akp sonrası yeni hükümetten beklentiler

akpnin verdiği hasarın düzelmesi ve ülkenin pislikten temizlenmesi 10 yılı alır. bu sebepten pek bir beklentiye girilmemesi gerekiyor. tek beklentim kyk borçlarının silinmesidir.

ülkeyi tarikatlerden temizlemek. tarikatin devleti milleti olmaz, kim daha dindar kavgası uğruna bütün ülkeyi yakar bunlar. iç savaş çıkarsa bunlar çıkarır.

az çalmaları....

mültecilerden ve vatandaşlık verilen yabancılardan kurtulmak. tek beklentim bu.

kul hakkı yenmemesi, bu olguya dikkat edilirse her şey rayına oturur ve bu rayda ilerler.

ülkenin yüzünü bilime ve adalete çevirmesi.
bu adım çoğu şeyi çözecektir. evet sancılı bir süreç olacağı kesin fakat canınız yanmadan da mutlu sona ulaşmak biraz pollyannacılık hevesi olurdu.

en acilinden bir eğitim reformu şart.
ülkenin kalkınmasına buradan başlamak gerekir.
ilköğretiminden, üniversitesine.
ilköğretim müfredatı acilen değiştirilmeli.
ortaöğretim müfredatında çocukları ezbere değil hayata hazırlayan bir sistem geliştirilmeli.
üniversite rektörlerinin sorgusuz sualsiz hepsinin görevine son verilip, adaletli bir rektör atama metoduyla seçime gidilmeli.
doğru düzgün yayını bile olmayan rektör mü olur ulan?
ya da yökdil ya da yds 70 almak da neymiş? oldu olacak 50 yapın hello, yes, okey diyen herkesi prof yapın.
bu tarz saçmalıklar son bulmak "zorunda!".

eğitimle birlikte atılacak diğer adım, üretimde dışa bağlılığı azaltarak bitirmek.
herkes japonya olmak ister ama önce realistik bir bakış açısıyla toplumu etüt etmek gerekir..
halkımızda "şu an için" teknolojik üretim potansiyeli yok.
daha doğrusu o zeka seviyesi yok. papaz eriğini imam eriğine çeviren buluş yapan bir halktan bahsediyoruz.
doğru bildiğimiz (tartışılık) şeyleri yapmamız gerekiyor, o da tarım.
buğdayı bile ithal ediyoruz artık.
en acilinden bir "köye dönüş" projesiyle birlikte, kent merkezlerine akın etmiş insanları kırsala çekmemiz şart. gerekli desteklerle, plan ve projelerle ve devlet arazilerinin üretim şartıyla vatandaşa hibesi ile birlikte sabahtan akşama kadar bilgisayar başında boş boş oturan milyonlarca insanı toprakla buluşturmamız lazım.
burada biraz "garanti" vermek gerekiyor, o da çözülür.
5li çetenin affedilen vergileri bile onbinlerce insana garanti vermeye yeter.
şehirde kös kös oturup 10-15bin tl ile geçinmeye çalışacağına, kendi işinin patronu olup üreterek kazanmaya yönlendirmek en doğrusu.

adalet konusunda ise, nasıl yapılır bilemiyorum ama köklü bir değişim şart.
a partisi il başkanı ile akşam dansöz oynatıp sabahında b partisinin siyasi davasına bakan hakim/savcı mı olur?
dünyanın neresinde var?

nevruz olmasın.

hükümet farketmez. gölge etmesinler başka ihsan istemeyiz.

"devrimin en büyük düşmanları halinden memnun olan kölelerdir " akp döneminin sona ermesinin artık vakti geldi

millet ittifakını diyorsanız pek bir beklentim yok onlardan. zira iki tane ex akp'linin olduğu masanın iktidar olduğunda akp çocuklarından, fırlama yandaşlarından ve bürokratlarından hesap sorabileceğini zanneden varsa elimde iki tane köprü var.

tarikatlara giden parayı kessinler yeter ha arada ezanın sesini de biraz kıssalar hiç fena olmaz.

-seçim barajının kaldırılması

-sarayın en az 1 yıl boyunca utanç müzesi olarak sergilenmesi, içinde belgeseller çekilmesi, yabancı basının çağrılması ve dünyadaki tüm milletlere ibret olmasının sağlanması.

-kaçamayan tüm akpliler'in yargılanması, 20 yıldır yenen tüm nanelerin* ifşa edilmesi.

-eğer bu nanelerde başka partilerin de parmağı varsa onların da yargıya hesap vermelerinin sağlanması, iktidardaki partilerin* pisliklerinin örtülmemesi.

-vatandaşlık verme işlemlerinin en az 5 yıllığına dondurulması, 2012'den sonra verilen tüm vatandaşlıkların sorgulanması. usülsüz verilenlerin iptali.

-vatandaşlığı iptal edilen ve vatandaş olamayan tüm kaçaklara karşı çeşitli yaptırımlar uygulanması.ilk olarak verilen yardımların kesilmesi. sonra alınan vergilerin onlardan daha fazla alınması. işyeri açmalarına, ev almalarına, devlet okullarına ve hastanelerine gitmelerine, devlet kurumlarında çalışmalarına engel olunması. özetle günlük hayatlarının felç edilmesi ve gitmeye mecbur bırakılmaları. gene de gitmeyenlerin ve direnenlerin olması durumunda ordunun kullanılması.

