köylü milletin efendisidir

trakya da sıradan bir köy ve kahvesi

bir atatürk sözü.

gel de bu adamı sevme, ironi desen var..

rahmetli şimdiki köylüleri kast etmedi, atatürk kendi zamanındaki köylü den söz ediyor.
şimdiki köylüler müge anlı, esra erol da cirit atıyor lar, benim de efendim!! olmalarini istemem.

eski türklerin de sözü söylemeseler de kabul ettiği, atatürkün söylediği bir sözdür. çok şey anlatıyor aslında ama...

şimdi köylüler tren yapıyor.

efendilik de bir yere kadar.

(bkz: atatürk'ün söylemediği sözler)

müge anlı izleyerek kafada oluşturulan köylü kavramıyla dalga geçilecek, küçümsenecek bir söz değil bu.
sebzelerin, meyvelerin pahalılığından şikayet edip bir taraftan da köylü aşağılıyoruz. atatürk bu sözü boşuna söylemedi.
üretimin, tarımın, hayvancılığın ne kadar önemli olduğunu, kendi kendine yetebilmenin gerekliliğini vurgulamaktı amacı bu sözle. asıl anlatmak istediği buydu da biz hiç onun hayal ettiği gibi olamadık.
dünyada yaşanacak büyük bir kıtlık kapımızdayken, insanların lükse değil temel ihtayaçlarına yöneldiği zamanda üretmenin ne kadar önemli olduğunu gördük. uzmanlar ekonomik krizin daha da derinleşeceğinin altını ısrarla çizerken, temel ihtiyaca yönelim bu kadar artmışken bizler de artık dersimizi alalım tabi almasına da ülke olarak misâl; aldığım nohutun arkasında " menşei hindistan" yazmasın tahıl ambarı olan ülkemde yetişsin, zamanında kanada'ya ihraç ettiğimiz yeşil mercimeği oradan ithal etmeyelim ama biz daha zeytinlikleri açıp talan ediyoruz. avrupa'nın çöpünü biz alıyoruz! tarım arazilerini koca bir şantiyeye çevirdik, çiftçiye gereken teşviği sağlamadık, çiftçinin çocukları köyünde kalıp çiftçilik yapmak istemedi ve büyük şehirlere geldi çalışmak için. teşvik etmedik. tek kullanımlık tohumlara muhtaç ettik tarımı, bitirdik.
vatanı sevmek; bayrak, millet güzellemesiyle olmuyor maalesef! bunlara artık insanların karnı tok.
hani bir kızılderili sözü var "son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık tutulduğunda beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak."

köylü diye kutsallaştırdığıniz kesim yumurtayı bimden, vs alıp boka bulayıp köy yumurtası diye yol kenarında iteliyor haberiniz olsun

ezip ezip bu lafı söylemezler mi birde. iki yüzlü insanlar.

aynısının bir benzerini "devletin sahibi vergi verendir" diyerek kanuni de söylemiş. nedense kanuni böyle şeyleri hep rüstem paşaya söylemiş.

maalesef şimdilerde unutulmuş hatta bir grup milletin efendisine evrilmiş söz.

üzgünüm ama ilk tanıma o kadar da katılmıyorum.

sırf tarımla uğraşıyor ve omzundaki yük ağır diye kimse kimsenin efendisi olmamalı. makineleşmemek insanı masum yapmaya, efendi yapmaya yetmez sanırım.

avrupada öyle ..

ulu önder mustafa kemal atatürk'ün köylülere verdiği değerdir. "ananı da al git" diyenler anlayamaz bunu..
ulu önder atatürk'ün çiftçiye ve köylüye verdiği önem
bir yandan köylüye ''köylü, milletin efendisidir'' diyen atatürk, öbür yandan köylüye ''ananı da al git lan'' diyen tayyip. nereden nereye :(
üretmeden tüketen toplumlar, yozlaşmaya ve ardından yok olmaya mahkumdurlar.. köylü üretecek ki şehirli yaşayabilsin

eskiden öyleydi. artık değiller.