mansplaining

erkek bireylerin, kadınlara aynı konuda dahi olsa; üstünlük taslarcasına yanıt vermekten öte bilgiçlik taslamasıdır!
hadsizliktir canım, lamı cimi yok!

örneğin;

''bak kızım, ben anlatayım sana nedir mansplaining!''

gayet açık olmuştur, değil mi?

ataerkil toplumlardaki kadinlarin kanayan yarasi.

neyi giymem, neyi sevmem, neyi konusmam, nasil yurumem, nasil sevilmem, nasil kadin olmam gerektigini; erkeklerin bir kadin olarak benden daha iyi bilmesine, muhtesem fikirlerini bana empoze etmesine bir nilufer.

bak şimdi mansplaining ne demek ben sana anlatayım moderatör kadın:
ataerkil toplumlardaki kadinlarin kanayan yarasi.

neyi giymen, neyi sevmen, neyi konusman, nasil yurumen, nasil sevilmen, nasil kadin olman gerektigini; erkeklerin bir kadin olarak senden daha iyi bilmesine, muhtesem fikirlerini sana empoze etmesine verilen isim.
(bkz: açüklama)

erkeklerin, kendi uzmanlık alanları olsun olmasın, her konu hakkında karşılarındaki kadına açıklama yapması.

memlekette diğer her şey gibi yanlış anlaşılan, feminist tandansa biraz hakim olduğuna inanan kadınlar tarafından "erkeğin fikir beyan etmesi" olarak algılanan ve neticede erkek kişisinin bir köşede pısması ya da s***** deyip uzamasıyla sonuçlanan olay.

rebecca solnit tarafından literatüre kazandırılan, türkçeye bir twitter geyiği sayesinde “açüklama”olarak çevirilen kavram. man ve explaining kelimelerinin birleşimiyle erkek söylemi olarak çevirilebilir.
bir diğer açıklaması beyaz erkek sendromu olan kavram; kadınların tüm hayatları boyunca maruz kaldığı, her konuda daha çok bildiğini iddia edip küçümseyici bir tavırla öğretmeye kalkan erkekler için kullanılır. fikirlerini/bilgisini/tavrını çürüttüğünüzde dahi dinlemeyip sizin yetersiz olduğunuza, söz konusu durumda sizden daha iyisini bildiğine/yaptığına dair söylemde ısrar eder.
neredeyse tüm kadınlar bu kavramın tanımını okuduğunda geçmiş iş ve ikili ilişkilerinde maruz kaldıklarını anlarlar.
benim mesala bir dönem çalıştığım bir şirkette, teknik konularda, sürekli olarak yaptığım işlerin hatalı olduğunu iddia ederek nasıl yapıldığını/doğrusunu(!) anlatan, doneleri buna göre yeniden düzenleyen, aslında hatalı ve bilmiyor olan kendisi olduğu halde, tüm ısrarlarıma ve altyapıyı açıklamama rağmen her seferinde kabul etmeyip, hatalı doneler sunmamıza sebep olan, erkek bir teknik müdür’e, ‘sizin yüzünüzden ben her şeyi üç kere baştan hazırlamak zorunda kalıyorum. bilmediğiniz konularda ısrar ediyorsunuz hazırladığım ilk done doğru olan olduğu halde neden beni yoruyorsunuz. sizin anlamıyor olmanız benim hatam değil.’ diye isyan etmemle işten kovulmuştum.
üstüne birde arkamdan ‘mühendislik egosu’ diye dedikodu yapılmıştı.

bilinçli veya içsel bir kabullenememe durumu olup olmadığını bilmiyorum fakat bende biraz da yetersizliği kabullenememe çağırışımı yapıyor.

sözlük sayesinde her gün bi' fırt aldığım erkek çok bilmişliğidir.

(bkz: erbilmişlik).

bu dinleyicinin cinsiyetiyle değilde , konuşmacının kişiliğiyle alakalı sanırım . hassas bir ablamız aşırı duygusal davranmış .

ilk duyduğumda explainingden çok complainingle ilgili olduğunu düşündüğüm kavramdı.

en iyisini erkek adam bilircilik

"ben bilirim, çünkü çüküm var" anlamına gelen eril davranışın ingiliççe adı.

öncelikle mansplainingin sağcısı solcusu, liberali miberali yok. sen de yapıyorsun bunu, ben de yapmıştım. hatta en güzel, cuk oturan örneklerini de sol örgütlerde görürsün bunun. az biraz okumuş pos bıyıklı beyler gelip kadınlara "ya şimdi sen öyle diyorsun da mehhehheh o işin aslı şöyle bak anlatayım otur hele..." şeklinde mezarlıkları ziyaret etmiş bir başkan gülüşüyle bilmiş bilmiş anlatırlar. anlattığı da öyle derin doktrin tartışması falan da değildir, allah'ın kelamı gibi yaygın bir kavramı deşe deşe imalı imalı anlatır.

bu emmiyi dinleyen ablamız da "ee biz de biliyoruz bunu" der, çoğunlukla içinden.

araç kullanma üzerine konuşulduğunda da çok rastlarım bu bilmiş bilmiş izah etmeye. açıklama getiren erkek kişi aslında kadınların trafikte acayip şekilde doğuştan hatalı olduğunu düşünse de bunu itiraf etmez, motordan gelen "pırrrk khh" sesine dair fikrini yokuş-kalkış desteğinin ne işe yaradığından başlayarak kadının sözünü kese kese anlatır. şansınız varsa telefonu falan çalar.

tarihi yazmakla övünen erkekler tarihte iyi boklar yemişler gibi bunu da kadınların ağzından alıp kendileri yayıla yayıla bildikleri gibi anlatmakta ısrarcıdırlar. bununla ilgili de çok önceden bir videoya denk gelmiştim türkiye'de yayınlanan bir programdı, şimdi bulamayacağım.

kadının bedenine, yaşantısına, tercihlerine dair saçma sapan laf salatası yapmaya çalışanları saymıyorum bile.

