esnafın batmaya başlaması

en dandik kafe sahibinin altında mercedes veya audi var. milkete caramel latte, vayt çaklıt mokaları 15-20 tl'den, çayı da 4-5 tl'den itelediler. %1000 kâr yaparken sıkıntı yoktu, şimdi de o yaptığınız kar ile yaşayın yeter milleti öptüğünüz be.

insanları aptal yerine koyan tüm esnaf batar umarım.

esnaf dediğin karabatak gibidir zaten. devamlı batar çıkar ama bir şekilde hayatta kalır. takma kafana.

başlaması mı? titanic battı jack de denizin dibini boyladı batması mı kaldı allahasen.

hepimizin gittiği müşteriye önem veren mekanlar, alışveriş yaptığımız dürüst esnaflar vardı, hala da varlar. müşterileri de alışveriş yapmaya devam ediyor. sen günü kurtarayım milleti kazıklayayım bir gelen adam pişman olsun bir daha gelmesin kafasında bir esnafsan bat zaten kusura bakma. senin gibi esnafa değil yanında üç kuruşa çalıştırdığın elemana, öğrenciye acırım. mekanlarda canlı müzik yaparak geçimini sağlayanlara acırım.

yaşadığım yerde şarküterim, kasabım, manavım çoğu kime gideceğim bellidir. güvendiğim esnaf neyi önerirse, güzel derse alırım isterse evde çuvalla olsun. esnaflık ve güven böyle bir şeydir.

doğru olan gerçek.

burada birtakım esnaf övülürken bazıları yerilmiş, kazıklayan esnaf batıyor iyi oluyor tarzı söylemlerde bulunulmuş. öncelikle, hayır efendim öyle bir şey yok. hatta kazıklayanın batmama oranı daha yüksek.

ayrıca bunun iyi hizmetle de tamamen ilgisi yok. zamanında ne kadar iyi hizmet vermiş olursan ol. kapalısın, ne yapabilirsin ki?

esnaf gerçekten de batmaktadır. pek çoğu büyük borç bataklarının içindedir. normal şartlarda kendisini zar zor döndüren sayısız esnaf varken, bunların bu şartlar ve desteksizlik sonucunda batması kaçınılmazdır. bunun dışında pandemi öncesi iyi iş yapan, işleri yolunda olan pek çok esnaf dahi batma noktasına günden güne sürüklenmektedir.

bunun iyi esnaf/kötü esnafla ilgisi yok. bunun oluşan şartlarla ilgisi var. kazanırken iyiydi, biriktirseymiş şeklinde tezleri savunanlara ise cevap verme zorunluluğu dahi hissetmem.

en önemli sorunlardan.

esnafın, özellikle de restoran ve cafelerin işi zor.
garsonlar da bitmiş vaziyette.
dışarı çıkıyoruz, oturup bir bardak çay içecek yer yok. böyle gitmemeli.
yarıyıl tatili sonrasında okullarla beraber restoran ve cafelerin açılacağını tahmin ediyorum.
bir an önce açılması dileğiyle.
yoksa bayağı bir insan ekmeğinden olacak.

esnafın, hatayı birazda kendinde araması gereken durumdur. kimi esnaf var kazancından daha fazla masrafı var, kimisi var hesap kitaptan, giderden gelirden bir haber, kimisi var müşteriye nasıl davranılacağını bilmiyor; sonuç olarak ise zarar akabinde ise iflas kaçınılmaz oluyor.

mamafih; esnaflık zor zanaat, herkes yapamaz. ticaret erbabı olmak gerek.

okulların açılmaması nedeniyle özellikle okul çevrelerindeki nispeten küçük kırtasiyeciler de sıkıntılı. kira ve diğer sabit giderleri ödeyecek geliri bu şartlarda elde etmeleri zor görünüyor. varsa cepten yemeye devam edecekler yoksa batmaları kaçınılmaz.

hayatında ticaret ile uğraşmamış arkadaşlar batanlar için oh olsun diyor da çoğu karlı gelmediği için kapatıyor batmıyor yükünü tuttu yani. değişen ekonomik şartlara göre iş yapmak için kapatıyor. mesela pahalı bir lokanta ise büfeye çeviriyor, telefon satıcısı ise aksesuar a dönüyor.

zaten türkiye de kazıkçı esnaf ile vatandaş arasında pekte yok o yüzden ikisini birbirine çok yakıştırıyorum vatandaş raici 4 lira olan işe 1 lira vermek için kazıklanır, esnafta 1 liraya o işi yaparken vatandaşı kazıklar o döngü öyle devam eder.


dolayısı ile kurumsal çalışana, bilgi isteyen iş yapana bir bok olmuyor siz sadece oh olsun diyorsunuz o kadar.

üzücü bir durum, ben empati kuruyorum şahsen esnaf ile. adam bugün aldığı malı yarın zamlı alıyor, önünü göremiyor.

gıda işiyle uğraşan esnaf batmaz.
oooo ekonomi şöyle böyle deyip 10 liralık şeyi 30-40 liraya satarlar
vatandaşta ne yapsın yemek zorunda.
ensafın hali vakti yerinde siz bakmayın ağladıklarına.
asıl asgari ücretle geçinen kesim zor durumda.

dur bakayım şeyimde mi?
aaaa değilmiş.

çok da fifi
zaten çoğu restoran kafe işine dönüyor
kar marjı sınırsız, batağı neredeyse yok.

oy verirken bana mı sordular.
yok sormadılar, o zaman benim suçum değil.

ayrıca esnaf kazıkçı mı, evet.

paraya batmasıdır o.

hitler'e kurmayları "almanlar mutsuz, savaşmak ve ölmek istemiyorlar" demişler; hitler "tabii ki ölecekler, eşşek gibi de savaşacaklar, itiraz edeni vurun. bize bunun için oy verdiler. ne istediğimizi, ne yapacağımızı bilmiyorlar mıydı." demiş... yaa almanlar ondan sonra uslanmış, savaş yenilgisine rağmen avrupanın en güçlü ve gelişmiş devleti olabilmeyi başarmış, duvarı yıkıp kardeşçe yaşamışlar...
uslanmayan uluslar, "us" lanana kadar batacak. mecbuuurr..!

bu olay karşısında derin bir süleyman soylu ooooohhhu çekiyorum. kendi vatandaşına vatan millet sakarya edebiyatı yapıp, elin kolu façalı tottenham formalı ingilizinin, içki içmekten beyni erimiş ayyaş polonyalısının, çekinin efendime söyleyeyim ülkesinde savaş varken, erkekleri cephede savaşırken kendisi herhangi bir milletin zengin erkeğinin metresliğini yapmayı kabul eden nataşasının götünü yalarsan sonun bu. ooooh.