koç holding'in evden çalışma kararı

t24'ün haberine göre koç holding ceo'su çakıroğlu'nun "uzaktan çalışma 35 bin ofis çalışanımız için kalıcı hale geliyor; değişmekten korkmuyoruz, kendimize güveniyoruz" diyerek duyurduğu karar.
bir defasında koç holding'in tüm hibe, uygun kredi gibi imkanları kullandığını okumuştum ve bu açıdan bakınca güzel. elektrik, su, iletişim araçları, yemek, ulaşım gibi giderleri kısmak amaçlı yaptığına dair bahse girerim ve umarım aldıkları bu kararın getirisini daha doğrusunu giderini işçilerine verirer.
mesela evinde günde 1 öğün o da akşam yemeği olan, evden çıkarken kombiyi kapatan, zaten elektrik, su kullanmayan insanlar artık bunu yapmaya başlayacak ve evde masrafları artacaktır ki işyerleri aslında bir sosyalleşme alanıdır ve insanların elinden bu hak da alınıyor.

buradan

ben de bunun verimi olumlu yönde etkileyeceği kanaatinde olanlardanım. evinde huzurla çalışma ortamı olan bir işi kimse kaybetmek istemeyecek ve dört elle sarılacaktır.

enteresan bir karar, şirket sadece bir takım işlerin birbirinden bağımsız çalışanlar tarafından yapıldığı bir organizasyon değildir. kısa vadede uygulanacak ya da bir çok şirketin aldığı /alacağı gibi kısmi evden çalışma kararı anlaşılabilir ancak uzaktan çalışmanın kalıcı hale gelmesi çok uzun vadede şirket kültürünün oluşmasına ya da devam etmesine etki edecektir.
p.drucker 'ın da dediği gibi "culture eats strategy for breakfast", stratejiniz ne olursa olsun şirket kültürü olmazsa amaca ulaşamazsınız ve şirket kültürünün oluşması için birbirini sadece ekrandan gören çalışanlardan fazlası gerekir.

başlığın "koç holdingin tamamen evden çalışma kararı" olarak değişmesi gerekiyor. sözlükte başlığı görünce bunun artık sürekli olduğunu anlamayıp "ulan bunlar anca yeni mi evden çalışmaya başlamış" diye düşünmüştüm. haberlerde görünce fark ettim kararın önemini ve mükemmelliğini.

"değişmekten korkmuyoruz, kendimize güveniyoruz" diyerek çok mühim bir konuya parmak basan karardır. gelecekte savunma sanayi, sağlık, bankacılık gibi stratejik hizmet birimleri hariç tüm sektörler evden çalışma sistemine geçecek. pandemi bunun bir demosu oldu. firmalar için yemekhane, servis, bina harcamaları gibi genel yönetim giderleri çok büyük masraflara neden olmaktadır. pandemi de bunlarsız da iş yapılabildiği test edilmiş oldu. olan yine bir öğünün şirkette yiyip aslında farkında olmadan büyük bir külfetten kurtulan çalışan kesime olacak. bir bilen'in de dediği gibi, asosyalleşme de cabası...

masrafları azaltma kararı da olabilir.

çalışanların verimliliğini artıracağını düşündüğüm olay.
porch tarafından yapılan bir araştırmaya göre uzaktan çalışanların ofiste çalışan meslektaşlarına göre daha mutlu olduğu görüşmüş.
uzaktan çalışmayı bu kadar güzel kılan en önemli şey ise ulaşım problemi olmaması ve esnek çalışma saatleriymiş.
kaynak

bize uymayan çalışma sistemidir.
çalıştığım firmaların bir kısmı hala evden çalışmaya devam ediyor ve bunlardan telefonla ya da uzaktan bilgi almam gerektiğinde o ciddiyetsizliği hissedebiliyorum. bilgiler eksik geldiği gibi tamamlanması da hayli zaman alıyor.

bunun yanı sıra evden çalışmanın nimetlerinden faydalananlar bir zahmet ince hesaplara girip yemek elektrik su doğalgaz parası isteme yüzsüzlüğüne girmesin.

türkiye'de nerdeyse herkes tarafından bilinen bir küçük ev aletleri firmasında çalışıyorum. yaklaşık 1.5 yıldır evden çalışıyoruz. eğer çalıştığınız şirket bir patron şirketi değil ise işler ofistekinden daha iyi bile gidebiliyor şirket açısından.

