köylü milletin efendisidir

mustafa kemal atatürkün sözüdür.
az önce bir arkadaş mesaj attı rahatsız olmuş sözlükte köylüyü küçümseyen başlıklardan. eskiden bende rahatsız olur umursardım böyle durumları ama artık umursamıyorum isteyen istediği gibi davransın. ama şunu gördüğüm için bu başlığı açıp tanım girmeye karar verdim. bazı insanlara bazı cümleler bazı hareketler dokunuyor. zarar veriyor. espri malzemesi yapacağı şeylere dikkat etmeli insan.
köylü nedir köylü şehir hayatında yaşamayı tercih etmeyen kesimdir. bize sağlıklı yiyecekler sağlıklı içecekler sağlayan iyi kalpli insanlardır. öyle espri için ağzımıza meze olup dalga geçilecek bir kavram değildir.
benim gerçekten umurumda değil ben bıraktım böyle terbiyesiz hareketleri takmayı. ama mesajlaştığım yazar arkadaşa dokunmuş. demek ki insanları üzüyor.
hem bir tavsiye tanımı girdim. hem mustafa kemal atatürkün sözünü hatırlatmak istedim.

türk köylüsü "efendi" yerine getirilmedikçe memleket ve millet yükselmez!
- mustafa kemal atatürk

velinimeti dense daha iyi olurdu. zira köylü şehre indi mi herkes onun efendisi oluyor.

beni utandıran bir kelime...
affet atam gençliğe bazı konularda yetemedik. köylü milletin efendisidir yerine köylü varoştur ibaresi trend oldu.
affet.

köylünün hak etmek için çalışacağı sözdür. köylü kimliğinden utanan , üretmekten vazgeçen ve temiz iş düşüncesi ile ellerini kirletmekten korkan köylü bu lafı üstüne alınmasın.
şöyle bir olay da var türkiye de tarım ve hayvancılık tamamen bilinçli bir şekilde bitirilmiş ortaya bankaya , kooperatiflere borç ile bağlanmış bir köylü tipi çıkmıştır. istese de köyde kalamıyor yani üretme işini yapacak hiçbir şeyi kalmıyor.
değişecek bu düzen bizler bu sözü hak edeceğiz.

ne zaman bir felaket olsa yemek derdine düşer tüm millet. deprem olsa pandemi olsa. dolayısıyla çiftçilikle oğraşanların çoğu köylü olduğuna göre milleti doyuran köylü tabiki efendidir.

günümüzde artık kimse köylüyü *ikine takmıyor. ama köyden şehire göç sürdükçe ekonomi ve sosyal hayat pek düzelmez diye düşünüyorum. ıstanbul olmuş 15 16 milyon nüfüs ve daha da artıyor.
(bkz: eritip döksen sığmaz)

son zamanlarda yeterli destek alamadıkları için "tarım, çiftçilik" üzerinden çok fazla darbe almış olan köylülerin değerini bundan 1-2 sene sonra anlayacağız cümlesidir.

bunları söyleyenlerin kurduğu ülkeyi ananıda al git lan burdan diyenler yönetiyor ne yazık ki..

yediği meyve sebzeden zeytine hepsinin onların emeği ile sofrasında geldiğinin farkında olan insanların düşüncesidir.

mustafa kemal atatürk'ün nadir boş yaptığını anlardan birinde söylediğinde inandığım sözdür.

zaten anlamsız, karşılıksız ve hatta saçma olan bu söz günümüzde tamamen iddiasını yitirdi. atatürk zaten konuya politik yaklaştığını çok açık. adamın en iyi yaptığı şey milleti gazlamak. ee köylülerinde zamanında iyi çalışması gerekiyordu. atam rakıyla karışık yapıştırmış olabilir bu sözü*. tarihçiler varsa bir zahmet aydınlatın.

atatürk bildiğiniz gibi iyi giyimli, avrupai ve modern bir insan. iyi eğitim almış. bu bir köylü iletişim kurmasını zorlaştırıyor. köylüleri bir şekilde arkasına alması gerekiyordu, köylülerin özellikle türk köylülerin bir s**ime derman olamayacağı yüzyıl önceden belliydi zaten. söyleyivermiştir. *

başlıkta genelde tarım ile köylü bağdaştırılmış ama modern toplumlarda bu iki kavram çok farklı. her çiftçi köylü olmak zorunda değil. hatta çiftçilik çok zor ve iyi eğitim gereken bir alan. bizim köylüler kendini çiftçi sanıyor. dolu yağınca hasat alamıyor falan. ya ahsdajhdajh kardeş. ya allah'a mı bıraktın yani bu sezon buğdayı ? böyle mi efendimiz olacaksın ? lan sen önce aç karnını doyur *mk. klişe olarak avrupalı çiftçilere bir bakın diyorum.

