21.
adam fawer’ın büyüleyici kitabı .
başladığın anla nasıl bitirdiğini asla ama asla fark edemediğin.
hatta keşke bitmeseydi diyeceğin bir kitap .
kitap kurtlarına kalınlığı da işlemeyecektir
başladığın anla nasıl bitirdiğini asla ama asla fark edemediğin.
hatta keşke bitmeseydi diyeceğin bir kitap .
kitap kurtlarına kalınlığı da işlemeyecektir
devamını gör...
22.
ilk başladığım hiç bişe anlamadım bir poker oyununu anlatıyor sonra yavaş yavaş kimin ne olduğu anlaşıldı. polisiye romanı sevmesem de çok iyi sürekli şaşırtan merak uyandıran güzel bir kitap.
"atlara ,maçlara,kumarhanelere para yatıran veya bir boruda kaç yağmur damlası olduğunu üzerine iddiaya giren bir kumarbaz, pek de lehinde olmayan bir olasılığa para yatirmiştir. poker oynayan profesyonel bir kumarbaz ise, lehinde
olan olasılıklara para yatırır. biri romantik bir hayalperestir. diğeri ise gerçektir."
"atlara ,maçlara,kumarhanelere para yatıran veya bir boruda kaç yağmur damlası olduğunu üzerine iddiaya giren bir kumarbaz, pek de lehinde olmayan bir olasılığa para yatirmiştir. poker oynayan profesyonel bir kumarbaz ise, lehinde
olan olasılıklara para yatırır. biri romantik bir hayalperestir. diğeri ise gerçektir."
devamını gör...
23.
uzun zaman önce okuduğum, kişisel olarak "en basit seçimimizde bile bir sürü başka ihtimalden ve ortaya çıkaracağı muhtemel devasa sonuçlardan vazgeçmiş oluyoruz." ana fikrine vardıgım sürükleyici kitap.
devamını gör...
24.
harika bir kitaptı cidden. ama empati bana daha iyi geliyor nedense. olasılıksız'ın da her satırını zevkle okuyacağınız söyleyebilirim. başta kitabı anlamadığımız ya da kitabın karışık olduğunu düşünebilirsiniz ama adam fawer'ın kalemi böyle. sizi başta ne oluyoruz dedirtecek raddeye getirir, sonra olayları birer birer çözersiniz beraber.
devamını gör...
25.
bu tarz kitaplar edebi ve duygusal taraflarını zayıf hissettirse de kurgusu, akıcılığı, sorgulatan fikirleri ile okumayı sevdiğim bir kitaptır.
ayrıca nava vaner sayesinde ilk kez bir kitap karakterine aşık olmuştum.
dipnot: kitabı sevenler empati'yi de okumayı düşünüyorlarsa tereddüt etmesinler derim. o da gayet güzeldir.
ayrıca nava vaner sayesinde ilk kez bir kitap karakterine aşık olmuştum.
dipnot: kitabı sevenler empati'yi de okumayı düşünüyorlarsa tereddüt etmesinler derim. o da gayet güzeldir.
devamını gör...
26.
nedense* -zar adam romaniyla (orijinal adıyla the dice man), george cockcroft'un luke rhinehart takma adıyla yazdığı bir kitap.- surekli karistirdigim roman.
oylesine ki, simdi basligini gorunce, "hah, bi yanlis yakaladim, dur sunu duzelteyim." dememle, arastirmaya basladigim an........morardigim bir aniya da sahip oldum.
sozlukler ogretiyor gercekten.
oylesine ki, simdi basligini gorunce, "hah, bi yanlis yakaladim, dur sunu duzelteyim." dememle, arastirmaya basladigim an........morardigim bir aniya da sahip oldum.
sozlukler ogretiyor gercekten.
devamını gör...
27.
abartıla abartıla bi' hal olunmuş kitap.
13 yaşındayken okumuştum. aksiyonu bol, eğlendirme ihtimali yüksek çıtır çerez bi'şiy. müthiş bi aklın ürünü falan değil. muaddilleri de çokça var bu türün.
13 yaşındayken okumuştum. aksiyonu bol, eğlendirme ihtimali yüksek çıtır çerez bi'şiy. müthiş bi aklın ürünü falan değil. muaddilleri de çokça var bu türün.
devamını gör...
28.
bilim kurgu ve polisiye karışımı güzel bir roman. övgüye layık olduğu da tartışmasızdır. okumaya ilk karar verdiğim zaman popüler kültür dayatması gibi hissetmiştim hatta az kalsın okumayacaktım, sonrasında okudum ve çok beğendim, herkese tavsiye ederim.
devamını gör...
29.
#3497718 şurda adı geçince tekrar okuyasımın geldiği kitap. 10-15 sene önce bilim konularında daha toydum. pek bir şey anlamamıştım diye hatırlıyorum. tekrar okuyacağım bunu. sonra editlerim.
devamını gör...
30.
bazen bir saniyeyle, bir adımla, bir kelimeyle yön değiştiriyor her şey.
ama işin garibi, çoğu zaman fark etmiyoruz bile o kırılma anlarını.
olasılıksız bunu suratına tokat gibi çarpıyor.
ama işin garibi, çoğu zaman fark etmiyoruz bile o kırılma anlarını.
olasılıksız bunu suratına tokat gibi çarpıyor.
devamını gör...
31.
insanların aklıyla dizayn edildiği için, tüketicinin zihnini ele geçiren ürünlerden.
eğer bir kitabı okurken, hiç hazırlıklı değilken ya da çok başka/sıradan beklentiler ile okuduğunuz cümle girdabının sizi içine çekip kendinizi bir kahramanın yerine koymaya zorladığını hissediyor iseniz, teknik bir çalışma ile karşıkarşıyasınız demektir..
eğer bir kitabı okurken, hiç hazırlıklı değilken ya da çok başka/sıradan beklentiler ile okuduğunuz cümle girdabının sizi içine çekip kendinizi bir kahramanın yerine koymaya zorladığını hissediyor iseniz, teknik bir çalışma ile karşıkarşıyasınız demektir..
devamını gör...
32.
yıllar önce okuduğum “en sevdiğin filmden bir kare bırak” başlığı altına the girl with dragon tattoo filminden bir sahne atınca aklıma gelen roman. roman boyunca david ve nava arasında bir şeyler olmasını umuyorsunuz ve bir aşk ilişkisi beklentisine giriyorsunuz fakat roman hiçbir şey olmadan öylece bir veda ile bitiyor. aynısı micheal ve lisbeth karakterleri için de geçerli. sanırım bu tarz yarım kalmış ve gerçekleşmemiş ilişkiler bana çok dokunuyor.
devamını gör...