yapılabiliyormuş. neyse.
monaco dipçik gibi takım bu arada. gs'li spor yorumcuları atıp tutuyor monaco'yu şöyle oynarız yeneriz falan diye de, ortalama bir avrupa takımı kondisyon, disiplin, takım bilinci olarak bizim takımlarımızdan fersah fersah önde. her avrupa maçında görüyoruz bunu.
dolayısıyla 1-0 iyi bir skor dünkü maç için.
bakmayın, neler neler kaçırdı son 20 dakika monaco.
osimhen'i beğenmedim dün akşam, tehdit ama iş yapmadı.
sane gerçekten harika topçu. fenerbahçem'de görmek isterdim.
şaşırtmadı beni bu skor.
ben sene başında da söylemiştim, gruptan beklediğim puanı 10-11 diye.
muhtemelen oralarda kapatacak.
hayırlısı olsun ne diyelim
devamını gör...
sence nasıl bir insansın sorusu
sosyal ortamlarda, olsun o da insan denilen güruhtanım. ama belli etmiyorum. öyle yani.
devamını gör...
