bence de miyav

iyi bir çalışma fakat ben sadece kendi hayatımda çözemediğim bir problem hakkında yazıp çiziyorum. hanımefendinin bu cümleyi üzerine almasının nedenini asla çözemedim. böyle bir cümleyi kendisi de kurmuş olabilir. kendisine tek bir kasti hakaretim yok. burası sözlük. ben de bir deliyim? velev ki deliyim. hesap mı vereceğim? "onun cinsel problemleri var" cümlesi bana söylendi. ben de bu cümleyi aşmaya çalışıyorum. fasa fiso...

lütfen konuyu yargıya taşıyın. sana karşı yazılmamış, sana karşı söylenmemiş bir cümleyi çaylak bir hesaptan görüp nasıl üzerine alındığını merak ediyorum. ortaya atılmış birkaç cümlenin, muhatabı bizzat ben olan birkaç cümlenin yargı karşısında nasıl hesabının sorulacağı da güldürdü beni. merakla ve hakikaten hayretle bekliyorum. herkesin herkese kurması son derece muhtemel olan birkaç cümle, nasıl oluyor da bu kişiye dokunuyor gerçekten anlamadım. erkek arkadaşınız hakkında benimle neden konuştunuz? ne alakası var.

hımmm hımmmm
alıyorum
alıyorum
kaoss
kokusu alıyorum
ahhhh
okuyorum.
okudum

bu nickaltı kaos ortamına dönmüş.

t: bir yazar.

yok çocuklar yok. malum son olaylardan sonra benim çıta arşa çıktı meraklanmıyorum artık. bir daha öyle afilli bi kaos gelmez bu sözlüğe. bundan bize ekmek yok.

sorunun ne olduğunu da okumadım zaten. üşendim. çözülür umarım.

birisi özet geçebilir mi, hakkındakileri merak ettiğim miyav.

(bkz: imkanımız yoktu okuyamadık)

aga lütfen birisi özet geçsin noluyor yahu. bir zamanlar burda bir arkadaşım vardı böyle şeyleri masaya yatırırdık o geldi aklıma. huzur içinde uyusun.

baba bu nasıl bir nickaltı dediğim nickaltıdır. ayrıca bunlar nasıl kafalar nasıl yazılar böyle.

ayrıca o yazıyı kim okuyacak kardeşim proust mu yazdı o yazıları. özet geçsenize.
buradan

masterchef' li uzun uzun yazılarıyla aklıma kazınmış yazar.

kedilere hak verme söylemi.

mesaj alımı kapalı olduğu içün teşekkürü nickaltından yazdığım yazar. size de günaydın.

#1578794

bu tanımına sonuna kadar katıldığım yazar.

arkadaşlar eşcinsel bir erkeğim. cinsiyetim konusundaki belirsizlik gerçekten benim büyük eğlencelerimden. çok delikanlının başını yakmışımdır maalesef. beni kadın sanıp nişanlısından aşkı bende bulduğunu düşünerek ayrılanlar falan oldu. çıkartıp masaya vuracak kadar da göz dolduran bir mal varlığım yok. sürekli altını çizmek de istemiyorum cinsel yönelimimin. o yüzden sanki bir kadın erkekler hakkında yazıyormuş gibi oluyor. ve teşekkürler. gerçekten bazen müthiş bi insanım. ama sen de öylesin. genelde öylesin. benimki anlık.

uludaki bence de miyav mı acaba? o galiba.
orada da uzun yazılarını zevkle okurdum. demin 2 tanımına denk geldim çok hoşuma gitti yapıştırdım ağzının ortasına artıyı.

nicke ve yazdıklarına aldanmayın. kendisi 1.89 kıllı tüylü bir erkektir, mahallede lakabı fişek ahmettir.
34. yaşını geçen gün mahallede kutladık.

