kendin olmak

zordur, çok zordur

kişilik özelliklerinden ayrı tutulmalıdır. çünkü kişilik özellikleri doğduğunuz evin
konumundan, anne-babanın tutumu veya eğitim hayatındaki rastlantılara
kadar şekil alabilen yani kimlik özelliklerinin bir kaç sonucunun birleşimidir. mesela
başarı toplumun bir kesiminde doktor olmak olsun. ve başarının önemi ailesi ve çevresinde
çokça bahsedilmiş olsun istemsizce arzu doktor olmak olur. diğer davranışları
da onaylandığı veya onaylanmak istediği kültürün içerisinde seçerek tabağa doldurmasından
ibaret olacaktır.

zor olmasının çok basit nedeni bedelinin ağır sonuçlar doğurmasıdır. bahsettiğim şey
"işte, okulda bulunduğunuz topluluklarda kendin olduğunda ne kadar kabul görürsün?" gibi bir şeye
getirmek değil .toplulukların sana kazandırdığı şeylere rest çekerek yoluna bakabilirsin. buda çok zordur
fakat bu bencil olmak ve kendi istediği gibi davranmaktan öteye geçmemektir. bu değildir kendin olmayı
bilmezsin. bunca yaşına kadar geldiğin bildiğin doğrular ile savaşırsan . kimlik, kişiliğini onları yıkmak
pahasına sorgularsan bilebilirsin.
(bkz: neo : gözlerim neden acıyor.
morpheus : onları daha önce hiç kullanmadın ki.)

istemezdim ben kendim olmayı; bu ülkede, bu şartlar altında, bu psikolojiye sahip ben olmayı istemezdim.

wayne dyer'in kitabının adıdır. başlığın hemen altında da "ipler kimin elinde?" yazan çok etkili bir kitap... yıllar önce aldığım ama ancak bugünlerde okumaya başladığım bu kitapta sömürünün her türlüsü ele alınıyor ve insanın tam olarak kendisiyle yüzleşmesi sağlanıyor... neden yıllardır manipüle edildiğimi, enerjimin düşük olduğunu, tabiri caizse ruhsal olarak tecavüze uğramış olduğumu görmek, bir yandan canımı acıtırken, diğer yandan da kitapta tüm bunlara pratik çözümler sunulması ise umutlanmamı sağladı... hayatınızda çoğu şey yolunda olmasına rağmen bir türlü geçmeyen bir huzursuzluk hali mevcutsa, muhtemelen bir başkası tarafından manipüle ediliyor ve kendi hayatınızı yaşamıyor olabilirsiniz.. kendin olmak, dünyadaki en zor şeylerden biri ama bu kitapla bu yolda güçlendiğimi, artık eskisi kadar insanların söylediklerine takılmadığımı, moralimin kolay kolay bozulmadığını fark etmeye başladım...

kim olduğunu bilmeden gerçekleştirmesi çok zor olan eylem.

doğal, samimi tavrından ödün vermeden sahip olduklarını kabullenmek ve onlarla barışık olmak.

yıllar sürebilecek bir hedef.

kendin olmak en doğalı çalkala sütaş ayranı.

olduğun gibi davranma halidir. ben de olduğum gibi davranıyorum fakat bu aralar biraz insane' e ihtiyaç duyuyorum. bu da benim, insane de benim, biliyorum. insanın içi gücenince savaş boyalarını sürmese de, yüz savaş boyalarına göre tonlanıyor artık. dar zamanda çok şey oldu, kendimim her daim. ben yine çok konuşuyorum ve olaylar gelişiyor.

bir ortamda osurmak kendin olmaktır ama osurmamak kendini bilmektir.

çaba gerektirmeyen mücadeledir

ozbenligini gerceklestirip, basariya ulasmanin esas yolu. kendin olmak, toplumun san bictigi yollardan izole olup, sirf kendini bulmak. kendiniz olun, cunku sizi sadece siz sevebilirsiniz.

kendimi sevmiyorum
kendim olmaya devam ediyorum
insanlar da sevmiyor beni
ben kendim olmaktan vazgeçmiyorum
rol yapmıyorum.
yalan söylemiyorum
bir gün kendimi sevicem inanıyorum.

insanın kişisel gelişimi için önemli olan şey. samimiyet ve farkındalık.

herkesin normal olmak için çırpındığı bu dünyada çok fazla bedel ödetir. bedeli ne olursa olsun vazgeçtim diye düşünürken tekrar direnmek gerekiyor. tek jetonluk hakkımızı başkaları bizi onaylasın diye harcamaktan çok daha önemlidir.

olmak ya da olmamamak işte bütün mesele bu.
kendim gibi olmayı çok istedim son 5 yıldır zalim acımasız dünya kurallarına göre oynayan ama son 5 yıldır kendim olamıyorum ki.