çocuğa kendi ismini vermek

bunu bir türlü anlayamamışımdır. hadi abd'de falan baya yayıldı da türkiye'de de gözlemlemeye başladım. bu nasıl bir narsistlik abi? amaç ne?

kendi adını taşıyan ilk albüm gibi.

çocuğa kendi karakterini, kendi bakış açısını, kendi seçimlerini ve ideallerini vermeye zorlamaktan daha masum bir durum.

*geçkin amcaların ikinci veya üçüncü eşlerinden olan erkek bebeğe *bir dikili taşımız olsun şu yalan dünyada diyerek yaptığı eylemdir.

amcaya değil de o çocuğa üzülüyorum ben. düşünsene kendi adı bile yok. ölüm korkusuyla son anda kendi adını veren bir baba o çocuğa ne verebilir ki o saatten sonra.

bide diyelim ki amca bey ölmedi, çocuk beş altı yaşına gelince yaşıtlarının dede dediği birine baba diyecekler. bu yüzden hep kafa karışıklığı. hep bi içine atma.

al sana nur topu gibi bir çocukluk travması. tam kırmızı odalık durum.

dayımın aile geleneği olan saçmalık.
dedem kendi adını dayıma vermiş, dayım oğluna verdi, oğlu yani kuzenim de kendi oğluna koydu şu an. hayır nesilden nesile aktardıkları isim de hüseyin!

fransa'da bir zamanlar revaçta olan monarşik hobi.
(bkz: xııı. louis)
(bkz: v.charles)
(bkz: ıv. phillippe)
*

ay düşündüm de küfür gibi. ebubekir sıddık oğlu ebubekir sıddık **)

abuzittin junior.

hem mantıksız bulduğum hem de evde karışıklığa sebep olacağını düşündüğüm durum. ek bir bilgi olarak, bu sabah behzat uygur'un oğluna behzat adını verdiğini öğrendim, "eşim istedi" dedi.

dahiyane bir fikir. vemiz1 oğlum gel bakim, vemiz2 kızım hadi babişkona bir kahve yapıver. biraz uzaya fırlatılan uydu isimleri gibi oldu ama idare eder.

(bkz: şaban oğlu şaban) gibi bir durum..
bana göre mantıklı bir eylem değil, hatta biraz saçma. böyle bir karışıklık yaratmaya hiç gerek yok diye düşünüyorum. ama yinede isteyen koyar, kişilerin kendi tercihi.

saçma sapan davranışlardan biri.kızına annesinin,oğluna babasının ismini koyan da öyle.
-nurettin bakar mısın?(eski komşumuz)
-anne beni mi çağırdın babamı mı?
ismi şaban olan bir çocuk için annesi "dedesinin ismi diye koydular,oğlum ismi yüzünden sinir sahibi oldu"diyordu.
isim kıtlığı mı var,gereksiz bir fantazi.

eski bir türk geleneğidir esasında. "büyüklerim bana bu adı layık gördü. ben de onların seçtiği ismi evladıma veriyorum" gibi bir düşünceden kaynaklı. turgut uyar da kendi oğluna bu nedenle turgut adını vermiş.

aynı mantıkla günümüzde soyadlarımızı kullanıyoruz.

dedemin kendi ismini amcama vermesidir.

bu olayı gabriel garcia marquez'in ''yüzyıllık yalnızlık'' adlı romanında çokça gördüm. özellikle albay jose aureliano buendia'nın adını taşıyan 20 ye yakın oğlu vardır. bu yönden baktığımızda çocuğuna kendi ismini verme geleneği ispanyol kültürü içerisinde bir ''gelenek'' haline geldiğini söyeleyebiliriz.

çocuğun dedesinin ismini koymayı bir tür hakaret sayarken kendi adını vermek daha bir garabet.

bu durumda ettiğiniz küfürler yerini bulur:
köpoğluköp... gibi

egonun nirvana yapma yöntemidir. daha da üstüne ego tanımam.

bazı tanımlarda gördüğüm üzere, türklerin eski geleneklerinde olmayan bir eylemdir.
türklere islamiyetle geçen arap kültürünün etkisiyle çocuğuna dedesinin adını vermek adeti edinilmiştir.

eskiden türklerde çocuğun 40ı çıkmadan adı konmaz çocuğun hâline göre şamanizmden kalma şekilde doğadan bir isim verilirmiş. (bkz: boğaç han) hikayesini bilirsiniz. ya da çocuğa kötü ruhları uzak tutmak için kötü isim, o anki durumu belirtmek için bir isim konulurmuş.
(bkz: satılmış) (bkz: sati) ismi mesela bu çocuk tanrı'ya satılmış, başka birine satılmış kötü ruh uzak dursun diye. aynı şekilde ondan önce doğan çocuk ölü doğduysa, öldüyse sonra doğan bu çocuk dursun diye (bkz: dursun) (bkz: durmuş) veya (bu bari ) (bkz: yaşar) diye yaşar ismi evde temelli olsun diye (bkz: temel) 3-4 tane oğlu olup en sonunda kızı olana bu sefer döndü denilip (bkz: döndü) vb isimler verilmiştir.
türkler islamiyeti tam benimsemeden onun etkisi altına girmeden verilen isimlere bakınız.
(bkz: teoman) (bkz: oğuz han) (bkz: bilge) (bkz: ilteriş)(bkz: bumin) (bkz: atilla) (bkz: tuğrul) (bkz: selçuk) (bkz: çağrı) (bkz: alparslan) (bkz: melikşah) vs...

islamiyeti biraz daha benimseyen anadolu selçuklularında 1. kılıçarslan, 2. kılıçarslan
1. gıyasettin keyhüsrev vs vs diye babanın adını oğluna verme şeklinde ilerlemektedir. osmanlıda tavan yapıp
1. mehmet'in torunu 2. mehmet (yani fatih sultan mehmet)
yavuz sultan selim'in torunu 2. selim (ki bunlar akılda kalıcı olanlar çocuk yaşta ölüp dedesiyle aynı adı taşıyan şehzadeler de mevcuttur)

cumhuriyetin ilk yıllarına gelindiğinde soyadı kanunu çıkarıldığında isimlerin %90ından fazlası arapça vb dillerden kalma isimken yeni alınan soyadların %90ından fazlasının türkçe olduğu kayıtlara geçmiştir.

gökçe, ayça, ayla, aylin, pınar, çağlayan, asena, melisa, bahar(doğadan isimler), kubilay, çağatay, çağan... gibi türkçe isimler varken. ayşe, hatice, fatma, halime, hüsnüye, şaziye, şerife, hüseyin, hasan, beytullah, bedir gibi isimler koymak da nedir? diye sorarım.
(bkz: çocuklarımıza türkçe isim koyuyoruz kampanyası)

amrikan filmlerinde, dizilerinde gördüğüm bir adet. frank oğlu frank jr oğlu frank jr jr...

türkiye e bir iki topçuda (görgüsüz) ve muhafazakar zenginde (yeni zenginleşeni tam görgüsüz) gördüm.

genelde ünlülerde olan bir durum. kuzenim kendi adın oğluna verdi. çok saçma ya. aşırı gerksiz bulduğum bir durum.

kendini çok sevme durumu çocuğun da kendisi gibi olmasını istemek ilerde çocuğum olursa yapmak istediğim bir eylem.