kadını döven erkek

ilk başta insan sonrada erkek olmayan dünya dışı yaratıklardır.

ağzı burnu bir edilesi erkektir, akabinde bu dövme yetisini kaybedecektir.

erkek değildir.

âciz, ahmak, aptal, barbar ve ezik bir andavaldır.

ilk defa dayak atıyormuşçasına dövülmesi gereken erkektir.
kuzenimin kocası yıllarca onu dövdü, aldattı. seneler sonra hafif de yaş almaya başladıkları dönemde adam dövecekken kadın yemek masasıyla sıkıştırıp ayağının üstüne düşürmüş. ayağı kırılmış paşanın. bi daha duymadık vukuatını.

aciz erkektir.

içindeki insansızlığı kendine inandiramadiysada herkese kanıtlamış varlıktır.

şuna benzer bir şey okumuştum:
dış dünyada, sosyal hayatında yeterli saygıyı göremeyen, kendini aşağılık hisseden kişiler eve gelince kendini güçlü hissetmek için eşine, çocuklarına şiddet uyguluyormuş. tabii bu şiddetin nedenlerinden sadece biri, ne olursa olsun haklı çıkarmaz.

insanlar akıl sağlığını nasıl koruyor bu durumlarda bilmiyorum, sevdiğim kişi bana hakaret etse dahi kalbim çok kırılır katlanamam, burada dayaktan bahsediyoruz. güçlü kalamazdım böyle şeylerde, yani boşanayım da bıraksın peşimi diyemezdim çünkü öyle kolay olmuyor, bu kişiler sistematik şekilde uzun süre maruz kalıyorlar bu şiddete, ruh sağlıkları bozuluyor. boşansa da bırakmıyor peşini örneklerini görüyoruz, görüyorum. büyük konuşmayayım ama başıma gelse bir gece bayıltır üç gün işkence eder, ceza almamak adına ikimizi de tahtalı köye gönderirdim herhalde. şükür ki minyon bir kadın değilim de o kadar savunmasız kalmıyorum, bu devirde fiziki güç de gerekiyor. bizi pole dans kursu yerine muay thai kursuna göndertenler utansın.

sadece kadına değil her günahsız canlıya kalkan elleri kırılsın

1) kadın döven erkeğin erkekliği dışında elinde hiçbir şey yoktur.
2) özgüvensizdir, sevgisiz, vasat bir ailede yetiştirilmiştir.
3) eğitimli olabilir fakat ahlaki anlayışı ve karakteri kesinlikle yerleşmemiştir.
4) kendiyle yüzleşmekten korkan, kendine olan nefretini karşısındaki insanlardan çıkaran aciz bir yaratıktır.
5) içten içe kendinin yiyip bitiren o yetersizlik hissini sürekli sağa sola saldırarak saklamaya çalışır.
6) hastalıklı bir sevgi anlayışı vardır hatta yeri geldiğinde takıntı olarak dahi adlandırılabilir.
7) kıskançlık adı altında eşine modern kölelikten farksız bir kontrol mekanizması uygulamaya çalışır.

*** bu tarz erkeklerden lütfen uzak durmaya çalışalım. bakın yanlış olmasın kadınları ya bunlarda ne buluyorsunuz diye suçlamıyorum ki haddim değil. fakat ''ya çok sevdiği için'' , ''kıskandığı için'' yapıyor demeyelim. sevgi, aşk, mutluluk bu kavramlar gerek psikolojik gerek fiziksel şiddetin bahanesi olamaz. olsa olsa sapkın bir karakterin dışa vurumu olabilir. elimizden geldiğince mantıklı düşünerek karar verelim.

*

dünyadaki en aşağılık varlıktır. çocuğunu döven kadın da ikinci sırayı alır.

adam değildir, saygı göstermeniz gerekmez.

babasını, annesini döverken pek çok kez görmüş ve artık bu durum, zihnî alışkanlık hâlini aldığından kendi anlayış dünyasında normalleşmiş erkektir.

bir diğer neden de kız çocuğun karşısında ne yaparsa yapsın yüceltilip şımartılan erkek çocuk, en küçük hata ya da kusurunda zılgıt yiyen, hatta kusuru olmasa bile kendini savunması, konuşması kısıtlanan kız çocuk ataerkil âilenin en büyük handikaplarındandır. bu âilede kız çocuğuna eziklik, erkek çocuğuna ise hoyratlık öğretilir. bunlar yarın çocukluktan çıktıktan sonra evlenerek yuva kurduklarında da kadın, çocukluğunda olduğu gibi kişiliksizleştirildiği için dayağını yiyip, dizini kırıp, hiçbir şey olmamış gibi oturması, eşinin gönlünü yapması, yemeğini pişirmesi, çocuklarına bakması beklenir.

erkekliği, kadın dövmek, kadını küçük düşürmek gibi algılayan adam, çocukluğunda olduğu gibi taşkın, ölçüsüz söz ve hakaretlerine yaşamında hiç karşılık ya da müeyyide görmediği için eşini çocuklarının gözünün önünde dövmekten keyif alır hâle gelir. erkek, zaten cinsiyeti gereği fizikî güç sahibidir, içinde yaşadığı kültür onu canavarlığa sevk ederken, kadın ise cinsiyeti gereği erkeğe nazaran zayıf pozisyonda olmasına rağmen, her nedense içinde yaşadığı kültür ona da kuzu olmayı, kaderine râzı olmayı öğretir. hele ki, bu suç teşkil eden acıklı âile içi şiddet olaylarına, yasalarda öngörülen cezaların komikliği, kendinde güç ve kudret vehmeden bu erkek bozuntusunu daha da yüreklendirir. ve bu düzen, bilir misiniz?, hiç değişmez ve biz böyle konuşur dururuz.

anlamadığım şeylerden biri de budur.
canın kavga etmek mi istiyor çık sokağa yoldan geçen bir adama küfür et, yürü biraz polis arabası denk gelir onlara sataş, bir cafeye gir “hepiniz anasını avradını” diye bas küfrü malkoçoğlu gibi uç üstlerine.
daralmış bunalmış dayak yemek istiyor der millet elinden geleni esirgemez ama kadın çocuk dövmek olmaz, olmaz arkadaş.

erkek değildir.

böyle bir konuda, değil şaka, meze vb herhangi bir tanıma ben bile alet olmam.

o kadar da değil.

erkek gözüyle bile bakmam böyle ucubelere.

karakter yoksunudur. yetersiz bir erkektir.

moderatör arkadaşlar bu başlık özelinde küfür etmeyi serbest bırakırsa, bahsi geçen erkeğin beşikten-mezara değer verdiği bütün maddi manevi değerlerine dair içimden geçenleri yazarım.

sözde herkesin kınadığı ama gerçek hayatta özellikle okumuş insanların yapmakla kalmayıp kendini haklı gördüğü canlılardır.

aleti küçüktür..

gücünü bu şekilde ispat etmeye çalışır onursuz.