kadın sürücü

fren yerine gaza basan sürücü...

geçen ay ters şeride girip beni ve iki aracı ana yolda yoğun trafikte bırakan sürücü.plakasını alıp ihbar ettim.
böyle bir ihlali erkekler de yapıyor muhakkak.
trafik canavarı olmanın cinsiyeti yok.

en azından erkekler kadar fütursuzca ve dikkatsiz surmuyoruz. dikkatliyiz.

erkeklerden daha iyi araba kullanıyorlar. ben demiyorum işi bu istatistiklerden para kazanmak olan sigorta şirketleri diyor.

buradaki kadın yazarlar yadırgayacaktır ama itiraf etmek gerekirse kadın sürücünün kullandığı otomobil eğer ki yaya geçidinde bekliyor veya çalışır vaziyette duruyorsa, o otomobilin önünden geçerken düşünürüm, hatta koşar adım geçerim, bazen de arkasından geçerim. malum, son zamanlardaki fren ile gazı karıştıran kadın sürücü haberlerinden dolayı, aynı hatayı yapıp da beni altına almasından korkarım.

trafik sıkıştığında makyajını yapan, instagrama şarkılı stroriler atan, arabasını nadiren temizleyen, yolda manzaranın keyfini süren, arabayı araç gibi gören sürücüdür.
biz kadınlar düşünüp sürüyoruz bunlar hep ondan.
keşke erkekler gibi reflekslerle ve dürtülerle sürseydik ama işte na mümkün.
neyse nereye bırakayım sizi.*

bir defa bunun kadını erkeği olmaz. karakteriniz ne ise, yaptığınız iş de ona göre şekillenir. burada herkes kadınları yavaş olmakla ya da fazla tedbirli olmakla kısmen eleştirmiş. ben bir kadın olarak, direksiyona geçince “içindeki trafik canavarını durdurur musun?” ya da “bu ne hız merakı yaa?” gibi sözler duyuyorum. e tabi bu demek değil ki dikkatsizim ya da kurallara uymuyorum. kısacası, bu işin kadını erkeği yok. kadın/erkek sürücü değil, iyi/kötü sürücü vardır.

artı kadın sürücü olmak demek, olmadık anlarda sizi taciz eden erkek sürücüler! * ile mücadele etmek demektir. yani illa kategorize edecekseniz, en uygunu bu!

kadınları salak gibi ve süsten başka bir şey düşünmüyormuş gibi lanse etmenizden de gına geldi artık.
yaptığınız açıkça cinsiyetçilik. saydığınız yanlışları her acemi veya sürücü yapabilir.

tanım: erkek sürücüden bir farkı olmayan sürücü. pardon, iki farkla, bu kadar alaya alınıp aşağılanmaları, trafikte özellikle psikolojik şiddet görmeleri farkıyla.
edit: imla.

sadece ve sadece cinsiyetinden ötürü çok çeşitli muamelelere maruz kalan sürücü.

kötü süren biri görüldüğünde kesin kadındır yapıştırmasını, yollarda zaman zaman sıkıştırılmasını falan geçtim. herhangi bir yere park etmeye çalışıyorsanız sağda solda bir erkek varsa* mutlaka gelip direktif vermeye başlamaları bana çok komik geliyor. hayır bir kere de değil, o kadar çok kez başıma geldi ki. sadece benim de değil, tüm kadın arkadaşlarım en az birkaç kez yaşadı.

bu insanlardan yardım istemeyi geçtim daha henüz park etmeye başlamamışsınız bile. park yerini gördünüz, park lambalarını yaktınız ve şaaakkkk! gel gel gel direksiyonu sağa kır şimdi bilmem ne..
ya abicim bizi bi bırakın ya. hayır, park etmeye çalışıp birkaç hamle yapıp park edemeyim o zaman gelip ver direktiflerini, yine bir nebze olsun anlayacağım. ama yok yani. bunu da geçtim, bazen yan koltuğumda arkadaşımın oturduğu oluyor. bunu görüp yine kendi kendine "gel gel gel" diyen birileri türeyebiliyor. yahu ben istesem arkadaşım inip bana "gel gel gel" diyemez mi, çok mu zor bir şey? bu yüce, kutsal, senden başkasının yapamayacağı görevi yerine getirebilmek için yeryüzüne gönderilen melek misin sen? demek ki ihtiyacım yok ki arkadaşım yanımda paşalar gibi oturmaya devam ediyor, demek ki kendi başıma da çok güzel park edebiliyorum. bi dur, bi otur, bi soluklan hele. izle nasıl park ediyorum, ha oldu ki yardım istedim ondan sonra yap şovunu.

benim sözlükte böyle başlıklar gördükçe feminist damarım kabarıyor, cinsiyetçi buluyorum ve hala birçok şeyi aşmış olmamız gerekirken burada kadınlara bu şekilde ithamlarda bulunulmasına aşırı sinirleniyorum, bunlar konuşulması gereken şeyler mi hala mı kadın erkek diye ayırma? yani neden?kimse kusura bakmasın ama araba sürmek de erkeğe has bir lütuf değil. çok ama çok sakin, tüm kurallara özveriyle uyan ve aşırı iyi araba kullanan kadın arkadaşlarım var, beğenseniz de beğenmeseniz de çoğu sığırdan daha iyiler trafikte.

