cem karaca

vaktiyle yavşak mainstream medya tarafından "zamanın ruhuna" uygun olarak barış manço ile kardeş ilan edilmiş şarkıcı.

bir dönem sol milliyetçi cenah ile sağ milliyetçi cenahın bayrak sanatçıları idi bu insanlar. bizim fındık beyinli media tiranları da akılları sıra laf sektirip -siz kardeşsiniz-demeye getirecek mevzuyu...

bir level üstü için,
(bkz: hepimiz aynı gemideyiz)

eskiden karpuz idik şimdi döndük biz hıyara şarkı sözüdür benim...

çok özlemle geçmiş hayatı. ülkesinden, karısından, çocuğundan ayrı kalmak çok zor gelmiş ona. yaptığı şarkılar yüzünden sadece. hala cem karaca'nın ismk bir yerde geçtiğinde sağcı solcu konusu açılır. yaşadığı dönemde olanlara sessiz kalmak istememiş. ee doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar derlemiş. benim çok sevdiğim birisidir kendisi bunu yazarken bile dervişan'la yaptığı "parka" şarkısını dinliyorum. şarkıları enfestir. bence müzik, müziktir. kimse sağcı solcu kavgasına girmemelidir.

oradaydim. annem ve rahmetli babamla.



sadece gulhane parki'nda 'ben bir ceviz agaciyim gulhane parkinda'yi dinlemek icin gitmistim.

oradaydim.

allah rahmet eylesin.

eşine yazdığı son mektupmuş.

dünya çapında sanatçıdır.

ceviz ağacı şarkısıyla tanıdığım, küçükken sesinden korktuğum sanatçı. ıslak ıslak, tamirci çırağı şarkılarını çok ama çok severim..

1990 kuşadası altın güvercin şarkı yarışmasında kahya yahya ile 1. olduğu performans için buradan

bariton sesiyle farklı bir müzik tarzı olan, eski kuşağın beyefendi şarkıcılarından birisidir. allah rahmet eylesin. tüm şarkılarını ara sıra açıp dinliyorum.

türkiye'nin gördüğü harika sanatçılardan biri.

"ömrüm" derken insanın içini acıtan sesin sahibi.

hani derler ya karakteristik ses diye, çok kısık sesli gelse de sesi işte bu sanatçıydı dersin, cem karaca ses karakteri konusunda eşi benzeri olmayan bir insandı. taklit etmeye çalışanlar oldu, kalın notalardan ses tellerini sıkıştırarak, genizinden havayı kapatarak o sesi çıkardığını sanan onlarca şarkıcı oldu ama kimse onun ses tonuna yaklaşmadı, yaklaşamaz da.
saykodelik rock, anadolu rock, deneysellik ne ararsan vardı bu adamda, sesi hepsine o kadar güzel yakışıyordu ki.
en büyük üzüntüm kendisinin hiç opera okumamış olmasıydı. komik gelebilir kulağınıza ama ben onu notre dame'ın kamburu müzikali de papazın söylediği etre pretre et aimer une femme bölümünü söylerken duymayı çok isterdim. bi hayal etsenize:
daniel lavoie

her gün dinlerim, sesine kurban olduğum beni benden alır. hele o deniz üstü köpürür derken girtlaktan çıkan sert ses var ya , günümüz şarkıcıların ndan bin kat daha kaliteli sestir. ınsanın tüylerini ürpertir. mekanı cennet olsun.

muhteşem ses; taklit edilemez gibi geliyor.
muhteşem bir şarkısı için; (bkz: unut beni)

ağır romanı ağır roman yapan sanatçılardan biridir.

kurtalan ekspress le ankaraya gelmişlerdi. konser salonuna yakın bi yerde balkonda çay kahve içiyorlardı... aşağıdan cem baba, cem baba diye bağırdık. bize zafer işaretiyle selam verdi. dünya gözüyle ölmeden gördüm...
bu dünyadan bir cem karaca geldi geçti...

doğarken ağladı insan,
bu son olsun bu son...

ne sen bunun farkındasın, ne de polis farkında...

detonedir.
kimse kusura bakmasın.