ali lidar

türk şair ve öğretmen.

(bkz: yolun başı)
(bkz: tesirsiz parçalar)
(bkz: z raporu)
(bkz: alengirli şiirler)
(bkz: aslında herkes haklı)
(bkz: edebiyatın tesirli parçaları)


ayrıca bir tane küçük prens müzesi vardır.

şiirleriyle tanıdığım adam ayrıca kendisini twitter’dan severek takip ediyorum.

"ben seni severim sevmesine de toplum buna hazır değil
nükleer denemeler kyoto sözleşmesi küresel ısınma falan.
belki sen çok küçüksün belki benim ruhum ölü
biraz nietzsche biraz kant kafan karışmış belki
parlıamanet'i de bozdular tutunacak dalımız mı kaldı?
pavyonda tanıdığım bilge bir pezevenk vardı!
kötü kitaplar okumak kötü yaşamak gibidir derdi.
iyi kitaplar okudum bir boka yaramadı..

ben seni severim aslında da düzenim bozulur diye korkuyorum
durduk yere başımıza saçma sapan bir aşk çıkar
sinemaya gitmeye ele ele tutuşmaya falan kalkarız
işin yoksa çiçek al,saç tara, parfüm sık.
küsmesi,barışması,ayılması,bayılması
hatta eninde sonunda kaçınılmaz ayrılması
meyhanede tanıdığım gerzek bir filozof vardı!
güzel kadınlar insanın ömrünü uzatır derdi.
bir sürü güzel kadın girdi hayatıma
hepsi ağzıma sıçtı..

ben seni severim belki de rabbim buna hazır değil.
her şeyin güzelini sever o ideal birliktelikler ister
seninle benim yan yana oturacağımız çekyata
ne ilahi adalet sığar ne de diyalektik..
içime çöreklenmiş sığ bir sığır var benim.
ben seni severim sevmesine de
iş çıkarmasana şimdi ne gerek var güzelim"

şeklinde alengirli şiirin sahibidir kendileri. severek takipteyiz.

iki defa tüyap kitap fuarında imza günü etkinliğine katıldığım yazardır. ayrıca 2019 yılında ithaki standının önünden geçerken karşılaştık, tek başına oturuyordu. "ali abi?" dedim, hemen ayağa kalktı bir selam verdi. bir mutlu oldu bir mutlu oldu ki anlatamam.

sevenleri kendine "eskişehir dükü" diyorlar ve kendisinin kinder sürpriz yumurtaya özel ilgisi var. hediye kabul etmiyor, yalnızca sürpriz yumurta istiyor :)

tacizci olması nedeniyle ithaki yayınların ile ilişkisi kesilmiş yazar. şu çakma bukowski furyasından bir örnektir kendisi.

tacizci olduğu icin değil refleks olarak toptas'i desteklediği için yayınevi kendisi ile yolları ayırmıştır. kötü yazardır kendisi.

lidar sensörünün sanki yaraticiymis gibi soyadı vardır.

alıntı olduğunu belirtmeksizin insanların şiirlerinden dizeleri çalan, tacizci savunucusu rezil bir insan. yayınevinden sonra umuyoruz ki ot dergisi de kendisine kapıyı gösterir.

"her yola çıktığımda güzel şeyler hayal ettim aslında. ama işte iyi niyet iyi bir yaşantı için yeterli olamıyor"

babamla birlikte okumaktan keyif aldığımız şair.

hasan ali toptaşla ilgili taciz iddialarındaki tutumu nedeniyle kendisinden,şiirlerinden ve düşüncelerinden ebediyen uzak durmaya karar verdiğim şairdir.

ah muhsin ünlü imzasıyla paylaşılan şiiriyle ünlü olmuştu. facebook ünlüsü "şair" bu kadar oluyor. taciz ifşalarının ortaya çıktığı bir günde "hasan ali toptaş bile linç ediliyor. en iyisi zevk almaya bakmak" gibi skandal ifadeleri olmuştu. kendisini bitirmesini keyifle takip ettik. lütfen bir daha gelme.

aynı mahallenin çocuğunuz ali hocamla, arada bir barlar sokağında denk gelir karşılıklı dertleşir bir şeyler içerdik. aramıza sosyal mesafe girdi.

kendisini tanısanız utanırsınız yazdıklarınıza ama; bizim milletin hastalığıdır bu, tanımadığı insanları çok kolay gömer, olayların aslını bilmeden

gönlümüzü uzun bir sohbet borcu vererek almış yazardır kendisi.

herkes hakkında pek çok şey söylenmekte. fakat bunca zamanlık ömrümde şunu iyi anladım ki, oturup konuşmadığın, yanında bulunmadığın biri hakkında galeyana gelerek bir şeyler karalamak çok kolay ve mesnetsiz. rica ediyorum sağlam kaynaklarla konuşun. belgelerle konuşun, yazıp çizin.

umarım buradan bir şeyleri savunup savunmadığımla itham edecek okuduğunu anlamayan kimseler çıkmaz.*

biraz hüzünlü, bolca hümanist, öğretmen gibi öğretmendir. sosyal medyada severek takip etmekteyim. eskişehirde bir anadolu lisesinde her dilden çevirisiyle oluşan küçük prens müzesini kurmuştur.

senelerdir yazdıklarını okuduğum, öyle ki abim gibi gördüğüm tepebaşı dükü. yanlış hatırlamıyorsam 2015'ten beri takip ediyorum, mültecileri kimsenin insan yerine koymadığı bu dönemde konuyla ilgili yazdıkları beni çok etkilemişti. kendisini şair değil yalnızca öğretmen olarak tanımlıyor. tevazusu, insanlığı, samimiyeti ile gönlümdeki yeri sabittir. ömrü uzun olsun.

bana başka gülüyor. ''ben de seni sevecek gibiyim ama daha değil'' der gibi gülüyor
bekle diyor sanki bana. bende bekliyorum.

tesirsiz parçalar, ali lidar

benim lisede felsefe hocamdı kendisi.

eskişehir barlar sokağında tek başına somurtarak içerken denk gelebilirsiniz. aksi adamdır ama iyi yazardır.