-tüm tarikatların kapatılması, direnmeleri durumunda ordunun kullanılması. tarikat açma şartlarının "üyeler yetişkin olacak, kendi rızaları ile üye olacaklar, isterlerse anında çıkabilecekler ve haftalık polis denetimi olacak, özel ya da devlet kurumunda* çalışan bir tarikat üyesinin kendi tarikatından birine torpil yaptığı belirlenirse tarikat kapatılacak." olması. sadece bu şartlara uyan tarikatlara izin verilmesi. geçmiş tarikatların ivedilikle yargılanması, korunmamaları.

-imam-hatip ortaokullarının kapatılması, liselerinin de siyasallaşmasının önlenmesi*, herhangi bir liseye girecek çocuğun özgür tercih yapmasının sağlanması.

-ilkokulda sadece matematik, türkçe, ingilizce, fen bilgisi ve sosyal bilgilerin* zorunlu ders olması.

-ortaokula fizik, kimya, biyoloji, tarih, coğrafya derslerinin konulması,coğrafya ve fizikte jeolojiden özellikle bahsedilmesi ve sadece matematik, fizik, biyoloji, kimya, tarih, coğrafya, türkçe, din kültürü ve ahlak bilgisi*, felsefe, ingilizce ve almanca'nın zorunlu tutulması.

-sekiz yıllık eğitimin zorunlu olması ve her vatandaşın iki yabancı dil bilip neredeyse her bilim dalında temel bilgilerinin olmasının sağlanması.

-torpil yapmanın cezasının ağırlaştırılmış müebbet olması.

-din ve ırk hürriyetinin sağlanması, eğitim yoluyla insanların insanlara dinleri ve ırklarına göre muamele etmelerinin kökünün kurutulması.

-ekonomide şeffaflık amacıyla devletin ekonomiden elini çekmesi. ihalelerin pek çok kurumla halka açık yapılması*.

-55 yaş üstüne siyaset yasağı getirilmesi.

-eğitimde bahsettiğim reformlar yapılana ve sonuçları alınana dek sınavlı seçim sistemine geçilmesi. 25 matematik, 25 türkçe, 25 cumhuriyet tarihi sorusunun sorulduğu bir sınavda alınan notlara göre vatandaşların oy katsayılarının artması, bilinçli vatandaşın yönetimde daha etkili olması.

-siyaset yapabilmek için üniversite mezuniyeti şartı getirilmesi.

-türkiye'deki pek çok apartman üniversitesi ayarındaki devlet üniversitesinin kapatılması. apartman üniversitesi ayarındaki özel üniversitelerle ilgili halkın bilinçlendirilmesi, buralardan herhangi bir şey edinemeyeceklerinin anlatılması.

-üst maddenin liseler için olanı.

-askeri liselerin açılması, askeri eğitimin 2002 öncesi haline çevrilmesi*.

-azınlık dilleri ve kültürleri için radyo, televizyon, dergi, enstitü vb. kurulmasının serbestleştirilmesi*. bu dillerin ortaokuldan itibaren seçmeli ders olarak okutulabilmesi, üniversitede* bölüm açılması ya da seçmeli ders olarak konulması.

-liselerin alanlarına göre; sözel, sayısal, dil, imam-hatip şeklinde açılması. liselerin amacının tüm alanlarla ilgili genel bilgi vermek değil, belli bir alanla ilgili detay bilginin verilmesi, çocuğun seçeceği bölümün fakültesi hakkında bilgili olmasının sağlanması. zenaata yetenekli çocuklar için ise meslek liselerinin açılması, bu liseler aracılığı ile ara eleman, berber, marangoz, terzi vb. yetiştirilmesi.

edit: iç meseleler o kadar uzun ki dış politika hakkında yazmamışım. açıkçası buna tek madde yeter diye düşünüyorum.

-dış politikada iktidar partisinin ideolojisine göre
değil ülkenin çıkarlarına göre hareket etmesi, bir devletin başındaki adamın ideolojisiyle aynı ideolojiyi paylaşsa da güvenmemesi, taban tabana zıt ideolojiye sahip olsa da ilişkileri mahvetmemesi. dış amaçların emperyal nitelikli değil "yurtta sulh, cihanda sulh" ölçekli olması ancak bir tehlikenin olduğu durumlarda "falanca yerde ne işimiz var?" denmemesi. yani serseri mayın da, aşk böceği de olunmaması.

lazım olan tek şey gemiyi tekrar doğru yola sokmak. rotayı atatürk ilke ve inkılapları olarak alsınlar gerisi gelir zaten.

her anlamda hırsız olmamaları..
kalbimizi çalabilirler ama belki kapımızı da çalarlar

halkı ayrıştırmaması, gruplaştırmaması. kendilerini devletin sahibi değil, birer memuru olarak görüp, görevlerini yapmaları. bu da benim ütopyam.

kpss puanı düşük, sözde sözlüyle alınmış tüm memurları işten atması.

gayet kolay bu asalakların çoğunu belirlemek.

yasayı da bu yönde değiştirsinler. 50 yıl önce miyadı dolmuş, "bir kere memur oldun mu kimse atamaz" saçmalığı bitsin.