1.
az evvel (bkz: gereksiz abartılan şeyler) başlığını görüp üzerine biraz düşündüm ve kendimce bir çıkarım yaparak bu başlığı açmaya karar verdim. abartmak türklerin genlerine işlemiş bir olaydır. biz hayatta her meseleyi abartabilecek bir yapıya sahibiz. abartmayınca keyif alamıyoruz. işte bundandır ki gereksiz olsun olmasın abattıklarımız deniz derya ve saya saya bitmez, bitiremeyiz. işimiz gücümüz mübalağa..
devamını gör...
2.
bir olayı, bir şeyi olduğundan daha önemli, daha çok, daha büyük göstermek.
devamını gör...
3.
devamını gör...
4.
mübalağa hikayelere lezzet katar, renk katar. her seferinde yeni bir ilave ile eski bir hikayeyi anlatmak gibisi var mı? kişisel gelişim de sağlıyor!
devamını gör...
5.
hayatta bir kere bile abartmadım diyerek açıkladığım davranıştır
devamını gör...
6.
sözün etkisini güçlendirmek için bir şeyi olduğundan daha çok ya da olduğundan daha az göstermektir. bir sözün etkisini güçlendirmek amacıyla bir şeyi ya olamayacağı bir biçimde anlatmak ya da olduğundan pek çok veya pek az göstermektir.
(ing.)exaggerate, (fr.) exagérer
(ing.)exaggerate, (fr.) exagérer
devamını gör...
7.
bir yazar hastalığı.
devamını gör...
8.
devamını gör...
9.
t:bir şeyi ya da olayı olduğundan daha büyük, daha önemli, daha değerli gösterme.
devamını gör...
10.
(bkz: mübalağa sanatı)
devamını gör...
11.
insanımızın şanındandır.
devamını gör...
12.
abartıyor muyum yoksa gerçekten çok mu ağır taşıdığım yük? hep soruyorum da cevabım yok.
devamını gör...
13.
(bkz: mübalağa)
devamını gör...
14.
abartmak: bembeyazı ağartmak.
devamını gör...