yazar: murat menteş
basım yılı: 2009
"gönül işleri bakanlığı" bir suikasta kurban gidecektir ve intikam almak isteyen bir takım insanlar, olayların peşine düşer. birbirinden ilginç karakterlerin bir araya geldiği murat menteş romanı, okuyanı fantastik fakat bir o kadar da gerçek bir dünyanın içine sokuyor.
basım yılı: 2009
"gönül işleri bakanlığı" bir suikasta kurban gidecektir ve intikam almak isteyen bir takım insanlar, olayların peşine düşer. birbirinden ilginç karakterlerin bir araya geldiği murat menteş romanı, okuyanı fantastik fakat bir o kadar da gerçek bir dünyanın içine sokuyor.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "ata" tarafından 26.11.2020 00:10 tarihinde açılmıştır.
1.
hayatımdaki varlığı çok değerli birinin hediye etmiş olduğu kitaptır. değişik bir konu işleyiş biçimi olduğunu düşünüyorum. hoş bir kitap. içinde gerçekten çok anlamlı cümleler bulduğum bir kitap.
--- alıntı ---
söyle bana fu, biz aşkımızı kafamızı kaşıyarak, burnumuzu karıştırarak mi ifade edeceğiz? şiirler ne olacak? kelimeler, belki nimetler içinde en büyüğüdür. yuvalar, devletler, hayatlar kurulur kelimelerle.
--- alıntı ---
--- alıntı ---
söyle bana fu, biz aşkımızı kafamızı kaşıyarak, burnumuzu karıştırarak mi ifade edeceğiz? şiirler ne olacak? kelimeler, belki nimetler içinde en büyüğüdür. yuvalar, devletler, hayatlar kurulur kelimelerle.
--- alıntı ---
devamını gör...
2.
murat menteş'in ikinci romanı. 2009 yılında iletişim yayınlarından çıkmış kitap. murat menteş' in fikrimce ustalık eseridir.
müntekim - katil - şebnem arasında geçen bir aşk üçgenini konu alır.
bir sene boyunca çantamda taşıdığım kitaptır da aynı zamanda. ne zaman içim sıkılsa oturup müntekim' in mektuplarını okumuşumdur. müntekim'den daha iyi aşkı ifade eden biri yoktur fikrimce.
(bkz: müntekim gıcırbey'den şebnem şibumi'ye mektuplar)
şöyle bir tedx konuşması var. iyi bir konuşmacı olmasa da içerik dolu.
müntekim - katil - şebnem arasında geçen bir aşk üçgenini konu alır.
bir sene boyunca çantamda taşıdığım kitaptır da aynı zamanda. ne zaman içim sıkılsa oturup müntekim' in mektuplarını okumuşumdur. müntekim'den daha iyi aşkı ifade eden biri yoktur fikrimce.
(bkz: müntekim gıcırbey'den şebnem şibumi'ye mektuplar)
şöyle bir tedx konuşması var. iyi bir konuşmacı olmasa da içerik dolu.
devamını gör...
3.
mutlaka çizgi romanı veya animesinin çıkmasını istediğim yapıt.
edebiyatımıza farklı bir soluk getiren murat menteş'in dublörün dilemması, ruhi mücerret ile oluşturduğu üçlemenin parçası.
kelimeler raks edebilir mi sorusunun yanıtı.
edebiyatımıza farklı bir soluk getiren murat menteş'in dublörün dilemması, ruhi mücerret ile oluşturduğu üçlemenin parçası.
kelimeler raks edebilir mi sorusunun yanıtı.
devamını gör...
4.
menteş'in okuduğum ikinci kitabı idi. zira bir devam olduğunu karakterlerden anlamak mümkün. fakat benim için yeri ayrıdır. neredeyse her cümlenin altı çizilebilecek nitelikte. kurgu ve aşk, ancak böyle güzel kaleme alınabilirdi.
devamını gör...
5.
bir murat menteş kitabıdır. hatta başka bir dünyada tarantino filmi olmaya adaydır.
bu kitapta anlatılan olayların hepsi gerçektir,
fakat hiçbiri henüz cereyan etmemiştir.
son zamanlarda okuduğum en güzel kitaptır kendisi. her satırı her sayfası zekice kurgulanmış üstüne çok düşünülmüş mükemmel bir hayal gücü şöleni.
murat menteş , okuyucusuna 500 sayfalık bir şölen armağan etmiş. bu kadar titiz hazırlanmış bir roman okumak beni acayip memnun etti.
daha önce ruhi mücerret ve dublörün dilemması kitaplarını okuyup aynı şeyleri hissetmiştim ama korkma ben varım bambaşka düzeyde bir roman olmuş.
içerisinde aşk , macera , entrika , tarikatlar , şeyhler , süper kahramanlar , katiller , mafya babaları dolaşan nefis bir kitap mutlaka okunmalı.
kitapta dikkatimi çeken bir başka detay ise karakterlerin mükemmel şekilde yaratılmasıydı. bu kitapta bulunan herhangi bir karaktere film çekilebilir veya roman yazılabilir o kadar ilginç o kadar başarılı.
bütün karakterler çok eğlenceliydi ama şebnem şibumi , enver paşa , fu , müntekim gıcırbey ve hayati tehlike bir başkaydı.