#1593205 sayılı tanıma ithafen;

her ne kadar %100 senin gibi düşünmesem de, öncelikle böyle bir tanımı sözlüğe kattığın için teşekkür ederim. 2021 yılında belki oturdun 1 saat uğraştın ve kendinden samimi birtakım şeyleri aktarmak istedin.

ancak tek eleştirim, kur'an'ın kendine edindiği misyonun tam olarak kur'an'a ait olmadığını söylemeliyim. senin yazdığın tanımın da, incil'in de, hatta sadece şeyma adlı kitap da bir farklı kişiler önerirler. kur'an, bu yönüyle oldukça beşeridir aslında. insanoğlu değdiği her şeyi biçimlendirmeye (manipulation, manus+plicare, elleri ile bükmek, yapmak) ve görüp bildiklerine benzetmeye eğilimli bir varlık. her telkini, her teması, her tercihi aslında derin bir çeşit ideoloji barındırmakta. bu noktada tanrı olarak tanımlanan şeyin konvansiyonel terim ve konseptlerin ötesine geçmesinin bir zorunluluk olduğunu düşünüyorum. buna paralel olarak, kur'an'ın bu telkinini komünist partisi manifestosuna benzetemem. manifesto'nun tek amacı kendinden kopuk olan kişiye olması gerektiği kişinin tebliğidir. oysa kur'an, hakiki olanı apaçık ortaya koyar, ki bu da varlık ve yokluğun ebedi diyalektiğidir (tıpkı senin de uzun uzun betimlediğin gibi). bence bu noktada kur'an'a atfettiğin ölçülülük, çalışkanlık gibi son derece önemli erdemler aslında sadece senin aynı çıplak gerçeklikte kendine biçtiğin pay. demek istediğim, sen şayet kur'an'ı yakıp yerine sadece şeyma'yı okusaydın da aynı erdemleri öyle ya da böyle keşfedecektin. kur'an bunu çok daha iyi yapabileceğin bir metin elbette; zira tabiatın doğasını insanüstü bir ustalıkla ele alıyor. senin kur'an'dan kendine biçtiğin pay bu erdemlerken bambaşka bir coğrafyada bambaşka bir tedrisattan geçen kişi aynı kelimelerden terör örgütü kuruyor, canlı bomba için. bu noktada ''hayır, o yanlış anlamış.'' demek çok kolay, üstelik gerçekçi de değil. kur'an öyle güzel bir metin ki o adam da doğru anlamış. en güzel metin, ideolojik olmayan ve herkesin kendi doğrusunu, kendi düşünsel izdüşümünü keşfedebildiği metindir. bu noktada ''en yüksek söz'', aslında hiçbir şeydir. kim ne duymak isterse onu söyleyen bir metindir. onu inkar etmek isteyen için saçmalığın daniskası, onunla kendine şifreler ve kehanetler çıkarmak isteyen için geleceğin yazdığı kitap, ahlaki bir arkeoloji yapmak isteyen kişi için bir başka cevher, ölümden ötede uyuşturucu ve orgy partileri hayal eden kişi için bile bazı vaatleri olan bir kitaptır. dolayısıyla keşfinin ''allahın ta kendisine'' değil de ''senin özüne'' olduğunu hatırlatmak isterim. o yüzden kendine ait hissetmediğin pratikleri de yaşayıp yine kendinden kısmaman konusunda uyarmak isterim. gerçeklik deneyim ötesi, duygu ötesi, düşünce ötesi, madde ve atom ötesi, din ötesi bir şey. tüm deneyimlerin, tüm duyguların ve tüm dinlerin bütünü. belki bhagavat gita okusaydın daha da etkilenirdin. belki de bir müslüman olmak, dediklerimin tam aksine seni kendine yakınlaştıran ve ait hissettiren bir kimliktir. yine de tüm bu tanımlar senin dini, varlığı ve kur'anın anlamını keşfinle değil kendini keşfetmeye başlamanla ilgili.

zaten kur'anı tüm kitaplardan üstün kılan şey, o mucizevi ve son derece kasıtlı anlamsızlığı.

ya üf evlendirme kendinle yetti bu tatlılığın senin.

kafa izni almış yazar..
aldatılmış hissediyorum. geceleri gizlice mesajlarımı açıp yazardım kendisine. ay alıştım hemen iki günde ya.

şimdi günlerce gelmez de bu. yarasaya sevmek haram cidden ya.

kafa izni kullanıldığı düşünülen yazar. alışkanlık yapıyormuş insan üstünde.

ne miyav ne miyav???

gitmesini biraz kendime bağladığım için çok üzgünüm.
belki benim yüzümden gitmedi ama o uzun geceden sonra kendime bağlamam normal.
buraları okuyorsa acilen bana ulaşması gereken yazar.
çok üzgünüm cidden. ve seni de çok sevdim, cidden bak. sana ulaşmak için uludan hesap almak istemiyorum..
edit: bişi yapmadım sadece çok sefdim onu..
yok cidden yapmadım da, konuşmamızın üstüne tak gidince üzerime alındım doğal olarak.