boğaziçi’nde aşağı bak yalanı

nereye bakarsa baksın birader. 108 kişi eylem yaptığı için göz altına alınmış hala saçma sapan yorum yapıyorsunuz.

diyelim ki yalan. yolda dumduz yururken sirf devletin gucunu arkasina aldigi icin bir adamin sana tekme tokat saldirmasi hic mi zoruna gitmez a guzel kardesim. bir gun baska bir sebep olur senin basina gelir.

hashtagda ki sözel kullanım zaten bir araç, sonuçta amaç ülkenin değeri olan gençlere yapılan haksız uygulamaları eleştirmek.

zalimden yana olan namussuzdur. şu müdahaleyi görüpte polisi anlamaya çalışanın aklına şaşayım.

"aşağıdan gelir, saçı sırmadan" türküsünü söylemeye hazırlanan polisimize atılan kuru iftiradır efenim. yazıklar olsun, hep gençlerimizi polise cop ettirenlerin oyunu bunlar.

alın, bakın böyle diyormuş denilen ve bunun sanki polisi haklı olduğunun kanıtıymış gibi gösterilmesine neden olan videodur. şimdi şöyle açıklanmalı. "toplu gezmeye izin yok" diyerek sessiz sakin yürüyen insanların da saldırılarla ayrılmaya çalışılması da insan haklarına aykırıdır, bu gerekçeyle orantısız güç kullanması da insan haklarına aykırıdır. polisten beklentimiz o kadar düşmüş ki polis daha haksız olduğunda biraz haksız algılıyoruz ama polis haksız olduğunda polisi savunuyoruz. bu savunmanın vatan, millet aşkından gelebileceğini düşünsem de doğru bulmuyorum. insanların protesto yapma hakkı vardır.

aşağısı yukarısı,ötesi berisi yok; haksızlık var. yazık...
önemli olan ne biliyor musun?
kendi çevrene baştan sona tüm olanların yanlış olduğunu mu anlatıyorsun yoksa bu olaylar silsilesi içinde haksızlığa uğrayanların açıklarını mı anlatıyorsun? bunun cevabı senin turnusolün olacak.
farklı kesimlerden insanların bu ülkede haklı olabilmesi için başkalarını inandırma çabası olayın vehametinin önüne geçiyor her zaman.
merak etme yarın öbür gün kimse sana ama bak orada "aşağıdan" denmişti sen buna rağmen savundum diye suçlamada bulunmaz.
hakkını arayan gençlerin bu gibi küçük hesaplara ihtiyacı yok,gayet tutarlı,doğru ve etkili biçimde örgütleniyorlar.

aşağı bak demekteki sakınca nedir onu anlamadığım durum.
edit: gerçekten anlamadım, birkaç gündür gündemi takip edemedim.

ak parti kongresinde isteyen istediğini yapar ama ilk yüze girmiş boğaziçili öğrenciler aralıklı yürümesine rağmen polis onlara terbiyesiz der ve omuz atıp kavga çıkarır mesele bu kadar.

o değil de polisimizin üzerine zimmetli olan coplarla kafasıyla sırtıyla, kaval kemikleriyle vurup zarar vermeye, böylece amirlerine karşı mahcup ettirmeye çalışan, gece geç yattığı için gözaltı operasyonlarının sabah 5 ə alınmasına sebep olup polisimizi uykusuz bırakan öğrencileri kınıyorum. polisimiz birşey olmadan saldırmaz eğer videoda öğrenciler bolise karşı bir şey yapmıyorsa video eksiktir. çocuklar illa ki bir şey yapmıştır. hiçbir şey olmamışsa bile kesin bir şey olmuştur.

konu aşağı bak ya da aşağıdan git mevzusu mu gerçekten sizce? sadece arkadaşlarıyla birlikte yürüyorlar. hiçbir taşkınlıkları yok, slogan atmıyorlar. sadece yürüyorlar. o öğrenciler terörist değil. o öğrenciler bu ülkenin geleceği olacaktı ve emin olun hepsini kaybettiniz bile. haklarını savundukları ve demokrasi istedikleri için gözaltına alınmayı böyle bir muamele görmeyi hak etmediler.

