babıls ile büklüm gemisi radyo yayını

çok teşekkür ederiz, güzel yayındı. aqşamınız qayırlı bolsın balalar.

yine ben! ve yine bir çarşamba akşamı! ve yine bir büklüm gemisi zamanı!

bu akşam saatler 21’i gösterdiğinde konuğum @kaşkolnikov ile birlikte diyarlardan diyar beğenip eleştireceğiz. çünkü eleştiri para ediyor:> çünkü sansasyon eşittir ekmek. bugün öncelikle fantastik diyarlar üzerine genel bir sohbet ardından da the hobbit üzerine daha özel bir sohbet konsepti belirledim. görelim bakalım nasıl gelişecek olaylar. yayın süresince istek parça alacağım of kors.

in a hole in the ground, there lived a babıl. görüşmek üzere.

#3182673

bu girişimi halilbabaya yapılmış bir kalkışma olarak görüyorum*

kura mı çekilecek, ne olacak?

(bkz: kaos loading)

yerimizi alalım şimdiden, iyi yayınlar efem.

üstte sevişilibebilizite abinin dediği gibi saatler çakılıyor, bunu halledin, ikinizi de dinleyelim lütfen.

edit: mahlası yanlış yazdığım için dayak yiyeceğim.

iyi yayınlar olsun.

halil babuş duygularımızla oynamış:
#3182673

an itibarıyla yayındadır.

maça kadar buralardayım; o zaman maça kadar heri potter*

edit: gandalf'a göz yaşı dökerek mi başlayacaktık :(

kısıtlı bir evrenden bir müddet olsun uzaklaşıp, insanların kendilerini özgür bıraktığı bir dünyaya tatile çıkmak gibi bir şey fantastik edebiyat

tam ''olm, asıl yüzüklerin efendisi diye bir kitap varmış… bizim masaüstü oyunların atası o kitapmış'' diye heyecanlı heyecanlı birbirimiz ile konuştuğumuz dönemlerdi. nasıl desem; sonun başlangıcı sanırım yüzüklerin efendisi oldu.

özellikle ilk filmin ardından sevgili yayınevlerimiz fantezi edebiyatı denilen altın yumurtlayan tavuğu keşfettiler. sonunda aynı hikayenin bitiminde olduğu gibi, okuyucuyu aptal yerine koyarak ve birbirleri ile yarışma arzusunu da buna katarsak, gaza gelip piyasayı bir çok saçma sapan kitap ile doldurdular; yani tavuğun kafasını uçurdular. çevrilen kitapları şimdi saymaya başlasam tanım biter, benim de parmaklarım yorulur. margaret weis ve salvatore gibi bakkala alışveriş listesi yazarcasına yılda iki tuğla kalınlığında kitap yazan yazar sürüsünün de piyasaya katkılarını unutmamak lazım. evet, ne yazık ki gün geldi piyasa doydu. sonuçta arkabahçe ve ankira gibi yayınevlerinin çevirmeye başladığı vlad taltos serisi gibi kalem, kurgu ve hikaye olarak fantezi kalıbına sığmayan güçlü kitaplar devamı çevrilmeden (sanırım yayınevleri fantezi piyasasından ekmek yiyemeyeceklerini anladıkları için) p.ç gibi ortada kaldılar.

selamlar olsun ve iyi yayınlar dilerim sevgili serverler.

ben fantastik edebiyata girip, çıktım. bir dönem gibiydi benim için. yüzüklerin efendisi'ne hiç bulaşmadım. harry potter'ın kitaplarını okudum ilk çıktığı zamanlarda. üniversite döneminde eragon ve eldest'i okudum. sonra ilgim dağıldı seriyi bitirmedim ve polisiye/gerilime kaydım. oradan devam ediyorum.

aslın da wattpad edebiyatı ki-böyle bir edebiyattan bahsetmek mümkün- türkiye'de gelecek kuşaklara yeni akımlar,türler ve yazarlar kazandırmak için bir laboratuvar gibi işlev görüyor.yazımların çokça komik kaçması onların sadece ergenliği değil aynı zamanda kendilerini fazla ciddiye alması ilede bağlantılı. ayrıca genç ve deneyimsiz yazarların kazara ünlü olmasını sağlayabilecek en basit ve kısa yol aracı.

meja aşk olsun basın açıklamamı yapmıştım halbuki).

dragon age mi diablo mu*

vee hermione zenci olacakmış*

nankör olmayacağım ilk okuduğum kitap harry potter adlı fantastik romandır ve eminim özellikle 2000 li kuşakların fantastik edebiyata olan tutkusunu ateşleyen bir seriydi. ama son dönem yapıan yorumlarda kitaptaki diyaloglar üzerinden yerden yere vurulan bir eser aynı zamanda.internete düşen örnek diyaloglar gerçektende facia.

çubuğunun ucundan ışık fışkırtan sahte sihirbazları konuşup buyucuymüş gibi paye veren radyo programı. gerçek büyücüyle tanışmak için dm (kediler önceliklidir).

aslında başlaması dert değil de, sürdürmesi sorun. yeni bir dünyaya girmek zor geliyor bana. beğeneceğimden eminim ama enerjim yok o kadar.*

konu gandalf'tan açılmışken şunu da söylemezsem olmaz.