özetle, nokta atışı bir kavramdır. çok severim. bunu yapanın suratına da "sen mansplaining yapıyorsun birader az nefeslen de biz konuşalım" denilmesini tavsiye ederim.

not: a'çük'lama diyeni de varmış buna.

ilk olarak rebecca solnit tarafından bana bilgiçlik taslayan adamlar (bkz: men explain things to me) isimli deneme yazısında kullanılan kelime. bu deneme yazısı sonradan altı farklı denemeyle birlikte toplanıp 2014 yılında kitap olarak basılmıştır ve kitaba ismini vermiştir.

rebecca solnit, mansplaining için "aşırı özgüven ve bihaberliğin kesişimi" der. buna örnek olarak silicon valley dizisinin dördüncü sezonunda kendinden emin erlich bachman, ironik bir mansplaining yapmaktan geri durmaz.
sahne her ne kadar abartılmış gibi görünse de günlük hayat aslında tam da böyle insanlarla doludur. siz bildiğinizi söylemeye çalışırken onlar sizi ya dinlemez ya da söylediğinizi anlamazlar, kısaca solnit'in de söylediği gibi bihaberlerdir.

erkeklerin kadınları aptal yerine koyarak en basit şeyi bile saatlerce açıklamasıdır. en modern ve çağdaş erkekler bile bazen hiç farkında olmadan yapar. bunu yapanlar çoğunlukla bir kadının yaptığı açıklamaya ya da verdiği habere de güvenmez. iş ortamında çok sık karşılaştım.

cinsiyetçilikten dem vuran insanların her bir şeyi cinsiyetçileştirmesi sonucu ortaya çıkan kavramgaşa. evet kavramgaşa.

bu bildiğiniz ukalalıktır a dostlar. bunu erkek erkeğe, kadın kadına, kadın erkeğe de yapar. ne zaman ki erkek kadına yapar bu ukalalığı? hah orada dur ha işte bu mansplaining. biraz cinsiyetçi değil mi bu sizce de? erkek olarak kadınlar ya da erkekler tarafından bana da yapılıyor bu. bugüne kadar çalıştığım işyerlerinde, sosyal medyada, özel hayatımda vb. her yerde yapılanları yazmaya kalksam (ki benimle birlikte herhangi bir erkeğin de) sayfalarca sürer. hali hazırda her iki cinse de her iki cins tarafından yapılan bir şeyi kişiselleştirip, belli bir ideolojiye silah olarak kuşanmak cinsiyetçilik değil de nedir?

bunun adı ukalalıktır ve öyle de kalmalıdır.

en çok dini kitaplarda görülen hadise.

mansplaining (erbilmişlik) bir erkeğin,-özellikle karşısındaki kadının bildiği bir konuyu- ona üsttenci, ben bilirimci, "öğreten adam","gösteren adam" tarzında açıklamaya çalışmasıdır. mansplaining yapan erkek çoğunlukla tepeden, küçümseyici, buyurgan,... yüksek, kendine aşırı güvenli, kendini yücelten bir ses tonuyla konuşur. erkek bazen kadının bedensel deneyimiyle ilgili bir şeyi ona açıklamaya çalışır. bazı erkekler feministlere feminizmi açıklamaya çalışır
mansplaining, gücünü ortaya koyarak kadının sesini, sözünü bastırmak isteyen egemen erkekliğe ait bir ifade biçimidir, eril bir sözsel güç gösterisidir.

"kadın dediğin"le başlayan cümlelerin tümüne mansplaining denir.

mansplaining'in tanımını yapmak yerine direkt bir örnek vereceğim: #116879

arkadaşımız çok bilgili olduğunu sanarak upuzun yazmış ama sadece güldüm ne yazık ki.* kadınların giyimi yüzünden tacize, şiddete uğramasıyla sosyal medyada ''şöyle giyinin erkekler'' diyen kızları bir tutuyor. bakın bu arkadaşı iyi dinleyin sallamayacakmışsınız, neden şort giyiyorsun diyen yobaz görünce basın gidin, arkanızdan o...u dese de babanıza g...t dese de görmezden gelin olur mu? birkaç da kitap önermiş, hiç haberimiz yoktu bu yazarlardan teşekkür ederiz.

neyse bunları boş verin, donanımlı bir yazarın twitter hesabını paylaşacağım girip bir şeyler okuyabilirsiniz.
buradan

aslında bu terim erkeğin kadına kadınlığı öğretmeye kalkması gibi durumları ifade etmek için faydalıdır diye düşünüyorum ancak çoğu kez öyle kullanılmıyor gibi. kadına regl, hamilelik, kadın giyimi vesaire konularda erkeğin akıl vermesini anlıyorum ama başka herhangi bir konuda bir erkek bir kadına ukalalık, bilgiçlik ettiğinde bunun neden farklı bir adı olsun? erkek erkeğe yapınca bilgiçlik, kadın kadına yapınca bilgiçlik, kadın erkeğe yapınca bilgiçlik ama erkek kadına yapınca mansplaining??? onu kadın olduğu için aşağı görmüş de o yüzden akıl veriyormuşmuşmuş. adam basbayağı normal ukala yani.
lütfen bu kelimeyi gereksiz kullanmayın.
bu arada şöyle mide bulandırıcı bir örneğini bırakayım https://www.youtube.com/watch?v=2szicıaukeı(dikkat cringe lvl 100000)