birden fazla kitabı beraber okumak

okuduğunu zannedip kendini kandırmaktır.

bon cok kotop okoyorom hissiyle kendini uyutmaktır.

verimli olmaz. bir kitap okuyun kitabın suyunu çıkarın. kendinizi kandırmayın.

asla ama asla yapamadığım şeydir.

o kitap elimde sürünse de yanına ikinci kitap koymam çünkü tanıyorum kendimi ilk kitabi bir daha kapağını açmam.

çok beğendim kitap da aynı şekilde zaten bir şeyi çok beğendiysem takıntılı kalıp sadece o işi yapıyorum.

bu biraz akademik açıdan yapılabilir bir olay.
romanlarda geçerli değil.

bir hafta birinden bir hafta birinden okuyorum. arada da öykü kitabı sıkıştırıyorum. iyi gidiyor.

farklı türlerde ise tadından yenmez. şu an bir klasik, bir popüler bilim bir de inceleme metnini aynı anda okuyorum. zihnim hangisine uygunsa onu seçiyorum, bence okuma eylemi daha da zevkli hâle geliyor bu şekilde.

kimle beraber okuyoruz? sözlük olarak mı?
diye bir soruyu akla getiren durumdur.

(bkz: çapraz okuma)
bir programda celal şengör ve ilber ortaylı'ya "nasıl bu kadar fazla kitap okudunuz, hiç unutmuyor musunuz?" sorusu sorulunca, çapraz okuma yapın diyorlardı.

birkaç kez denemiş biri olarak sonunda bir kitabi daha fazla okuduğumu fark ettim sonuçta teker teker teker okumak daha iyi ...

bu aralar sesli kitap dinliyorum bol bol .
dinlendiriyor.

(bkz: çapraz okuma)

eğer birbirleri ile bağlantılı konular hakkında yaptığınız bir eylem ise, evet bir tık faydalı olabilir ama asla maksimum verim alamazsınız. sadece anı kurtarmanızı sağlar.

roman okumuyorsanız, birden fazla kitabı aynı anda okumaya çalışmak size çok şeyi kaçırtır ve karıştırtır. uzun vade de işinize yarayacak, net bilgiler elde etmek istiyorsanız; sadece tek bir kitaba odaklanmalı, satır aralarını ve referanslarını iyi takip etmelisiniz. aynı anda okuyacağınız bir sürü kitabın size akademik anlamda pek faydası olmaz. her konu hakkında söyleyeceğiniz 2-3
cümleniz olur ama derin detaylandırma ve analiz yapamazsınız ki bence bunu yapmak daha değerlidir. detaylı özeti ya da konu başlıklarını her yer zaten sağlıyor. önemli olan detaylar ve kendi yorumlama yeteneğinizle bunların hepsini birleştirebilmektir.

kimi sever kimi sevmez karışılmaz ancak ben çok severim. bir öykü kitabı, bir roman, bir kişisel gelişim, bir tanede tarih kitabı kaç yaparrr dörtttt
ben birlikte okumayı birden çok kitabın başucumda durmasını severim. bazen roman ağır geçer pat öyküye dönerim. keyfim bozuktur biraz enerji depolamam lazımdır, düşünmem lazımdır pat kişisel gelişim. döndürürüm elimde ve hayır kafam karışmaz hayır kitapları da olayları da birbirine karıştırmam.

birden fazla dizi izleyebiliyorsanız, beraberinde belgesel vs de takip edebiliyorsanız (bunu herkes yapabiliyor) birden fazla kitabı beraber okuyabilirsiniz.

sabah uyandıktan sonra ve gece uyumadan önce okuduğum kitaplar olarak konuları her zaman birbirine zıt 2 roman okurum, gün içinde ise dergi, kısa bilgiler vb. hoştur aslında tavsiye ederim.

işyeri ve ev arasında kitap taşımaya üşendiğim için iki kitabı aynı anda okurum genelde. üşengeçliğimin seviyesi çok belli olmamıştır umarım.* ama ikiden fazlası zor tabi.

dizi izlemek hazır pizzayı direkt fırına atmak, kitap ise hamurundan tut, içindeki diğer malzemelere kadar her bir şeye direkt emek vererek yaptığınız bir yemek gibidir. bu bakımdan kitap okumak ile dizi izlemek aynı şeyler değildir.

mesela benim küçük beynim asla izin vermez birden fazla kitap okumaya. muhtemelen genelde fantastik kitap okuduğum için, her bir seride yaratılan dünya ve o dünyanın fizik/büyü kanunları için ayrı bir kapasite harcanmasından ötürü aynı anda farklı kitaplar okuyamadım. ben bu olayı anca aynı seri içinde gerçekleştirebildim. işe giderken tekrar yaptığım serinin 4. kitabını okuyordum, evdeyken de güncel 5. kitabı okuyordum.

bu bile zihnimi zorluyordu. o yüzden aynı anda birkaç farklı kitap okuyana saygı duyarım.

yapabileni tebrik etmek gerekir. belli ki anlatılmak istenen başka bir kitap okuyorken, önceden okuduğunuz bir kitabın sevdiğiniz pasajını/pasajlarını tekrar okumak değildir. hurraaa diye 4 kitap filan oha okumaktır.

yani bir tempo yakalamışken insan bırakmak istemez sanki azizim yaa. bir de tam karakterlerin, veya yazarın kafasına girmişsin takk başka sesler geliyor. das kapital okurken bir yandan da wealth of nations okumak gibi olur öyle. ikisini de okumadım ama kesin öyledir. tam komünist olucam ama adam smith gülüyor falan. ben tek ses isterim arkadaş kafamda. biri bitsin sonra diğeri konuşsun.

içeri girdiğimde çılgınlar gibi okuşuyorlardı.

(bkz: okuşmak)

benlik değildir. teknik kitaplar haricinde edebiyatvari şeyler için tam konsantrasyon istiyorum. feride bu işi nereye vardıracak, kamuran öküzü ne zaman anlayacak falan önemli şeyler bunlar.