ben de kısmen mümkün olacağını düşünüyorum, mesleğim lojistik olduğu için, çalıştığım dönemde mesai saatleri dışında da sürekli mail trafiğim vardı ve işlerin yazılı daha sağlam yürüdüğünü düşünüyorum, çünkü işyerlerinde, kimsenin görmediği zamanlarda zehirini akıtan ik cıların sırtlan dediği gözünü hırs bürümüş insanlar vardır, herşeyi herkesin gördüğü şeffaf yazışmalar, korktuğu birşey ve kötü niyeti olmayan profesyonel insanlar için her zaman daha iyidir, daha adildir, kimse egosunu tatmin etmek için, masanızın yanına gelip, zaten gönderdiğiniz bilgiyi raporu, o nooldu bu nooldu diye başınızda dikilip soramaz, rahat rahat sadece çalışırsınız,
diğer yandan geliştirilmesi gereken yeni bir ürün/hizmet varsa, yeni bir yatırım/proje vb varsa, bunlar görüntülü görüşmelerde, yüzyüze olduğu kadar verimli olmuyor,
yinede iş yine bu sistemi yöneten kişiye düşüyor, görev tanımları ve iş akışı doğru yapılıp, doğru yönetilirse, daha verimli olacağı, maliyetlerin iki tarafta da düşeceği ve zaman kazandıracağı kesindir.

"esnek çalışma" saatleri yöneticiler tarafından suistimal edilmeyecekse elbette çok güzel bir karar.

ama gecenin 2'sine kadar insanın canını çıkaran işkolik müdürler, yalnız yaşayıp canı sıkıldıkça zoom dan toplantı gönderen direktörler insanı ürkütmüyor değil. bazı insanlar için işi, kendini yegane var etme şekli nihayetinde.

alt kademe çalışanları için üzücü bir durum olmuştur.

gerçek anlamda evden çalışmaya dönerse eğer, haftada bir gün toplantı, muhtelif sebeplerden ayda bir gün de olsa işyerine gitme vb olmayacaksa. banliyöye hatta kasabalara göç sözkonusu olur. istanbulda kira ve ulaşımı düşünürsek, kombi, tek öğün yemek gibi masraf kalemleri anlamsızlaşır.

buradan tüm koç holding çalışanlarına sesleniyorum. deniz manzaralı, 3+1, kombili, ebeveyn banyolu süper lüküs daireler 1000 tl, üçgenler 1200 tl.

zamanın gerektirdiğini yapanlar her zaman kazanacaktır.

bugün sektörden bir arkadaşla uzaktan çalışma işini konuşuyorduk, tesadüfen başlığı açılmış. çalışanlar adına sevinsem mi üzülsem mi bilemedim açıkçası.
özellikle aile şirketlerinde uzaktan çalışmayla birlikte, "you're my bitch" kafası oluştu dedi. yani hafta içi hafta sonu, saat gözetmeksizin yapılacak bir iş varsa çalışanın yapması bekleniyormuş. hem ofis masrafları ve yan masraflar azalıyor, hem de yöneticilere çalışanı istediği zaman taciz edebilmenin yolunu açmış uzaktan çalışma.
yasal düzenlemeler olmazsa, kısa vadede çekici görünen bu tip kararlar orta-uzun vadede sosyal hayatlarımızı enkaza çevirir. zaten sıkıntılıydı bu konu, üzerine tüy dikilmiş olur.
koç grubu özelinde durum ne olur zaman gösterecek.

ya çok güzel karar abi. inanılmaz güzel. benim için cennet. umarım yaygınlaşır.

güzel karar. bu kararla çok şey değişecektir. büyükşehirlerde nüfus düşecek, bu da toplumsal hayatı değiştirecektir.
edit: işveren istediği zaman taciz edebilir denmiş halihazırda taciz ediyor zaten

bazi pozisyonlar icin uygulanabilir fakat tum personel icin uygulanabilecegini dusunmuyorum . evet is ortami bazen hepimiz icin bogucu ve sıkıcı olabiliyor ama sosyallesmeyi bilmeyen insanları daha fazla yanlız kalma sıkıntısına götürebilir.

1 yıl geç kalınmış ahahahah.

işçi emekçi için iyi bir karar alınmaz hicbir zaman o toplantılarda.

düşünülen tek şey ekstra ne satabiliriz ya da ekstra neleri kısabiliriz oluyor.

bu yüzden işverenler ve yalaka müdürlerin rejiminde her zaman temkinli olmalı insan.

enseyi de karartmayin lütfen, mecbur olduğunuzu hissettirmeyin üsttekilere. zira o andan sonra sizi kukla gibi oynatırlar.

ben işyerinden dışarı adımımı attığım an orası benim için biter çünkü mahrem başlar. özel hayat başlar. sen bana o mekan içerisinde iken para veriyorsun.
dışarıda iken değil.
bilgi mi alacaksın?
yarın mesai başlayınca alırsın...
karl marx okuyun sevgili kartacalılar.

artık değeri gaspettiğiniz yeter.