bir gün halam ile tem otoyolunda ankara-istanbul istikametinde gidiyoruz. aracı halam kullanıyor. kendisi çok dikkatli şofördür . yol boştu, çok fazla araç yoktu. takriben 100 km hızla gidiyorduk.
bir süre gittikten sonra yol hali ben uyuklamaya başladım. bir süre sonra ani bir frenle şoka girmiş vaziyette gözlerimi açtım. panikle halama "ne oldu" diye sordum.
"bir şey yok. sadece farkında olmadan hızlanmışım, frene bastım azıcık" dedi.
yahu halam; orta şeridi kullan diyorum kullanmıyorsun. 140 km hızla soldan gidiyorsun, sonra durup dururken frene kökleyip hızını 30 km'ye düşürüp bizi ön cama yapıştırıyorsun. sonra da diyorsun ki; bir şey yok, hızımı düşürdüm.
yahu arkanda bir araç olsa şimdi üstümüzden geçip bizi öbür dünyaya yollamıştı diyorum, takip mesafesine uysun o da diyor.
öleceğiz kızım, parça pinçik olacağız. etlerimizi otoyoldan toplayacaklar. mortingen ştrauze diyorum. bizi tek parça olarak değil, ceset torbasında 38 parça halinde gömerler diyorum hâlâ takip mesafesi vırt zırt anlatıyor.
lan yerim takip mesafesini. bomboş yolda en sol şerittesin, durup dururken frene köklenir mi? benim önüme hayvan falan çıksa bile o derece frene basmam.
trafikte haklı olacağım diye ölmeye niyetim yok.
imam soracak sonra;
nasıl bilirdiniz?
"iyi bilirdik. öldü ama karşı taraf asli kusurluydu"
kadınları trafikte anlamak çok zor.

2003 yılından beri olduğum hal.
iddialı bir sürücü olmadım hiç, bir burcu çetinkaya değilim.
arabayla her işimi görürüm, araba sürmeyi öğretebilirim.
öğretmek işinde profesyonelim.
kış vakti, gece gece otobanda 4 saat yolda kalmışlıkla, ekşını olan bir sürücü de oldum.
lâstik değişmem, kaputu açıp ne var ne yok anlamam.
aracım düz vitesli.
bir eğitimci olarak, 18 yaş altındaki yazarlara tavsiyem, yaşınızı doldurur doldurmaz ehliyet alın.
ertelemeyin.
araba kullanmak, bu zamanın ortalama bir yaşam standardı.
lise diplomasi gibi bir şey.
bir kadın olarak, hiç zorbalığa maruz kaldım mı bilmiyorum.
çocuklar küçükken, sadece onlara odaklanıp araç kullanırdım, çocuklar büyütünce de sadece açtığım müziğe odaklanıyorum.
araba kullanması gerçekten çok keyifli.
hiç bir zorba sizi yollara çıkmaktan alıkoymasın.

kesin kadın. kesin kadın sürücü. en çok tahmin edilen şeylerden biridir. niye her araba kullanan diğer sürücüler için cinsiyet tahmini yapıyor. eğlenceli herhalde.

10 kazanın 7sini erkek yapar trafik kazası haberi dümdüz yazılıp isimsiz cisimsiz tahminsiz çizilir geçilir, 3ünü kadın yapar 'kadın sürücü dehşet saçtı' altına eriller toplanır ehe ehe bunlara kim ehliyet veriyor abeyyy. bu da yaşadığımız ayrı bir ayrımcılıktır, dillenmesi gerekiyordu a dostlar. böyle düşünen amiplere boydan gireyim btw.

allah askina arac takip mesafesini 540 metre olarak algilamayin. 7 - 10 metre yeterli valla bak. lutfen rica ediyorum.

sürücü dedin mi aklıma c sürücüsü, d sürücüsü falan geldiğinden mütevellit üzerinde kafa yormadığım insan. araba falan çok uzak bana. fakirim ben.

erkek sürücülerin genellikle dalga geçtiği, sırf kadın diye trafikte sıkıştırmaya çalıştığı sürücüdür. gördüğüm çoğu erkek sürücüden daha çok kurallara riâyet ederek trafik bütünlüğüne zarar vermez. erkeklere oranla daha dikkatlidir. tıpkı erkek sürücülerde olduğu gibi aracı iyi-kötü, hızlı -yavaş kullananı vardır. şahit olduğum bir olaydan örnek vermem gerekirse geçirdiği kazada haklı taraf olmasına rağmen sırf kadın diye azar işittiği hâlde yine de saygısını koruyan ve cevabını da saygı çerçevesinde veren sürücüdür. severim..

melting : motor yağı ışığı yandı hay allah.
** hmmm bu kısım komple motor olduğuna göreeee.

kötü şoförün kadını erkeği olmaz kötü şoför kötü şofördür bu kadar.