özellikle müntekim gıcırbey'in şebnem şibumi'ye yazdığı mektuplar nefisti ve okurken hayran kaldım.
murat menteş romanı okumayanlar isimlerin biraz ilginç olduğunu fark edecektir. bunun sebebini murat menteş bir podcast yayınında anlatmıştı. karakterlere özgür bir alan sunmak için böyle garip isimler buluyormuş. mesela mehmet diye bir karaktere uçan tekme attırırsanız bu pek inandırıcı olmaz. müntekim gıcırbey denen bir karaktere istediğinizi yaptırabilirsiniz özgür bir alan bulmuş olursunuz.
murat menteş bu tarzı yakın arkadaşı alper canıgüz'den öğrenmiş.
murat menteş her romanında olduğu gibi bu romanında da acayip tespitler yapmış harika bir gözlemci olduğunu göstermiş. özellikle aşk , kadınlar ve evlilik konusunda yaptığı tespitler beni baya güldürdü.
bence bu kitap rastgele bir sayfasını açıp okunacak kitaplar kategorisinde bir kitap olmuş.
spoilerli kısımda kitabı anlatmak isterdim ama anlatılacak bir kitap değil.
bütün yazarlara veya çaylaklara tavsiye ederim.
kitapta altı çizilecek bir sürü kısım var ben en sevdiklerimi aşağıya ekleyeyim.
sana rastlayıncaya kadar, deli gömleğimin üstüne hep en iyi marka kazaklar, ceketler giydim.
bu dünya acımasız bir yer, tamam mı; bana inanmıyorsanız televizyon seyredin.
ateşin icadından önce ölüp cehenneme giden mağara kadınının hayreti içindeydim.
ayrıldık diye yok olacak değilim ya. nedendir bu bilinmeyen numaralardan arayan kişinin sesimi duyunca telefonu kapatması. biliyorum sensin. yaşayıp yaşamadığımı merak ediyorsun, sarhoş muyum, ağlıyor muyum merak ediyorsun, sensiz olamayacağıma seni o kadar inandırmışım ki.
eminim bir gün sen de hayatının kadınına rastlayacaksın evlat.. ve ona şöyle diyeceksin: "ben evli bir adamım".
bu kitapta anlatılan olayların hepsi gerçektir,
fakat hiçbiri henüz cereyan etmemiştir.
son zamanlarda okuduğum en güzel kitaptır kendisi. her satırı her sayfası zekice kurgulanmış üstüne çok düşünülmüş mükemmel bir hayal gücü şöleni.
murat menteş , okuyucusuna 500 sayfalık bir şölen armağan etmiş. bu kadar titiz hazırlanmış bir roman okumak beni acayip memnun etti.
daha önce ruhi mücerret ve dublörün dilemması kitaplarını okuyup aynı şeyleri hissetmiştim ama korkma ben varım bambaşka düzeyde bir roman olmuş.
içerisinde aşk , macera , entrika , tarikatlar , şeyhler , süper kahramanlar , katiller , mafya babaları dolaşan nefis bir kitap mutlaka okunmalı.
kitapta dikkatimi çeken bir başka detay ise karakterlerin mükemmel şekilde yaratılmasıydı. bu kitapta bulunan herhangi bir karaktere film çekilebilir veya roman yazılabilir o kadar ilginç o kadar başarılı.
bütün karakterler çok eğlenceliydi ama şebnem şibumi , enver paşa , fu , müntekim gıcırbey ve hayati tehlike bir başkaydı.
özellikle müntekim gıcırbey'in şebnem şibumi'ye yazdığı mektuplar nefisti ve okurken hayran kaldım.
murat menteş romanı okumayanlar isimlerin biraz ilginç olduğunu fark edecektir. bunun sebebini murat menteş bir podcast yayınında anlatmıştı. karakterlere özgür bir alan sunmak için böyle garip isimler buluyormuş. mesela mehmet diye bir karaktere uçan tekme attırırsanız bu pek inandırıcı olmaz. müntekim gıcırbey denen bir karaktere istediğinizi yaptırabilirsiniz özgür bir alan bulmuş olursunuz.
murat menteş bu tarzı yakın arkadaşı alper canıgüz'den öğrenmiş.
