herkes kalbinin ekmeğini yer mi sorusu

yok ben kalbime ekmek banıyom sadece.

gözlemlerim gösteriyor ki harbiden insan kalbinin ekmeğini yiyor. kalbinde kötülük olmayanların hayatlarına bakıldığında diğer taraftan içi fesat olanlara bakıldığında anlıyorsun.



#3116411

cogu zaman evet. herkes kalbinin ekmegini yer.

çalışmıyor *

ben kalbimin meyve suyunu içiyorum, sayılır mı?

kalbinin ekmeğini yemek çok sevimsiz bir laf. niyet neyse akıbet odur daha iyi bence.

kesinlikle hayır ben bayat ekmek yiyecek kadar kötü bir insan değilim.

ne olur "boru mu?"yu unuttuğumuz gibi şu kalbin ekmeği saçmalığını da unutalım. "panpa"nın yok oluşu gibi yok olsun ne olur noel baba duy sesimi yılbaşına az kaldı.

uyumadan önce yatağımın kenarında ellerimi kavuşturup "lanet gelesice kalbin ekmeği" diyorum. her gece yeminler, dualar ediyorum.

herkes kalbinin ekmeğini yer.

bu cümleyi de hiç sevmem.
kimse kalbinin ekmeğini yemez zira iyi kişilerin başına hep iyi şeyler gelmez, kötü kişilerin başına hep kötü şeyler gelmez.

herkes kalbinin ekmeğini* yerse cennet cehennem diye bir şey olmaz.

yemez, iyi kalbi itina ile düdüklerler, net!

sorusundan önce ifadenin kendisi gıcık.

kalbin ekmeğiymiş. sakatat çağrıştırıyor, iç yağ kokuyor ortalık.

kalbimin ekmeğini hep yedirdim ben

evet, mutlaka yer.

insanlar doğası gereği çok sabırsız ve maalesef çok şükürsüz hatta bencildir. istedikleri, istedikleri an olmadığı için; sürekli olarak "tanrıyı ve onun adaletini hedef alırlar."


tanrı'nın adaleti çok keskindir. asla anlamayacağınız noktalarda, tesir eder ve donar kalırsınız. bununla ilgili çok deneyimim oldu. bana kötülük yapmaya çalışan, kötülük düşünen insanların yaşadıkları hayatlara, başlarından geçen olaylara bakıyorumda, "ilahi adaleti sorgulamak" çok büyük yanılgı olur.


şunu içtenlikle söyleyebilirim; tanrı'ya söylediğiniz hiç bir şey kaybolmaz, unutulmaz. tanrı, kendisine söylenen her şeyi duyar ve zamanı geldiğinde; kötülük dolu olan kalbe adalet sağlanır.

bazen dilediğiniz şey uzun süre gerçekleşmez ya da gerçekleşir ama siz göremeyebilirsiniz( sonuçta herkes yaşadıklarını dışarıya %100 yansıtmaz. acıdan delirecek noktada olduğu halde, dışarıya gülümseyen tiplerle dolu ortalık. yani bu manipülasyonlara aldanmayın. herkesin maskesi vardır.)

kısaca; zaman ve sabır.. bu ikisi insanın doğasının sınavıdır. tanrı, bazen istediğiniz şeyi " zamanla" sağlar size ama bu da sizin hayrınızadır ya da sınavınız olabilir. süreç uzadığında, " benim istediklerim zaten olmuyor, duam kabul olmaz, rabbim beni duymuyor vb " seyler söyleyerek isyan etmeye başlarsanız, bu yanlış olur.

tanrıya bağlılık demek; ona ve adaletine %100 inanç ve isyan etmemek demek. bu 2 hususu kalben netleştirebildiğinizde, yaşayacaklarınıza inanamazsınız.

ne demek olduğunu hiç anlayamadığım söz. "emeğine sağlık"ı da hiç anlamadım. hepi topu üç yüz kelimeyle konuşur bir de böyle manasız öz/hakiki deyişler uydurursunuz.

nedir ulan kalbin ekmeği? başka iyi dilek cümlesi mi yok?

başkasının kalbinin ekmeğini yer. kalp damar cerrahları ve kardiyologlar öyle yapıyor.

hamur aşı göbek yapar

yer, ben yedim mesela. evet.