haklı olmak

devrimci bir yanı olmayan eylemsi.

kendiliğinden isyancı bir yanı olabilir belki ama yenilikçi, değişimci ya da devrimci değildir.

(bkz: haklı olmak vs hak'la olmak)

ne işe yarıyor arkadaşlar? yaradığı bir durumu söyler misiniz?

benim için artık o kadar da önemli değildir. yani biri, benim haklı olduğum bir konuda kendini haklı görüyorsa o da öyle mutlu olsun derim. yani nesnel bir konuda bile haklıysam ve karşıdaki kendini haklı görüyorsa yanlış bilgisiyle, bunu artık pek umursamıyorum. kendi yanlış bilgisiyle yaşayacak kişi yine kendisi olur çünkü.

ayrıca; "yanılmışım", "yanlış biliyormuşum" falan demek birçok insan için çok zorken benim için çok kolay. geçmişte öyle değildi. ama görüyorum ki birçok insan kaç yaşına gelirse gelsin bu "olgunluğa" ulaşamıyor. bunu da "karşıdakinin" problemi olarak görüp umursamamaya çalışırım. yani bir iki belirtirim. baktım karşıdaki kalkanını indirmiyor. orada bırakırım.

(bkz: ben demiştim insanları)
(bkz: bilgi geçirmezlik)

her zaman mutluluk getirmez.

insanda her türlü duruma karşı içgüdüsel olarak kendini kanıtlama kalkanları devreye girse bile yıllar geçtikçe şöyle birkaç adım geriye gidip her şeyi tekrar değerlendirme ihtiyacını da beraberinde getiren durum.

geçen çok yakın arkadaşıma dert yandım ben değil miyim bu durumda haklı olan diye. öylesin ama öyle düşünme dedi ama çünkü biz artık haklı olmayı değil mutlu olmayı seçeceğiz. mantıklı geldi yani, seçebiliyorsak güzel.

hem ne demişler;

mutluluğun formülü çok açık;
sen haklısın,
o haklı,
siz haklısınız.*

ben haklı olmak istemiyorum.
ben zengin ve mutlu olmak istiyorum.

herkes haklı olmak neye yarıyor modunda bakıyor da kim demiş bir şeye yaramadığını? kendinden ödün vermemeye yarıyor. karşındakiler senin haklılığını anlamıyor, kabul etmiyor diye sen kendi gördüklerini, bildiklerini red mi edeceksin? bu kadar onay bağımlısı olmak zorunda mıyız ki karşı taraf anlamıyor ve haklı olmak somut olarak hiçbir şeyi değiştirmiyor diye önemsiz görelim?

haklı olduğunu bilmek ve es geçmemek karşı taraftan gelecek kof bir mutluluğu sağlamayacaktır ama bundan bin kat daha değerli olan bir şeyi sağlayacaktır o da kendine duyduğun saygı. es geçerek gelecek kıytırık mutluluk eksik kalsın.

"haklı oldum ama mutlu olamadım." vah vah...

çoğu zaman ise yaramayan durumdur. haklı çıkıyorsam bir şekilde mağduriyet yaşamışım demektir, olan olduktan üzüldükten sonra yemişim hakkını.

hep haklıydık...

“haklıyım” ciddi anlamda ağırdır. keşke haklı olmasaydım noktasına gelmemeniz dileğiyle dostlar.

bazen hicbir anlam ifade etmez, hakli olmanizin bir anlami kalmamistir.bazen de herseydir hakli olmak.

bazen haklı olmaktansa huzurlu olmak yeğdir.

haklı olmak, olanın dışındakilerce söylenip kabullenildiğinde anlam taşıyabilir.

keşke olmasaydım.

her zaman doğruyu söyle, ama her zaman her doğruyu değil.

mutluluk getirmez.

mutlu olmayı haklı olmaya yeğlerim. haklılık mutluluk kadar haz vermiyor.

ne demişler her şeyin fazlası zarar haklı olmakta bı yere kadar yarar
fazlası yük olur insana

çok da önemli değildir. zaten iki taraf da kendisinin haklı olduğunu düşündüğü için tartışmalar ortaya çıkar. diğer tarafa haklı olduğunu kanıtlamak için gereksiz bir efor sarf etmek yerine "tamam, sen haklısın." diyerek kafamız şişmeden olay yerinden ayrılmak en yararlısıdır. zaten gerçekten haklı olan taraf mevzu önemli bir şeyse zamanla ortaya çıkacaktır. o zamana kadar da tartışmanın pek bir önemi kalmaz. yani haklı olmanın pek bir önemi yoktur.