bir de genel özellikleri her boku bildikleri sanmaları ve kurnaz geçinmeleri. yaşadığım mahallede mini organik pazar kuruluyor iki haftada bir. çevre il ve ilçelerden köylüler gelip satış yapıyor. fena bir kafa değil ama tek akıllı kendileri ya. hiç şaşmıyor hep domateste bir ayak yapılıyor. lan bakıyorum pazarda ki bütün domatesler aynı. aynı tür demiyorum. aynı toprak ve tohum olduğu çok belli. şu içi beyaz beyaz olanlar var ya. farklı olanlar zaten fiyattan kendini belli ediyor. neyse soruyorum domatesi 'kendi bahçemden topladım sabah' diyor. ya s**tir git *mk salak karısı sen beni s**ebilir misin minnacık aklınla ? herkes mi senin bahçenden topladı *mk.

bu sözü şişirip durmayın. ben hiç görmedim çünkü efendi olabilecek nitelikte bir köylü..

edit: #1009635 aradığım girdi geldi.

köy, köylü hakkındaki sert düşüncelerimi girdilerimden görebilirsiniz. yüzde doksaninizin oldugu gibi taş catlasın iki nesil öncesi koyden gelmiş bir yazar olarak söylüyorum. anlamsız, karşılıklı, saçma değildir bu söz. günümüzde de geçerlidir. olur, ileri bir zamanda yapay eti, sentetik fasulyeyi üretiriz ne ala. yahut plastiği sindirebilecek kadar evrimlesiriz ne ala. farkında değilsiniz, o yoldan geçerken ayıla bayıla seyrettiğimiz, ciğerimiz dediğimiz ormanı bile işler tutar, korur köylü. köy ile ilgili bilgileri tv lerde dönen bol ege şiveli yaz dizilerinden öğrendiklerinden ibaret olanların ahkam kesmelerinden sitkim sıyrıldı. çinliler gibi sokakta yiyecek böcek aradigin gün bir daha konuşalım bunları .

rahmetli atatürk'ün, o zamanlar nüfusun yüzde doksanını oluşturan bir kesim için sarf etmiş olduğu sözdür. köylünün millete efendi olması üretime yaptıkları katkı açısından incelenebilir. yirmilerin ve otuzların dünyasında değer yaratan faaliyetlerin henüz çoğunlukla hizmetler sektörünün sonrasında sanayi üretiminin en sonda da tarımın olmadığı o dönemlerde muhtemeldir ki iktisadi manada en kıymetli uğraş tarımdır. genç türkiye cumhuriyetinin ekonomideki etkinliğini artırmaya uğraştığı sanayi sektörünün de hammaddesi yine tarımdan gelmekteydi. dolayısı ile köylünün ekonomideki rolü o zamanlar oldukça önemliydi.

şimdilerde buğdayı üretenin avucunu yaladığı, finans piyasasında işlem yapanların oturdukları yerde römorklar dolusu buğdayı satın alabilecekleri farklı bir sistem yürürlükte. zaten köylü nüfusu toplamın yüzde onunun altına düşmüş durumda. tarımsal ürünlerin çok daha uygun fiyatlarla ithal edilebildiği de bir gerçek. bugün için milletin efendisi olmak için köylü olmak tercih edilebilecek en son şeydir.

atatürk bugün yaşıyor olsaydı efendiliği köylüden alıp bilim adamlarına, yazılımcılara, sanayicilere vermeye kalkardı. gerçekte olan ise: kamu kaynaklarını en fazla sömürebilenler milletin efendisidir.

artık geçerli olmayan söz. artık elalemi "köylü" diyerek aşağılamaya çalışıyorlar. halbuki köylü olmak bir aşağılanma değil, bir gurur kaynağı. yaşasın köy! yaşasın köylüler! yaşasın inekler, koyunlar, süt ve peynir! yaşasın ekmek!

sözün söylendiği dönemde üreten kesim köylüydü.

atatürk burada üretimin ülke ve millet için ne kadar önemli olduğunu ifade ediyor.
bu cümleyi böyle anlamalıyız, sağa sola çekmenin anlamı yok.

hala bu söze sığınanlar görüyorum sağda solda.

atatürk bu sözü köylüler gaza gelsin diye söyledi arkadaşlar. adam farkındaydı köylülerin ne halt olduğunun.

ah atam ah. gram ilerleyemedik. iyi ki de görmüyosun bu günleri..

köylerde insan mı kaldı ki efendi olsunlar, bu söylem türkiye de çöp olmuştur.

köylü milletin efendisi değil bu ülkenin kamburudur. cehaletiyle olsun, anadolu irfanı ile olsun o yüzden hiç bana bu lafla gelmeyin kalbinizi kırarım.

edit: şükrü erbaş in meşhur şiirini koymazsam olmazdı.

#182801

bir çok ilde büyükşehir muhabbetinden bütün köyler mahalle oldu! adamakıllı köy kalmadı.eski devirlerde köylü toprakla, hayvanla uğraşırdı.böylelikle ülke doyardı.

o köylülerin büyük çoğunluğu, bugün ülkeyi batırdı.

atatürk de biliyordu köylünün ne mal olduğunu. yunan işgali sırasında zibilyon tane ayaklanmayla karşılaşan adamın bilmemesi mümkün mü? ama işte beyaz sayfa politikası, aman ağzımızın tadı kaçmasın falan derken ne toprak reformu yapıldı ne de köylüye kene gibi yapışmış yobaz tayfa temizlendi.