çoğumuz unuttu belki ama türkiye'nin en iyi öğrencilerinin bulunduğu üniversitenin çevresinde hale ağır silahlı polisler devriye geziyor. mezunları ve basın mensupları içeri alınmıyor.

muhalefetten o zaman ümidi kesmiştik zaten. en azından bizden bir önceki nesilin bize bıraktıkları yıkıntının sorumluluğunu almasını bizi z kuşağı diye sürekli hor görecek bir şeyler bulmayı bırakmalarını ve haklı olduğumuzda bizi ezmek yerine yanımızda durmalarını beklerdik.*

ama pardon aşağı bak demedi aşağıdan git dedi. suçlu biziz..

konu aşağı ya da yukarı bakmak değil ki zaten. orada öğrenciler yasal haklarını kullanıp eylem yapıyorlar. bu ülkede iktidarın beğenmediği bir şeyi yaparsanız ya da zıt düşünceye sahipseniz anında terörist oluyorsunuz zaten.

yine aynı şey. bu ülkedeki çoğunluk aklı selim olsaydı iki tarafta hep bir ağızdan şunu söylerdi. konu bu değil ki, niye buraya indirgiyoruz.

sanki tüm boğaziçi süreci o gençler yürürken polisin müdahalesiyle sınırlı.

yani sözlükte siyasi konulara karışmayı pek istemememle birlikte yinede dayanamayıp söylemeliyim ki boğaziçi öğrencilerini ilgilendiren bir konuya veyahut olaya dışarıdan müdahil olmuş yasadışı örgüt bağlantıları olan şahısların da bulunması konunun rektör atamasından çok geçmişte yaşanan olayları tekrarlatmak isteği olduğunu düşünüyorum bununla birlikte kamu malına verilen zararla insanlıktan çıkılan hallerle ne hak aranır ne hukuk aranır hak arayan insan başkasının hakkını gaspedemez hak arayan hukuk arayan kişi ya da kişiler hakka hukuka aykırı davranamaz.

iki tarafta birbirini farklı versiyonu, tiksinerek iki kesime bakıyorum.
yönlendirmek çok basit, islamcılara göre sol kesimi parmağımda oynatırım senelerce bir sosyal medyada haber sayfası yönettim öyle ki vk'da başladığım 2011 internet haberciliği fb, insta gibi yerlere sığdı.
islamcılar'a allah kitap ve dinsel bir figüran şartları yetiyor, solculara ise humanist bir tavır ve sol karakter paylaşlımları oltayı atıyorsun düşen düşene o yüzden her kesimden iğreniyorum, aklınız varsa keyfinize bakın kimse birinin alternatifi değildir bu sistemde.

sadece boğaziçi değil, ülkede aklınıza gelebilecek her mecra ve durumda aşağı bakanların yalan olduğunu söylediği yalan. yenileneceksiniz.

çok şükür ki hiçbir şey yapmadan sadece yürüyen, slogan dahi atmayan, en temel anayasal haklarını arayan öğrencileri döven polislerimiz aklandı da ülkede iç karışıklık çıkmadı ne güzel.

aynı günlerde şeriatçı öğrencilerin yaptığı protesto gösterisine ise en ufak bir müdahale dahi olmamıştı.

tanım: goebbels'i dahi kıskandıran inanılmaz bir yalan. resmen bütün komployu çökertir cinsten hem de.

protesto yasal bir haktır engellenemez. aşağı değil daima ileri bakınız. aynen.

boğaziçi kadar... iyi olan, güzel olan herşeyi boklayıp, nerede bokluk varsa ona dil atmaya meraklı insancıkların geleceğin umudu olabilecek öğrencilerin yoluna taş koymak için bu kadar yırtınması ne yazık ki şaşırtmıyor artık.