cahit zarifoğlu

"otogarlar düğün salonlarından daha samimi sarılmalar görmüştür. ve hastane duvarları da cami duvarlarından daha fazla inanan"

sözünün sahibi ve saygı duyulası insan.

halk aşksız ise, sokaklar banka dükkanlarıyla doludur.

güzel günler çabuk geçer

hiçbir fiilinde yaşadığı gerçek zamanın içinde olmadığına inandığım şair.

zarifoğlu ne kadar dava dediği işlerin peşinde gibi görünse de, belirli kisveleri giyinmek niyetinde olsa bile bunu başarıyla yapmadığını ve yapamayacağını kendisi de çok iyi biliyordu. onun şiirlerinde fantazma anlatılar uçuşur hiç durmadan. o yüzden tahlili mümkün olmayan, olsa bile ancak münferit açılardan değerlendirilebilecek çokça eser vermiştir.

şiirlerini anlamayan kişilerin eleştirilerine '' şiirlerimi anlamıyorlarmış. mesela ben de botanikten anlamam.'' diyerek aslında şiirinin hitabının sadece şair duyumuna haiz kişilere bağlı olduğunu dile getirmiştir. bunu bilinçli olarak kaçmak için yaptığına gönülden inanıyorum.

zarifoğlu'nun şiiri uzaktadır. aslında çoğu kimse zarifoğlu'nun şiirine uzaktır.
rüyalarında bunalıyor gördüğü ''alda'' sına yahut '' her yanın dudaktır / üstün bezelye taneleri '' diye söyleştiği '' berducesi garibi '' nin üzerine içlendiği kadar kendi karısına nazar etmemiştir.

berat hanım bu olayı kendisi bir röportajda anlatmıştı.
zarifoğlu '' - hep birşeyler yazıyorsun. bir kere de benim için bir şiir yazsan ne olur ? '' diye sitem eden eşine, berat hanım' ın kendi ifadesiye '' hızlıca birşeyler karalayıp'' vermiş. berat hanım '' hala ben o yazdığını kıymetli bulmam.'' diye söylüyor röportajın devamında. bence de zarifoğlu' nun yazdığı en kötü şiir o şiirdir.

der misin ki bir gün;
"inşallah çok bekletmedim seni..."

alman dili ve edebiyatı okumuş 10 senede bitirmiş. otostopla avrupa seyahati yapmış, güzel yüreği olan samimi insan.

''bekardan korkan ev sahiplerinin
kapıda kızlık heykelleri'' dizesi üç yıldır aklımdan bir gün bile çıkmayan usta şair.

sesin eksik
ev ıssız bir sokak bugünlerde

bir duruşu olmalı insanın;
bir bakışı
bir anlayışı
bir aşkı
bir davası olmalı...

"adımın baş harfleri acz tutuyor." mükemmelini yazan güzel şair. bir buçuk romanı da ne romanlara bedeldir, hey gidi.** özlenen adamlardan.

abdurrahman cahit zarifoğlu.

uykum geliyor, kaderim yorula geliyor, buz gibi eller
bu yaz hayatı beğenemedim, aklımda kandan gökdelenler.

zirvesine göz koyduğum dağlara bak
koşup takıldığım çitlere bak.

ne çok acı var.

bir yerden bir yere uçuyorsa kuşlar; mevsimler değişmiştir,insanlar da...

cahit zarifoğlu

güzel olan her şey yarım kalır, filmler en güzel yerde sonlanır.
"çok mutluyum" dediğin yerde hüzün kendini hatırlatır.
çocukluk kısadır, gençlik azdır ve bebeklik sanki hiç yaşanmamıştır.
vefa azdır,sadakat sınırlıdır,verilen sözlerin ömrü kısadır.
çok seversin çok çabuk gider, güzel rüyalar en güzel yerinde biter.
hayattan tat almaya gör; gerçek yüzünü önüne serer.
hayal kurarsın uyandırırlar, mutlu olmaya kalkarsın nifak sokarlar;
uzaklara gitmek istediğinde kısalıverir yollar. ne kadar uzaklaşmak istesen de bir türlü seni uzağa götürmez.
güzel olan her şey kısadır,
yarımdır, yarım yamalaktır!
güzel olan ne varsa, sevdiğin şarkı gibi hemen bitiverir, kısacıktır.

türkiye'nin nadir entelektüel insanlarından biridir. gazetelerde sayfa hazırlar, dergi çıkartır, çevirmenlik ve öğretmenlik yapar. o yıllarda avrupa'yı gezmiş, almanya'da dil eğitimi almıştır. ne güzel bu ülkeden zarif bir adam geçti.

hatırladım
küçük basit şeyler
yetiyor kederlenmeye
ya mutluluğa

yedi güzel adam dizisinde baran akbulut'un canlandırmasıyla daha da bir sevdiğim şair.

çok sevdiğim yazdıkları yüreğime dokunan şair

ne güzel söylemiş cahit zarifoğlu ;

sevmek, söylemek değildir unutma.
sessizce alıp yüreğine koymaktır...

"kıymet bilen insanlara zaafım var.
onlar incili kaftan, gerisi ise yamalı fistan."

cahit zarifoğlu

benim de memleketim olan kahramanmaraş'lı şair. "ben çizilmiş bir yaşama atanmışım gibi" diyişiyle beni tav etmiştir

''kavuşmalarımız ağır aksak, ayrılıklarımız koşar adım...''