kaçan kovalanır

tavsiye olarak verdiğim kişilerde daima işe yaramış taktiktir.

(bkz: kaçma kaçan yorgun ölür)

eskiden çok koşar kovalardım şimdiler de tam aksine genellikle ben kaçıyorum.

olmayınca olmuyor da diyebiliriz.

taktiksiz ilişki yürütemeyen bizlerin mottosu haline gelmiş söz doğruluğu tartışılmaz çünkü günümüzde içinden geldiği gibi seversen, özen gösterirsen hep kenara atılıyorsun. niyetim başkalarını eleştirmek değil bunu ben de yapmaya çalıştım ama nasıl desem ne desem bilmiyorum zira içim acıyor bunu yazarken... size değer veren insanda işe yarıyor bu taktik benden söylemesi. dur kaçayım da biraz yokluğumu görsün kıymetimi anlasın niyetiyle taktik yaparken o insanın yokluğunuzun farkında bile olmadığını görmek içini daha çok yakıyor insanın. bunu yaptıran insandan ben bir hayır görmedim inşallah diğer insanlar mutlu sona ulaşmıştır.

riskli harekettir. nerde duracaginizi bilmeniz lazim bence.
ya kovalanmazsanız bu sefer de kovalayan olursunuz.

klasik anadolu takımı bekleri, bu kategoride üst sıralarda yerini alır.

kadın erkek ilişkilerinde en iğrenip nefret ettiğim olaydır. ve çoğu ilişkinin yazılı olmayan kuralları da buna dayanıyor. ne acı, ne kötü.

peki bu kedi fare oyunundan bir aşk çıkar mı ?
hayır efendim çıkmaz ?
biri yürüyen egoya dönüşürken, diğerinin aşka inancının kaybolmasıyla sonuçlanması muhtemeldir.
ama evet her kaçan bir sürekovalanır hadi iyi sporlar..

bu oyunlar boş vallahi. münasip bir yerlere kadar kaçabilir, kovalayan kovalasın benden bu kadara döndü olay, evet kovalanırken keyifli yalan yok. ama kaçma faslını yanlış anlayıp öküzlüğe çevirince karşı taraf işlerin rengi biraz değişiyor. kaldı ki bence kaçmak değil, mola almak bu. yol alacaksan al, ne oyalıyorsun tükettin, melankolik oldum, derdo oldum bir de üzerine. ay lütfen artık kimse kaçmasın kovalanmasın. aloo poliis.

taktiksiz insanların beceremediği oluşum.o yüzden taktiksizseniz taktik sizsiniz.

o kadar genç değilim artık. *

ben hiç kovalanmak için kaçmadım. kaçanı da açıkçası hiç kovalamadım. taktik en sinirlendiğim şeydir ilişkide. beni hakikaten çok gerer. düz bir insanım ve bu bence her şeyi daha net kılıyor. istiyorsam istiyorum, istemiyorsam istemiyorum. taktikle kazandığım hiçbir şey beni tatmin edemez. denemedim bile.

bu bir dayatma. öyle çok zırva var ki; "altı günde onu kendine aşık et" falan. kardeş ne diyonuz siz? nasıl inanıyosunuz bunlara? kaçan kovalanır mı? evet. ama kimse sonsuza kadar kaçamaz, kimse de sonsuza kadar kovalayamaz. biri yorulur diğeri de sıkılır. muhakkak bir şey olur.

aşk gibi temiz duyguları böyle salakça şeylerle kirletmek bana çok amatörce geliyor. olduğum halimle sevilmeyi istiyorum ve birini olduğu haliyle sevmek istiyorum.


bu çocukluklara girişmeyin bile. net olun ya. o kadar kolaylaşıyor ki hayat net olunca.

kaçanın niye ve kimden kaçtığına bağlı.
onu avlayacak olandan kaçıyorsa haklı ( geyiğin avcıdan veya kendisini avlayacak hayvandan kaçması gibi.).
onu gerçekten sevenden kaçıyorsa haksız. çünkü onu sevmediğini düşünebilir. o zaman bırakma ihtimalide var.
sevenden kaçma durumunda mimiklerde önemli yoksa diğer türlü ayrılık olabilir.

bazıları tarafından işe yarayan, ama yeterince yaş almış bir insanda sadece bıkkınlık hissi yaratıp gerçekliği olmayan taktik.
bunu yapmaya çalışan bir erkek var çevremde. tanıştığımız zaman gerçekten kişiliğini beğendiğimi düşünmüştüm, sürekli garip garip oyunlar ve taktikler yaptı. bir seneden fazla geçti bunların üzerinden, hala kendince garip garip şeyler yapıyor arkadaşlarım fark etmişler. insanların ne istediğini söyleyebilecek kadar cesaretli olmaları gerekiyor, bu ne böyle çocuk gibi kaç kovala oyunu?

eğer hoşlanılan kişi sizden kaçarsa, bunu üstesinden gelmek için cigara yetmez kova yapmak gerektiğini anlatan söylem.

ebesinin örekesine kadar kaçabilir bir adım atarsam namerdim.

doğru olduğuna inandığım taktik.

oluşumunu tamamlamayan kişilerin başvurduğu taktikler.
"son pişmanlık neye yarar ?
her şeyin bedeli var
buraya kadar " *

yalan yanlış iddia.

duygularım belliyse kaçmam. kaçanı da kovalamam.

iki insan birlikte olmak, bir şeyler paylaşmak istiyorsa her şey açık ve net yaşanmalı. yetişkin olmaya yakışan budur. 2 dakika sonraya çıkacağımızın garantisi yokken neyin nazını yapıyoruz birbirimize? yumulun sevgiliye gitsin!

kazık kadar olup da hâlâ oyun isteyen de parka gitsin.

bu arada psikologlara göre bu tür hareketler, duygusal bakımdan olgunlaşmamış sorunlu karakterdeki insanların gösterdiği davranışlardır. sorunluysa hiç almayayım zaten. kendi sorunlarım bana yetiyor.

ilişki içerisinde ilişkiyi renklendirecek oyunların ise başımın üstünde yeri var.