dünyanın en büyük yalanları

aşk ve sevgi üzerine her şey.

(bkz: seni çok seviyorum) ilişkilerin %80'i zaman geçirmek ya da seks üzerine.

(bkz: sensiz yapamam) hadi ulan oradan, bu yaşına kadar bensiz nasıl geldin o zaman?

(bkz: ben seni hiç aldatmadım) ha ha, tamam.

(bkz: sevgilim beni aldatmaz) (ağzımı ayırarak) ahahaha, aynen hiç yapmaz.

takılmayın bu tarz işlere, bir kere geliyorsunuz dünyaya ve bu hayatta başkası için üzülmeyin sakın.
eğlenin, gezin, keyfini çıkartın.
istediğinizi de sadece siz istediğiniz için yapın.

biz sizi ararız

(bkz: cehalet mutluluktur)
(bkz: adını bilen son kişi öldüğünde hiç doğmamış gibi olacaksın)

seni hiç aldatmadım

(bkz: yok aşkım o çocuk kardeşim gibidir)

seni seviyorum.

aşkım valla sen ilksin.

söyleyene bağlı.
mesela siyasal dinciler "allah 1" dese inanmam.

asla ayrılmayacağız.

çok çalışırsan sen de zengin olabilirsin. yersen.

iyiyim.

'memnun oldum.'
samimiyetsizdir, zaman zaman da yalan.

iyiyim.

işim var.

(bkz: kapitalizm)

savunma adı altında üretilen silahlar ve nükleer bomba. bir saattir bir şarkı dinliyordum cuk bu başlığa oturdu.

1978 yılında yayınlamış ve yasaklanmıştır. crass adlı müzik grubunun, the feeding of the 5000 albümünden bir parça,

"crass - banned from the roxy"

şarkı sözleri:
roxy'den yasaklandı... tamam.
zaten orada oynamayı pek sevmezdim.
sadece uslu çocuklar istediklerini söylediler,
gitarları ve mikrofonları sadece oyuncak mı sanıyorlar?
siktir et onları, tavrımı koymayı seçtim,
bu topraklarda yanlış olduğunu hissettiğim şeye karşı.
aşırı beslenmiş kıçlarının üzerinde öylece oturuyorlar.
daha az şanslı sınıfların alın teriyle beslenmek.
kahrolası güçlerini koruyorlar çünkü parmakları düğmenin üzerinde,
kontrol onlarda ve unutulmasına izin vermeyecekler.
gerçekliklerinin gerçeği bir silahın yanlış ucunda,
bunun kanıtı belfast ve bu hiç eğlenceli değil.
ön bahçede yatan timini görünce,
çitin üzerinde duran makineli tüfekleri görmek.
kendi ön kapınızın girişini bulmak yasaktır
ve buna savunma deme cüretini gösteriyorlar.
görünüşe göre savunmaları sadece güç tehdidi,
ayrıcalıklı kişiler için herhangi bir uzunlukta koruma.
yoksullardan kârlarını koruyan hükümet,
zengin ve talihli kapıya zincirleniyor.
insanların biraz daha fazlasını isteyebileceğinden korkuyor.
aldıkları boktan daha.
aldıkları bok.
aldıkları bok.
aldıkları bok.
aldıkları bok.
aldıkları bok.
aldıkları bok.
aldıkları bok.
savunma?
bok, savaştan esas bir şey değil
ve hükümetten başka hiç kimse bunun ne için olduğunu bilmiyor.
ah evet, savunma derler, edep derler,
mai lai, hiroşima, ne demek istediğimi anlıyor musun?
aynı lanet iç karartıcı frekansta yatıyor,
"hayatımızı temiz tutmak için yapmak zorundaydık" diyorlar.
peki kimin gibi?
kimin lanet hayatı?
kiminle konuşuyorlar?
kimin hayatı?
kimin lanet hayatı?
sana bir şey söylüyorum, sen ve ben değiliz.
ve onların sistemi, tanrım, onlar her yerdeler,
okul, ordu, kilise, şirket anlaşması.
korkuya dayalı berbat bir gerçeklik,
gerçek hissetmeni engellemek için lanet olası bir komplo.
beni anlamadı, onların yanlış olduğunu söyleyebilirim
silahımla pek hazır değilim ama şarkım var...
roxy'den yasaklandı, tamam.
zaten orada oynamayı pek sevmezdim.
silahlar.

para benim için önemli değil. (kadın).

bazı insanların tanrı benimle konuştu demesi.

ne hikmetse sadece arabistanlı erkeklerle konuşuyor.

bu konuyu sonra konuşuruz.

(hiçbir zaman konuşulmadı)

dünya'nın ve tarihin en büyük yalanı dindir. dinin atası yalan, sancaktarlığı ise cehalettir.