kitabı baskıdan okumak vs telefondan okumak

son zamanlarda okuduğum kitapları telefondan okuyor olsam da, kitabı kitaptan okumanın tadı başkadır. keşke binlerce kitap alabilecek ekonomik yeterliliğim olsaydı. arada tek tük almak tatmin etmiyor.

telefonda okuduğunuz da kitap olduğundan pek farketmeyecek karşılaştırmadır.

kitapların pahalılığından dolayı herkes e-kitap okumaya başladı...

telefondan okuyanlara saygı duyarım, tebrik ederim, imrenirim. ben hala kitabın kıvırarak okumayı, sayfalarını çevirmeyi, ayraç kullanmayı, satırların altını çizmeyi, kenara köşeye yazılar yazmayı bırakamayanlardanım.

ben de kitaptan okumayı severim ama ilerde kitap olayı kalmayacak muhtemelen.ağaç israfı, basım maliyeti derken herşey digital ortama geçecektir.kitap şeklinde açık duran cihazlar bile çıkabilir.

telefondan okuyan cindir.

kitabın kokusunu içine çekerek, elinde tutarak, sayfaları çevirerek okumak bir başkadır fakat e-kitaplar da yolculuklarda yer kaplamaz. tek avantajı budur. onun dışında kitaptan okuma yapmak her şekilde kazanır.

telefonda okumak her ne kadar doğa dostu ve pratik olsa da kitaptan vazgeçemiyorum. elimde kağıt kesiği olmazsa olmaz.

hoşunuza giden sözlerin altını çize çize okumak, sıkıldığınızda geri dönüp tekrar o sözleri okumak... net kitap alır bu mücadeleyi.

kitabı elinde hissederek okumak çok ayrı bir his.

kitabın o keskin kokusunu içine çekip, parmaklarınızı sayfalarda gezdirirken verdiği nişastamsı his kadar güzel bir şey yok. ama doğa için de zorluyor insan kendini az da olsa telefondan okumaya.

günümüzde sürekli ekrana bakar hallere geldiğimiz için kitap okurken bir ekrana bakmamayı tercih ederim.

kitapları telefondan okumak bana nedense hissiyatsız gelen bir durum. altını çizmek istediğim bir söz olduğunda bunu yapamıyorum, kitabı bitirip kitaplığa geri koyma eyleminin verdiği keyfi alamıyorum. telefondan okumak kişinin tercihine kalmıştır. ben sadece derslerim için bazı makaleler ve normalde çok kalın aynı zamanda pahalı olan kitapları okumayı tercih ediyorum.

bu durum her ne kadar gelecekte basılı kitabın mağlubiyeti ile sonuçlanacak olsa da, içimdeki duygusal yanın oyu her daim basılı kitaptan yana kalacaktır.

reader alamayan, internetten beleş pdf indirmeye çalışan fakir ama gururlu yazar kıyası.

tabiiki fiziki kitabı okumak daha keyifli, kitap okumak bir ritüel bence, herkesin bir adeti var, kimisi kahvesini alır her zamanki yerine yerleşir, kimisi uyumadan önce okuyabildiği kadar okur,

mesela gazetenin ekrandan okumaya geçişi kolay oldu galiba, ben şahsen uzun süre vazgeçemem dediğim, hafta sonu ekleriyle, köşe yazılarıyla, didik didik saatlerce okuduğum gazete geleneğimden ne zaman vazgeçtim farketmedim bile, öyle telefondan gazetemi okunur diyenlerdendim, ama kitap farklı,

telefondan okumayı ilk denediğim kitap, ayn rand ın hayatın kaynağı kitabı, çünkü ikinci el fiyatı 300 tl den başlıyor, geçenlerde serdar kuzuloğlu da bu kitabın ikinci el fiyatına isyan etmişti, o da pdf olarak bulmuştu sanırım, başladım ama, henüz tam anlayamadım, pek de alışamadım, allahtan telefonum tepsi gibi olanlardan, araştırma, makale tamam da, ordan oraya gezerek bir şeyler okunuyor, kitap kavramını daha ekranla oturtamadım, du bakalım deniycez artık...

hadi kindle, kobo, tablet kıyasını bir nebze anlarım da telefonla da kıyaslanamaz be dostlar dediğim versus.

kitap okumak ile telefondan kitap okumak çok farklıdır. kitap okurken onu hissedersin kafanda o dünyayı sonsuz şekilde canlandırırsın ama ne yazık ki bu telefondan okurken pek mümkün olmuyor. yine de okumak iyidir. nereden olursa olsun.

para vermediğim için uzun yıllardır telefon-tablet ekrani.

her zaman uygun yerlerde okumak çok önemli ve gerekli.