murat menteş her romanında olduğu gibi bu romanında da acayip tespitler yapmış harika bir gözlemci olduğunu göstermiş. özellikle aşk , kadınlar ve evlilik konusunda yaptığı tespitler beni baya güldürdü.
bence bu kitap rastgele bir sayfasını açıp okunacak kitaplar kategorisinde bir kitap olmuş.
spoilerli kısımda kitabı anlatmak isterdim ama anlatılacak bir kitap değil.
bütün yazarlara veya çaylaklara tavsiye ederim.
kitapta altı çizilecek bir sürü kısım var ben en sevdiklerimi aşağıya ekleyeyim.
sana rastlayıncaya kadar, deli gömleğimin üstüne hep en iyi marka kazaklar, ceketler giydim.
bu dünya acımasız bir yer, tamam mı; bana inanmıyorsanız televizyon seyredin.
ateşin icadından önce ölüp cehenneme giden mağara kadınının hayreti içindeydim.
ayrıldık diye yok olacak değilim ya. nedendir bu bilinmeyen numaralardan arayan kişinin sesimi duyunca telefonu kapatması. biliyorum sensin. yaşayıp yaşamadığımı merak ediyorsun, sarhoş muyum, ağlıyor muyum merak ediyorsun, sensiz olamayacağıma seni o kadar inandırmışım ki.
eminim bir gün sen de hayatının kadınına rastlayacaksın evlat.. ve ona şöyle diyeceksin: "ben evli bir adamım".
devamını gör...
6.
şebnem ne çok melek var yüzünde, tebessümün için binlercesi çalışıyor olmalı.
yorma kafanı. çok iyi ve çok kötü şeyler uzun sürmez.
keşke içimizdeki bitki örtüsünü çürümeye terk etmek zorunda olmasak. kendimizi emanet edebileceğimiz kişiyi bulana kadar canımız çıkmasa.
kitabın konusunu ve ne anlattığını akılda tutamasam da alıntılarıyla aklımda kalmayı başarabilmiş bir kitap. yakın bir sürede tekrar okumayı düşünüyorum, sürükleyici ve etkileyici bir şeyler okumaya ihtiyacım var.
devamını gör...
7.
bir murat menteş kitabıdır.
murat menteş kitaplarına yazdığım diğer tanımlarda da söylediğim şeyi bu tanımda da söyleyeceğim. murat menteş ile yüz yüze sohbet edene kadar kitaplarını okuyordum. bir söyleşisinden sonra birlikte bir sigara içtik ve benim için yazarla son hasbihalim oldu.
artık murat menteş okumuyorum. açık söylemek gerekirse bu kitabını belli oranda beğenmiştim. ama bazı okurların belirttiği hayranlıkları maalesef ben gösteremedim. farklı bir şeyler yaptığı doğru, hayalgücünü de beğeniyorum yazarın ama bana hitap etmeyen bir şeyler var.
afili filintalar ekibinde genelde olduğu gibi işler her seferinde absürtlük derecesinde karışıyor ve bazen toplanması mümkün olmuyor. hakkını yemeyelim bu romanda kargaşa hakkıyla dindirilmiş.
romanda gönül işleri bakanlığı heyetinin toplu halde katledilmesi üzerine gelişen bir hikaye okuyoruz. yazarın genelde yaptığı gibi aşk, intikam, ölüm üzerinde dönen bir hikaye bu. kitapta vurucu cümleler olsa da ben çoğu insanın aksine karakter isimlerinden hiç hoşlanmadım.
meraklısı için iyi bir romandır.
murat menteş kitaplarına yazdığım diğer tanımlarda da söylediğim şeyi bu tanımda da söyleyeceğim. murat menteş ile yüz yüze sohbet edene kadar kitaplarını okuyordum. bir söyleşisinden sonra birlikte bir sigara içtik ve benim için yazarla son hasbihalim oldu.
artık murat menteş okumuyorum. açık söylemek gerekirse bu kitabını belli oranda beğenmiştim. ama bazı okurların belirttiği hayranlıkları maalesef ben gösteremedim. farklı bir şeyler yaptığı doğru, hayalgücünü de beğeniyorum yazarın ama bana hitap etmeyen bir şeyler var.
afili filintalar ekibinde genelde olduğu gibi işler her seferinde absürtlük derecesinde karışıyor ve bazen toplanması mümkün olmuyor. hakkını yemeyelim bu romanda kargaşa hakkıyla dindirilmiş.
romanda gönül işleri bakanlığı heyetinin toplu halde katledilmesi üzerine gelişen bir hikaye okuyoruz. yazarın genelde yaptığı gibi aşk, intikam, ölüm üzerinde dönen bir hikaye bu. kitapta vurucu cümleler olsa da ben çoğu insanın aksine karakter isimlerinden hiç hoşlanmadım.
meraklısı için iyi bir romandır.
devamını gör...